Her hareketi, nefes alışı, yaşayış biçimi o kadar gereksiz ki...
Beni çileden çıkartmak hoşuna gidiyormuş. Sinirlenmelerimi ciddiye bile almıyor. Artık benden uzaklaşması için herşeyi yapacağım. Sadece aşağılık kompleksi olan birisi buna dayanır dedirtebilecek duruma getireceğim. Onun her parçasından nefret ediyorum. İnsan bazen ortamı okuyabilmesi değil mi? Ama onda o sağduyu bile yok. Çok komik. Aptalca yaptığı şeyler hiç mantıklı değil.
Onu benimle neden hâlâ arkadaş anlamıyorum. Yanlız olmaya çalıştığım belli değil mi?Anlamıyorum bu his peşimi bırakmıyor. Kusmak istiyorum. Beynim patlayacak gibi. Haraketlerimin hiçbiri mantıklı değil. Kalbimi çarpması çok rahatsız ediyor. Acınası bir yaratığım. Normal insanlar bunu hissetmez. Ortam sessizleşti diye yok olmayı dilemez. Konuşurken ölücekmiş gibi hissetmez. Ama ben hissediyorum. Anksiyetenin içinde boğuluyorum. Her dakika da ensemde beni kontrol ediyor. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum. Korkuyorum.
Nefes alamıyorum. Dünyam gittikçe daralıyor. Ama sıradan korkular gibi değil ki bu. Sıradan korkular bir kere yenilir ve kurtulur insanlar. Ama bu her gün her şeye sıfırdan başlıyor. Sanki dün hiç çabalamamışım gibi. Bıktım. Bende aramızda duvar olsun istemezdim. Ama korkuyorum. Hemde delicesine. Anksiyete her duygumun önüne geçiyor. Beni baskılıyor ve insan olmaktan çıkıyorum. Duygusuz ve umursamaz biri gözüksem bile içimden milyon defa duygu değiştiriyorum.
Bu o kadar berbat bir his ki. Bıktım.
Bıktım.
Bıktım.
...