Yine uyandım.
Her sabah olduğu gibi.
Uyanıp zihnimin karıştığını hissediyorum.
Şu an rüyada mıyım?
Yoksa bu mu gerçeklik?
Anlayabilir miyim?
Sanmıyorum.
Kendimden iğreniyorum.
Herkese karşı iyi davranan halimden tiksiniyorum.
O ben değilim.
Tamamen başka birisi.
Gerçek ben nasıl biri bazen ben bile anlamıyorum.Dünyadaki en iyi iş nedir ki?
Bilmiyorum.
Ama amacım kesinlikle hiçbir şey yapmamak.
Dünyanın basit ve sıkıcı düzeni çok sinirimi bozuyor.
Monoton ve kendini tekrarlayan.
Herşey aynı.
Eğer diğerleriyle aynıysam yaşamanın anlamı ne ki?
Ben farklı olmalıyım değil mi?
Eğer değilsem bile bunları sorgulamak bir şeyleri değiştirmez sanırım.
Ama farklı olursam bu gerçek olduğum anlamına gelir herhalde.
Ben gerçek miyim?
Gerçek olabilir miyim?
Gerçek değilsem bile neyim ben?
Neden var oldum ki?
Sadece öylesine mi?
Öyleyse gerçeklik ne ki?
Sadece yaşayıp ölmek için mi varolduk biz?
Sorular sordukça derinleşen bu kuyudan çıkmak çok zor olacak sanırım.Birşeyin yokluğunu hissetmek...
Ya onun verdiği hissi unutursam.
İnsan hafızası çabuk değişebilen şey.
Geçmişe bakınca bazı anıları net hatırlamadığımı biliyorum.
Unutmak istemiyorum.
Unutmamalıyım.
Olmaz değil mi?
Yapabileceğim tek şey öyle olacağını ummak.