Episodie 7: Aviafobi?

20 5 68
                                        

"Aaron daha iyi misin?" Yaklaşık birkaç dakikadır bir evin çatısında duruyorduk. Aaron düzgün nefes alamadığını ve görüşünün bulanıklaşmaya başladığını zar zor söylediğinde endişeyle herhangi bir evin çatısına inmiştim onunla beraber.

"Biraz daha iyiyim." Bu dediğiyle rahat bir nefes vermiştim. Sonrasındaysa omzuna fazla sert olmayacak şekilde yumruk atmıştım.

"Korktuğunu söyleyebilirdin salak! Gerçekten endişelendirdin beni!"

"Özür dilerim, seni endişelendirmek istememiştim. Biliyorsun, uçmak iblisler veya melekler için doğal bir şey aslında. Bilmiyorum... Bir yandan garip geliyor ama cidden çok korkuyorum uçmaktan."

"Ben seni asla yargılamam ki Aaron, ne olursa olsun korkmak doğal bir şey. Eminim korkusuz dediğimiz kişiler de korkuyordur bazı şeylerden. Evet dediğin gibi uçmak, iblisler ve melekler için doğal bir şeydir. Ama emin ol bundan korkmak da doğal bir şeydir. İkimiz de normal insanlar gibi yaşamaya alışkınız ve bu yüzden de neredeyse hiç uçmuyoruz. Belki bundan dolayı tedirgin oluyorsundur." Gülümsediğinde ben de gülümsemiştim. Bazen istesem bile insanları yargılayamıyordum, Aaron'u ise asla yargılamayı istemiyordum. Belki hislerim yüzündendi, belki de cidden yargılanacak bir şeyi olmadığındandı. "Gözlerini kapat, ben götüreceğim seni eve kadar." Ayağa kalkacağım sırada bileğimden tutmuştu.

"Sadece normal bir insanmış gibi yürüsek olmuyor mu?"

"Hayır, zaten burada beklerken bile geciktik yürürsek daha fazla laf işitiriz. Hem daha küçükken demiyor muydun 'Korkularının üzerine git ki onlarla yüzleşip kurtulabilesin.' diye ha?"

"Ne bileyim korkunun böyle bir şey olduğunu ben ya, korkmuyordum ki o zaman hiçbir şeyden!" Kolundan tutup onu kaldırdığım sırada söyledikleriyle kıkırdamıştım. Onu zorlamak gibi bir düşüncem yoktu, uçmayı denerken çok defa yere düştüğünden -daha doğrusu çakıldığından- dolayı uçarken tedirgin olmalıydı. Gerçi, gel de bunu birine anlat. Bunları şimdilik bir kenara bırakırken Aaron'un kollarından tutarak havalandım.

"Eğer inmek istersen söylemen yeterli." Birkaç mırıltı çıkararak beni onayladığında eve doğru gitmeye başladım. Biraz hızlı gitmiştim, Aaron için daha az bir işkence olabilirdi bu belkide.

"Hâla gelmedik mi?" Aaron'un zar zor konuşmasıyla bir çatıya indim.

"Biraz bekleyelim, 2 dakikalık yol kaldı gerçi."

"Hayır, devam edelim. Eve gidince düzgün bir uyku çekerim daha iyi olurum." Aaron'un sözleriyle omuzlarından tutup çatıya oturmasını sağladım.

"Otur oturduğun yerde Aaron Burns!" Kollarını teslim olmuşçasına kaldırarak oturmaya devam etti. Birkaç dakikanın sonunda ayağa kalkıp elimden tuttu.

"Hadi gidelim, daha iyiyim şimdi." Nefesi düzene girmiş ve daha rahat konuşan Aaron'la birkaç saniye tereddüt etmiş, sonrasında ise Aaron ile birlikte havalanmıştım. 2 dakikanın sonunda eve vardığımızda etrafa bakındım ve kimsenin olmadığından emin olduğumda dikkatlice yere indim. Aaron da, ben de insan halimize geri dönüştüğümüzde cebimdeki anahtarı çıkartıp kapıyı açtım. Işıklar yanmadığı için fazla ses çıkarmadan dikkatlice odamıza gittik. Kendimi Aaron'un yatağına bıraktığımda Aaron yavaş adımlarla yanıma yaklaşmış ve yanıma yatmıştı. Yanıma yattığı gibi ona sarılarak kafamı göğsüne yerleştirdim.

"Özür dilerim, gerçekten uçmaktan korkacağın asla aklıma gelmezdi. Gerçi uçmaktan olabildiğince kaçmandan anlamam gerekirdi..." Kollarını belime sararak gülümsemişti. Nefesleri hâlâ tam olarak düzende değildi.

"Gerçekten önemli değil, nereden bilebilirdin ki. Yani sonuçta bir iblisim ve uçmaktan korkmam anormal bir şey."

"Hayır değil, sen normal bir iblis değilsin. Cehennemde büyümedin sonuçta, neredeyse hep dünyadaydın. Bu yüzden uçmayı öğrenmek çok zor olmuştu senin için."

"Sen hiç cennete gitmedin ama benden daha iyisin bu konuda o nasıl oluyor?" Gülerek sorduğu soruya ben de gülerek cevap vermiştim.

"Karıştırma orasını fazla." Duygularını kontrol etmeyi öğrenmişti Aaron. Birkaç kişi hariç kimsenin yanında da gerçek duygularını göstermiyordu. Aslında bazen bize de göstermiyordu. Kötü bir ruh halinde olduğunda onun için endişelenmemizi istemediğinden dolayı neşeli görünmeye çalışırdı. Yine de, normal halini bildiğimiz için bir şey olduğunu anlardık ama bir şey söylemezdik. Bu bir yandan iyi bir yandan da kötüydü aslında. Üzgün olduğu zamanlarda öyle görünmemek için elinden geleni yapması onun için iyi bir şey değildir, en azından bana göre. Şu an neşeli davransa bile kalbinin hızla çarpması korkudandı, buna emindim. Korkmasının nedeni de benim inadımdı... Neden inat etmiştim ki uçması konusunda?

"Xavier, gelirken olanlar yüzünden kendini suçlamıyorsun değil mi?" Aaron'un büyük ihtimalle bir anda sessizleşmemle sorduğu soruyla kafamı biraz kaldırıp aşağıdan ona baktım.

"İnat etmemem gerekirdi."

"Nereden bilebilirdin ki bunu?"

"Uçmaktan olabildiğince kaçınmandan anlayabilirdim Aaron." Sonrasında ikimiz de konuşmadık. Nedensizce sustuk. Bir süre boyunca aynı şekilde bekledim. Aaron'un nefesleri düzene girdiğinde ve çok sakin bir şekilde nefes almaya başladığında bile o şekilde durdum. Uykum derindi ve uyumadan öncesinde de bedeni adrenalin altındaydı. Belki kabus görür korkusuyla yaklaşık yarım saat boyunca uyumadan beklemiştim. Bir süre sonrasındaysa farkında olmadan uyuyakalmıştım.

••••••••°°°°°°°°••••••••

Helloooooo

Nasılsınızz?

Bölüm nasıldıı?

Öylesine yazdığım bir bölüm bu arada bu ve aslında dün akşam atacaktım ama unutmuşum-

Her neysehh öyle böyle oldu bir şeyler işte. Şuan aynı anda 9 ve 10 bölümleri yazıyorum hatta şöyle söyleyeyim 10 bölümü okulda yazmaya başladım bu yüzden telefonda bile değil-

Bugün de arkadaşımla dışarıya çıkıp gezdim ve eve gelip Wattpad'e girince geldi aklıma bölümü yayınlayacağım AHAKHDLAJTŞSJYLSJYLSJYK

Kendinize iyi bakınnn havalar soğuyorr

2023'ün de ilk bölümü oluyor bu çerez bölüm hrhe-

Görüşürüzz 👋💚💸

TonightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin