Fabrikanın havasızlığı yüzünden nefes almakta zorlanan kadın yüzünü buruşturarak astım ilacını cebinden çıkardı. İlaçtan birkaç nefesi içine çekti, sakinleşmeyi bekledi. Rahatça nefes alabildiği anda bakışlarını yapılan testi izlemesi gereken adama çevirdi. Adamın bakışları testte değil, onun üzerindeydi.
"İyi misin?"
Başını olumlu anlamda sallayarak adamı cevapladıktan sonra "Ne düşünüyorsunuz?" diye sordu. İkisi konuştukları zaman uzaklaşmak zorunda olduklarını bilen çalışanlar geriye giderken adam elindeki şişeyi yeniden inceledi. Yüzündeki memnun ifade bir çok şeyi söylese de açıkça konuşmadığı sürece cevap beklemeye devam etmekte kararlıydı.
"Piyasaya yeni mal sürmek riskli. Alıcıların ne istediği belli. Kimin hangi maldan ne kadar istediğini sen de biliyorsun. Kalitesinden emin oldukları mal dururken bilmediklerine para yatırmaları zor." Kadın tek kaşını kaldırarak bakışlarını buluşturdu. Neredeyse bir buçuk yıldır piyasaya sürebilecekleri yeni bir uyuşturucu üretmeye çalışıyordu ve sonunda denetime sokacak kadar kalitesinden emin olduğu an gelmişti. Fakat bu kadar kolay reddedileceğini düşünmemişti. "Eğer bana ne olursa olsun bu işin arkasında duracağını söylersen ben de arkanda dururum. Risk alacak kadar malına güveniyor musun, Asena?"
Asenanın yüzü keyifli bir gülümsemeyle aydınlanırken tereddüt etmeden "Güveniyorum," dedi. Tam o anda koşarak içeri giren iki adamla kaşlarını çatarak onlara döndü. Söylediği şey kaskatı kesilmesine neden olmuştu.
"Polisler."
Asena tereddüt etmeden eline uzanan adamı göğsüne vurarak itip yakın korumalarına "Beyefendiyi buradan çıkarın," diye emir verdi. Böyle anlarda herkesin tek işi vardı, Beyefendinin güvenliğini sağlamak. Asenayı bırakmamak için çalışanlarına bağıran, ona uzanmaya çalışan adamı yok sayarak fabrikaya geldiğinden beri dokunduğu, parmak izinin üzerinde olabileceği her şeyi çöp kovasına fırlattı. Yedi kişi daha onunla kalmıştı. Asena yok edilmesi gerekenleri çöpe atarken adamlardan ikisi kovanın içindekileri yakıyordu. Diğerleri ise polisleri oyalamak için fabrikanın dışına koşmuşlardı.
💉
Pars karşı tarafın ateşi kesmesiyle kaşlarını çatarak amirine baktı. Uzun süredir peşlerinde oldukları bir uyuşturucu çetesinin fabrikasına baskına gelmişlerdi. Uyuşturucuyu üretenin de, satanın da kim olduğunu bildikleri halde delil bulamadıkları için tutuklama yapamıyorlardı. Muhbirlerden aldıkları bilgilere göre bugün büyük patron da burada olacaktı. "Girelim mi?" sorusunun cevabının olumlu oluşuyla kapıya doğru hızlı adımlarla ilerledi.
İçeri girdiklerinde karşılaştıkları manzarayla kaşlarını çattı Pars. Dakikalardır ateş eden onlar değilmiş gibi silahlarını yere bırakmış, dizlerinin üzerine çökmüşlerdi. Sadece bir kişi ayaktaydı. Beyefendi lakabıyla bilinen Kerim Ak'ın sağ kolu olan Asena Yücel dimdik duruşuyla karşılarındaydı. Pars diğerlerini umursamadan yüzündeki alay dolu gülümsemeyle kadına yaklaştı. Bileklerine kelepçeyi taktığı sırada ruhunu saran mutluluğun tarifi yoktu.
"Asena Yücel, uyuşturucu imalatından ve satışından tutuklusun. Susma hakkına sahipsin." Kelepçeyi taktıktan sonra bileklerini birleştirerek ellerini tüm gücüyle sıktı. Ona ve patronuna karşı hissettiği nefretin tarifi yoktu. Bugünü o kadar uzun süredir bekliyordu ki diğer her şey anlamını kaybetmişti. Asena Yüceli tutuklamakla Kerim Ak'ı tutuklamak neredeyse aynı şeydi. "Söylediğin her şey mahkemede delil olarak kullanılacak."
Yıllardır onlara karşı delil bulmaya çalışan polislerden biri karşısında keyifle sırıtırken Asena ifadesizliğini korudu. "Sonunda karşı karşıya geldik ha?" Tutuklanıyor olması umurunda değildi. Düşündüğü tek şey geride Beyefendinin parmak izinin kalıp kalmadığıydı. Pars ise yaşadığı anın keyfini çıkarmakla meşguldü.
"Kökünüzü kazıyacağımı ilk karşılaşmamızda söylemiştim, Asena Yücel."
Merhabalar... "Kaybolan Hayatlar" ne diğer hikayelerim kadar uzun ne de diğer kısa hikayelerim kadar kısa olacak. Umarım keyifli bir yolculuk olur.
Düşüncelerinizi yorum olarak bırakmayı unutmayın. Emeğe saygı duyup değerlendiren herkese sevgilerle...♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{Tamamlandı} Kaybolan Hayatlar
القصة القصيرة"Asena Yücel, uyuşturucu imalatından ve satışından tutuklusun. Susma hakkına sahipsin." Kelepçeyi taktıktan sonra bileklerini birleştirerek kadının ellerini tüm gücüyle sıktı. Ona ve patronuna karşı hissettiği nefretin tarifi yoktu. Bugünü o kadar u...