7. Bölüm

3 0 0
                                    

Gencin onaylaması ile Bumin kendisine kısık ve sorgulayan bakışlar atan onbaşıya döndü. "Muhtara da uğrayacağım, ufak bir sohbet etmemiz gerekiyor. Sen burada kal, yeni atölye yerleşke için önemli. Yakında hatta 3-4 haftaya kalmaz 4. Seviye demirci oluyorum, sıkı çalışıyorsun, işi ben hallederim. Koğuşun inşaatı ne durumda?"

Uhtred genç adamın omzuna kattığı eline bakınarak gülümsedi. "Yaklaşık 2 hafta içinde kabaca biter kaptan. Eğer izniniz olursa yarın köye gelen Mavi Sancak kervanı ile Rolf ve Matheld'i yollayacağım." Gülümsemesi büyürken ekledi. "Bir kaç 10 gümüş gerekecek. Yataklar ve diğer eşyaları almalıyız." Bumin ve Uhtred kısa hesap kitap sonrası yollarını ayırdı. Genç kumandan Gundur ile hazırlanması için sözleştikten sonra yerleşkenin dışında beklemeye başladı. Bir süre boyutsal yüzüklerinde bulunan mal varlığını inceleyerek zaman geçirdi. Arkasından gelen ayak sesleri ile bakışlarını yaklaşan gence çevirdi. "İyi geceler, hadi yola çıkalım."

Gundur başıyla onaylayarak Bumin ile yürümeye başladı. Ay yeryüzünü aydınlatırken genç adam meraklı, çekimser bir ses tonuyla sessizliği bozdu. "Benimle aynı yaşlarda duruyorsunuz hatta daha küçük bile olabilirsiniz. Ne zaman ve nasıl bu kadar güçlendiğinizi sorabilir miyim?"
Bumin bir kaç adım attıktan sonra bakışlarını Gundur a çevirdi. "Sana yılların özetini geçemem. Artık olmayan soylu bir klanın genç efendisiyim ve 12 yaşına kadar ailemle beraber yaşadım. Yönetim ve diğer bilgilerim oradan geliyor. Son 5 yıldır muhafızım." Girdikleri yol ıssızlaştıkça Bumin ses tonunu arttırdı. Sanki birilerine meydan okuyor gibiydi. "Peki ya sen, anlatmak ister misin?"
Gundur ellerini boynunda kavuşturarak konuştu. "Eh.. basit bir köylü işte. Burada doğup büyüdüm ve 10 kilometre bile uzağına gitmedim. 3 yıldır maden ocağında çalışıp aileme destek oluyorum." Bakışlarını kaçırarak ekledi. "Gerçi ayırabildiğim miktar ayda 20 bakırdı ne kadar doyurursa işte. Her neyse, kendimi acındırmak istemiyorum zaten sayenizde artık aç kalmayacaklar. Ufak bir kardeşim var, aynı benim gibi bir savaşçı olup köyden uzaklara gitmek istiyor. İşte hayatımın özeti bu kadar, bir köylü neyse o." Bumin sessiz kalarak elini boyutsal yüzüne götürdü. Bir anda durarak ufak bir ceylanı ve bir kaynak taşını Gundur'a uzattı. "Al bunları, aileni yerleşkeye taşıyacaksın zaten. Ustam her zaman azim ile yetenek farklı şeyler derdi. Azim ile ileride benim üstüm bile olabilirsin. Yeter ki pes etme. İşletme ve yerleşke büyümeye başladığında seçtiğimiz kişiler asker ve isterlerse Mavi Sancak üyesi olacaklar. Sıkı çalış ve bir gün haydutları beraber yok edelim." Gundur yüzünde belki de yıllar sonra beliren samimi tebessüm ile uzatılanları aldı. Ardından sohbet ede ede evinin önüne geldiler.

Ev köyde bile ortalama sayılamayacak kadar vasat görünüyordu. Büyüklüğü fazla olsa bile yıllardan beri bakım görmediği üzerinde ince ince duman tüten, yıkılmaya yüz tutmuş bacası ve kimi yeri kırık duvarlarından anlaşılıyordu. İkili evin dış kapısını aralayarak yaban otlarının işgal ettiği bahçeyi geçerek kapıya geldi. Gundur iç çekerek kapıyı çaldı. İçeriden yüksek sesle "Ben bakarım" dendiğinde yüzüne buruk bir tebessüm yerleşti.
Kapıyı Bumin'in ilk geldikleri gün meydanda konuştuğu çocuk açtı. Başta sadece abisini görerek sıkı sıkıya sarılan çocuk arkadaki bir çift bacağı gördüğünde bakışlarını o yöne çevirdi. "Aa! Bu asker abi değil mi?"
Bumin başıyla onaylarken kapıya "Kimmiş" nidaları eşliğinde 50 lerinde, beyaz saçları ve eskiden geniş omuzlu olduğu anlaşılan bir ihtiyar geldi. İkiliyi gördüğünde bir kaç saniye durumu anlamaya çalıştıktan sonra eliyle içeriyi gösterdi. "Lütfen, buyrun içeride konuşalım. Biz de tam yemek yiyecektik." Bumin içeriye ağır adımlarla girdi, etrafı süzmeye başladı. Dışarısı gibi içeride de eskimiş mobilyalar bulunuyordu. Gundur mutfağa giderken Bumin, babasının karşısına oturdu.
Ufak çocuk babasının kulağına eğilerek bir şeyler fısıldadıktan sonra adamın bakışları değişti. "S-siz oğluma bir kaç gümüş vermişsiniz, teşekkür ediyorum. Borcumu nasıl ödeyebilirim, parayı geri mi istiyorsunuz?" Tarzı soruları ardı ardına sıralarken Bumin'in dudakları istemsizce kıvrıldı. "İş konuşmaya geldim efendi. Maden ocağının ve çevresinin yeni sahibi benim. Ayrıca demirci olduğum için size ihtiyacım var. Gundur sizden ve işsiz kalmanızdan bahsetti. Eğer isterseniz ailenizi de alarak belirlediğimiz bir yere ev yapabilirsiniz. Demirci atölyesinin bitişiğinde içten de kapısı olan bir atölye yapacağız. Size aylık iki gümüş öneriyorum. Gelirimiz arttıkça maaşınız da artacak. Siz bunu düşünün benim gitmem lazım oğlunuza yemekten sonra muhtarın binasının önünde beklemesini söyleyin." Bumin ayaklanırken yaşlı adam heyecanına yenik düşerek ayağa fırladı. "T-teşekkür ederim! Lütfen yemek yiyip öyle gidin."

Sürgün - Genç EfendiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin