18 Ağustos 1971/Lestrange Malikanesi
Hayat çok sıkıcı ve berbat.
Uyanır uyanmaz tekrar sıcak yatağımda uyumaya devam etmek için kendimi caydırmadan önce yataktan kalktım. Kahvaltıya çağırılmadan önce giyindim ve saçımı taradım.
Direkt kalktığım gibi insem her şey daha kolay olabilir ama ailemizde o şekilde kesinlikle masada oturulmaz. Her zaman düzgünce giyinmiş saçımız yapılmış hazır bir biçimde aşağıya inmiş olmalıyız. Annem pek bekletilmeyi sevmez özellikle geç saatte uyanılmasından da nefret eder. Gerçi onun nefret etmediği tek bir şey yoktur. Aslında Rodolphus var. Onu çok sever ailemizin gurur kaynağı olma görevini ağabeyim Rodolphus Lestrange üstleniyor
Birkaç ay önce Hogwarts mektubumu almama rağmen yine de ilgi odağı olamadım. İkinci planda kaldım çünkü Rodolphus'un nişanı varken benim Hogwarts mektubumu almamın ne önemi olabilir ki!
Bu senenin başlarında nişanlandı ve düğünleri için şimdiden annem tarafından planlamalar yapılıyor. Kendisi ve sevgili nişanlısı pek düğün taraftarı olmasa da canım annem çok gösteriş meraklısıdır. Koskoca Rodolphus Lestrange bir defa evleniyor sonuçta en görkemli şekilde yapılmalı.
Black ailesinin büyük kızı Bellatrix Black'le evlenecek. Tabi istediğinden değil. İkiside birbirini sevmiyor bunu görebiliyorum, gerçi sevgi ne onu da tam olarak bilmiyorum ama herhalde sevdiğin birinden aynı zamanda nefret etmezsin.
Safkan aile geleneği olarak okul bitmeden önce safkan, uygun bir adayla nişan yapılır ve sonrasında safkanlara layık gösterişli bir düğün gerçekleşir. Ayrıca Blackler de Kutsal 28'in bir parçası olunca bir Black ve Lestrange'in evliliği kaçınılmaz olmuştu.
Aslında Rodolphus'un evlenmesini hiç istemiyorum. Ne olursa olsun onu seviyorum, ailemin bir parçası. Bir başkasıyla aile kuracağı düşüncesi çokta hoşuma gidiyor sayılmaz. Bu zamana kadar öğrendiğim çoğu şeyi ona borçluyum. Küçük yaştan beri Rodolphus tarafından eğitim gördüm. Bu yüzden hiç mütevazi olamayacağım ama benimle beraber Hogwarts'a başlayacak yaşıtlarımdan kat kat iyi olacağıma eminim.
Her neyse Rodolphus evleniyor olsa da en azından Rabastan var. Benden bir yaş büyük, geçen sene Hogwarts'a başladı, Slytherin binasında. Şaşırtıcı değil zaten ailemizdeki herkes Slytherin ve bende orada olacağıma eminim. Aksi halde aileden atılmam bile söz konusu olabilir.
Rabastan ve ben küçüklükten beri her şeyimizi beraber yaparız ve birbirimizin en yakın arkadaşıyız ya da arkadaşıydık. Hogwarts'a başlamadan önce her fırsatta aynı binadayken ne kadar eğleneceğimizden bahseden çocuk gitmiş yerine sanki başkası gelmiş gibi hissettiriyor döndüğünden beri. Orada başka arkadaşları var belki benden bile çok sevdiği arkadaşları..
Ben aynada kendime bakıp düşüncelere dalmışken ev cinimiz Ranby kapımı tıklatıp içeri girdi. "Efendi Audrey, hanımım sizi kahvaltıya çağırmamı emretti."
Aynada kendimi izlemeyi bıraktım ve kalktım. "Tamam Ranby hemen iniyorum." dedim ve son bir kez daha kendime bakıp odamdan çıkıp merdivenlerden inmeye başladım.
Aşağı doğru inerken Rabastan beni görünce sevinçle gözleri ışıldadı. Şaşırtıcı. "Sonunda odandan çıkabildin Regina bugün Diagon Alley'e gidiyoruz unuttun mu?" dedi.
Babam kafasını gazeteden kaldırmadan Rabastan'a ters bir bakış attı. "Hogwarts'tayken ailemizin kurallarını unutmuşsun anlaşılan. Diagon Alley kaçmıyor. Kahvaltını yap ve sofrada düzgün davran!" diyen babam Rabastan'ın tüm keyfini kaçırmış görünüyordu. "Özür dilerim." diyip başını eğerek kahvaltısına devam etti. "Sende bir daha vaktinde aşağı in Regina seni bekleyecek değiliz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑨𝒏𝒈𝒆𝒍𝒖𝒔 𝑪𝒖𝒔𝒕𝒐𝒔「ˢⁱʳⁱᵘˢ ᵇˡᵃᶜᵏ」
Fanfiction"Şu safkan balosu işini de unut kendine başka safkan bir arkadaş bulursun." "Zaten öyle bir baloya bir kanıbozukla gitmektense ölmeyi tercih ederim." .... "Dün bir kanıbozukla gitmektense ölmeyi tercih ederim dedin. Bende ölümünün nasıl bir şey olac...
