3.Bölüm

3.1K 109 108
                                    

BÖLÜM 3

Mayıs/2022

Songül kafasında saç havlusu ile banyoda aynanın karşısına geçmiş makyajını yapıyordu. Bugün çocukluk arkadaşı olan Gamze'nin veda yemeğine gideceği için işten 1 saat erken çıkmıştı. Eve gelip bir şeyler atıştırıp duşa girmişti. Karnı hala açtı ama nasıl olsa orada yemek yiyeceğim deyip çok fazla bir şey yememişti. Fondötenini, kapatıcısını sürdükten sonra koyu bir göz makyajı yapmayı tercih etti. Siyah farı çok az sürüp fırçayla dağıtmıştı ve istediği görüntüyü elde edince aynadaki görüntüsü karşısında gülümsedi. İzlediği milyon tane videodan sonra da düzgün eyeliner çekebilmeyi öğrenmişti ama o eyelinerı çekmeyi öğrenene kadar Songül neler çekmişti...

Saç havlusunu kapının arkasına asıp duvarda asılı duran saç kurutma makinasını aldı saç diplerine kadar iyice kuruttu. Makinayı fişten çekip maşasını prize taktı. Epeydir saçlarına bir şey yapmıyordu, bugün hem vakti hem de keyfi yerinde olduğu için hazırlanmak hoşuna gidiyordu. Üstteki saçlarını kıskaçlı tokayla toplayıp altta bıraktığı saçlarına geçiş dalgalar yaptı. Tokasını çıkarıp tüm saçına maşa yaptıktan sonra hazırdı. Sonra suratında bir şeyin eksik olduğunu fark etti. Ruj sürmemişti. Kırmızı rujunu taşırmadan sürüp peçeteye ufak bir öpücük bıraktı. İşte şimdi gerçekten hazırdı !

" Kız ne güzel oldun be ! Tü tü tü maşallah! Dilini ısır dilini. Kendine nazar değdireceksin. "

Aynada son bir kez kendine bakarken dilini ısırıp , poposunu kaşıdı -nazar değmemesi için gerekli önlemler alınmıştı-. Annesinin küçükken öğrettiği bazı şeylerden ne yazık ki kurtulamıyordu...

Odasına geçip gardırobuna baktı. Kıyafetlerine şöyle bir göz gezdirdi. Kumaş pantolon giyse resmi olacaktı, elbisesine uzandı eli ama sonra üşürsem deyip geri astı. Abisinin aldığı deri ceketi yatağına attı, deri ceketine uygun spor şık bir kombin yapmak istiyordu. Dolabın alt rafından siyah skinny pantolonu ile geçen gün internetten sipariş ettiği ince askılı yakası dantelli bluzunu aldı. Saçını, makyajını bozmadan kıyafetlerini giydikten sonra yanına küçük bir çanta alıp içine cüzdanını, telefonunu, rujunu, parfümünü koydu. Topuklu ayakkabılarını da giyip kapı girişindeki boy aynasında kendine baktıktan sonra bir ıslık çaldı.

"Dediler bu kız neymiş? Dedim Felaket felaket!"

Çantasından telefonunu çıkarıp whatsaaptan Gamze'nin attığı konuma baktı Kızılay'da bir yerdi. Sonra saate baktı yarım saati vardı yürüyerek çok rahat yetişirdi. Arabayla gitmesine gerek yoktu. İlk defa merdivenleri aceleyle değil sakin sakin iniyordu. 1. Katın merdivenleri inerken Aysel Teyze'nin kapısı açıldı.

"Ay Songül kızım, nereye böyle?" Aysel Teyze, baştan aşağı Songül'ü iyice süzdü. Gözlüğünün altından Songül'e meraklı meraklı bakıyordu. Aysel Teyze, apartmanın ayaklı gazetesiydi. Aynı zamanda hobi olarak kapı dinleyip, ayak seslerinden kapının önünden kimin geçtiğini anlıyor ve lafa tutup, dedikodu yapmaya bayılıyordu.

Songül gözlerini sıkıca yumup açtı. İçinden "Ah be kızım daha yavaş inseydin ya şu merdivenleri Aysel'in radarlarına takılmazdın." Dedi.

"Aysel Teyzeciğim merhaba, dışarı çıkıyorum. Hatta şuan geç bile kalıyorum biliyor musun? Benim gitmem lazım.Görüşürüz." Songül ne kadar kaçmaya çalışsa da karşısındaki rakibi çok güçlüydü. Aysel Teyze'nin bırakamaya hiç niyeti yoktu. Songül'ün kolundan tutup gitmesine engel oldu.

"Dur kızım dur gitme hemen. Sana diyeceklerim var." Aysel Teyze çok önemli bir şey söyleyecekmiş gibi evin içini kontrol ettikten sonra kapıdan dışarı çıkıp Songül'e doğru yanaştı ve kısık sesle konuşmaya başladı.

SadGül | Bir Çevirme MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin