4. Bölüm - "Cici annem mi?"

143 14 160
                                    

Keyifli okumalar diler..

Motivasyon veren yorumlarınızı beklerim.🖋

...☕...

Sırtını geri yaslayıp masanın ardındaki koltukta oturan genç adama bakındı. Düşünce denizine dalmış gibi görünüyordu.

"Yapman gerekeni yaptın."

Başını kaldırıp sıkıntı ile nefesini verirken gözleri siyah gözleri bulmuş, kaygı dolu düşüncelerden kurtulmak istemişti.

"Başına yine bir şey gelirse diye korkuyorum."

"İki kişi görevlendirdik. Sürekli olarak koruma altında olacak."

"Yurdunu değiştirdim. Yanımda kalsa.."

"Bunun mümkün olmayacağını biliyorsun."

"Biliyorum. Müdür izin vermez en başta. Güvende de olmaz benim yanımda. Her yanım bela."

"Bu iş böyle. Sevdiklerinin iyiliği için uzak kalırsın."

"Öyle oldu.. Olacak.."

"Bırak o zaman bu işi Altay. Kızını yanına al, kendine bambaşka bir hayat kur. Yetenekli ve tecrübelisin, istediğin yerde doktorluk yaparsın."

"Yapamam. Buradan çıktığım an Müdür keser ipimi."

"Bunu yapması için sebep.."

"Çok. İstihbarattaki disiplin cezam çok fazla. Doktorlukta yaptığım hatalar çok fazla. Tek imza ile bitirir işimi."

Kollarını masaya koyarak öne doğru eğilmiş, gözlerini genç adamın gözlerinde sabitlemişti.

"O halde yapacak bir şey yok.. Şimdilik."

"Şimdilik derken?"

"Sen hata yapmamaya bak, gerisini bana bırak."

Başı ile onaylayıp ayaklandı ve kahve makinasından kahve alarak tekrar yerine oturdu. Fincanı dudaklarına götürmüştü ki Erva hafifçe öksürerek dudaklarını araladı.

"Senin bulmacayı çözelim."

"Bulmaca."

"Altay, saf rolü yapma bana."

Büyük bir yudum aldığı fincanı orta sehpaya bırakıp ve dudaklarını büzüştürerek "Sen de hiç unutmuyorsun," dedi.

Erva, direk konuya girmek istemiş, genç adamın sözlerini duymayarak "Kimin kızı?" demişti.

"Benim kızım."

"Cımbızla laf aldıracaksan, ben neşter kullanmayı tercih ederim."

"Silahtan iyidir."

"Altay uzatma. Vaktim kısıtlı, hemen dökül."

"Tamam, tamam. Ablamın kızı. Bana emanet etti."

"Eee.."

"Eee si öyle."

"Dayısısın yani!"

"Sayılır. Dayısı, abisi, babası, kardeşi.."

Elini masaya hafifçe vurarak Altay'ın susmasını sağlamış, çattığı kaşlarla öne doğru eğilmişti.

"Doktor. Bir çırpıda anlat, nefes bile almadan. Uzatman hoşuma gitmiyor."

Kahvesine uzanarak bir yudum daha almış, geri yaslanarak, elini şakaklarına götürüp sıkmıştı. Kaçacak yeri olmadığını anladığında ise istemeyerekte olsa geçmişini anlatmaya koyuldu.

MEYYİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin