Episode 14: Ideal Relationship

18 5 77
                                    

"Aaron, dikkat ediyorsunuz değil mi?"

"Neye?" Bir anda sorduğu soruyu afallamıştım. Neden bunu bir anda sormuştu ki?

"Babama, okuldaki davranışlarınıza ya da ilişkinizi ortaya çıkaracak davranışlara dikkat ediyor musunuz diyorum." Bir yandan kafamı sallayıp diğer yandan cevaplamıştım bu sorusunu.

"Evet, hepsine dikkat ediyoruz. Hatta ondan başka şeylere de dikkat ediyoruz, endişelenmene gerek yok yani."

"Siz yine de babama karşı daha dikkatli olun. İkinize garip garip bakıyor arada."

"Xavier'ın eşcinsel olduğunu bildiğindendir. Ona hâlâ yakın davranmamı garipsiyor olabilir."

"Siz yine de dikkat edin. Dışarıdan sadece Xavier'a yakın davranmana karşı bir sorunu değil de tüm ilişkinizle ilgili bir sorunu varmış gibi görünüyor. Size bakışları öyle diyor yani." Bir daha uyarısını yaptığında kafamı sallamıştım sadece. İlişkimizi öğrenmesine imkan yoktu..?

"Oluruz abi merak etme." İnanmadığını biliyordum ama yine de kafasını sallayıp saçlarımı karıştırmıştı.

"İyi bari, öyle olsun." diyerek omzuma vurmuştu. Ben de onu ayağımla ittiğimde beni ayağıyla yere ittirip düşürmüştü. Yine de sadece gülüyorduk. Canımız acımıyordu çünkü şu an. Eğer birimizin bile canı acısaydı hemen bu oyunumuz son bulurdu. Daha önce yapmamış değildik. Gücümü biraz(!) fazla kaçırıp abimi öyle bir itmiştim ki üzerimden... Bu hareketim sonucunda da abimin kolu kırılmıştı.

-İkiniz de çok tehlikelisiniz Aaron.-

Biliyorum ama yaptıklarımız da eğlenceli.

/Manyak!\

"Hadi sen yürü müstakbel eşinin yanına, hem ödeviniz vardır sizin." Abimin söylediği şeyle yanaklarım az da olsa ısınmaya başlamıştı.

"Ne eşi be bir anda?" Hızla yere oturup diklenmeye çalışmıştım ama nafileydi. Abimi asla yenemezdim bu tür bir laf dalaşında.

"Aaron şimdiden evli çiftlerin yaptığı şeyleri yapmaya başlamışsınız. Xavier böyle yürümüyordu." Bakışlarımı yere çevirmiştim. Hah, güzel hissettirmişti ama. "Bayağı dikkat ediyormuşsunuz hareketlerinize gerçekten canım kardeşim. Böyle dikkat etmeye devam edin."

"Sen geç dalganı abi. Bende de senin sırrın var biliyorsun."

"Babam sizi yakaladığında beni mi ispiyonlayacaksın?"

"İspiyonlayamam değil mi?" Bir mırıltıyla cevap vermişti sadece. İspiyonlayamazdım evet. "Neyse ben cidden gitsem iyi olur abi. Xavier'la ilgilenemedim bugün fazla. İkimiz de bugün neredeyse hiç çıkmadık sınıflarımızdan." Ayağının dibinde oturduğum için yavaşça beni ayağıyla kapıya doğru ittirdi.

"Hadi yürü sevgilinin yanına."

"Abi bak bu sefer kolunu değil bacağını kırarım itme beni böyle." Gülerek ayağa kalkmış ve abimin arkamdan söylediği şeyi dinlemeden öylece odadan çıkmıştım. Hiçbir yerini kıramayacağım hakkında minik bir nutuk çektiğine emindim. Adımlarımı odama yönlendirip hızlıca içeriye girdim ve kendimi direkt olarak yatağıma attım. Bir yandan da Xavier'ın üzerine atlamış sayılıyordum.

"Aaron ne yapıyorsun ya? Öyle atlanır mı birisinin üstüne?" Üzerine tüm ağırlığımı vermemek için kollarımı sevgilimin iki tarafına yasladığımdan biraz yukarısındada duruyordum. Tüm vücudunu bana döndürerek kollarını boynuma dolamış ve beni kendisine doğru çekip dudaklarımızı birleştirmişti. Bir süre beni o şekilde tutmuş ve dudaklarımızı ayırmama izin vermemişti. Ayrılmayı da istemiyordum zaten. Çünkü dudakları gerçekten aşırı tatlı geliyordu. Nefessiz kaldığında biraz geri çekilmiş ve nefeslenmesine izin vermiştim. Beni tekrardan öpmesini beklerken Xavier beni kendisine çekmiş ve sıkıca sarılmıştı. "Ağırlığını üstüme verebilirsin Aaron." Sadece omuzlarımı silkmiştim. Xavier ise boynuma doladığı kollarını açıp bilekerimden tutmuş ve ellerimi iki yana doğru açtırmamı sağlamıştı. Kollarını tekrar boynuma doladığında artık tamamen onun üzerinde uzanıyordum.

TonightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin