𝑨𝒏𝒈𝒆𝒍𝒖𝒔 𝑪𝒖𝒔𝒕𝒐𝒔「ˢⁱʳⁱᵘˢ ᵇˡᵃᶜᵏ」

3 - birtakım planlar

5 Kasım 1971

Hogwarts'ta yaklaşık iki ay geçirdim. Dersler başta biraz yoğun gelse de yavaş yavaş alıştım sayılır. Derslere girdiğimiz ilk zamanlar Evan'la beraber gidip genelde kaybolduğumuz için derse geç kalıyorduk. Başta müsamaha gösterdiler daha yeni yeni öğreniyoruz diye ama sonralarda geç kalmalarımızın sebebinin etrafta boş boş dolanmak olduğu anlaşılınca binamızdan puanlar gitmeye başladı. Bu yüzden daha dikkatli davranmaya başladık.

Her zaman takım işlerinden nefret etmişimdir bu yüzden benim yapmadığım bir şey yüzünden puan gitmesi sinirimi bozuyor ya da benim sayemde kazanılan bir puanın herkesin yararına olması. Evan ve benim sayemde pek puan gittiğini söyleyemem genelde işimizi yakalanmadan yaparız zaten kaybettiğim puanın katıyla puan kazanıyorum kimsenin bana bir şey demeye hakkı yok.

Geçirdiğim iki ay boyunca Rodolphus'la olan çalışma kağıtları üzerindeki bir lanete kafamı taktım ve devamlı pratik yapıp ona çalıştım pratik derken daha tam olarak kimse üzerinde deneyemedim. Her ne kadar yapabilecek miyim diye denemek istesem de hem şu an için fazla zor hem de bunu burada yaparsam okuldaki geleceğim nasıl olur bilmiyorum.

Okul hayatım arkadaşlar bakımından güzel gidiyor herkese çabuk alıştım. İnsanlarla bu kadar çabuk yakınlık kuracağımı hiç tahmin etmemiştim onca sene yalnızlıktan sonra. Şu anlık en yakın arkadaşım Evan diyebilirim. Crouch, -kısmen- Greengrass ve şaşırtıcı bir şekilde Lily'le arkadaşım.

Crouch düşündüğüm gibi evet biraz gizemli ve iddiaya girerim şu anlık hiç belli etmese bile içinde şeytani bir yan barındırıyor çıkması an meselesi ama ona da ısındım tam bir kapalı kutu merak uyandırıyor. Evan'la fazlasıyla zıt insanlar oldukları için genelde tartışıyorlar benimle de zıt ama Evan'la tartışmaktan bana pek fırsat kaldığı söylenemez.

Greengrass oda arkadaşlarım arasında nerdeyse tek konuştuğum kişi Parkinson ve Flint ikisi yakın diğer melezle de zaten hiçbirimiz konuşmuyoruz o da genelde Hufflepufflarla beraber takılıyor. Kendisi bizimle konuşmuyorsa bizim de onunla konuşacak bir şeyimiz yok sonuçta. Evet sırf melez olduğu için dışlayanlar mevcut tabi ben onlardan biri değilim. Sadece kendini ezdiren ve pısırık insanları sevmem. O kendine saygı duymazsa kimse de ona saygı duymaz, birine de sırf acıdığım için iyi davranacak değilim böyle bir şeyi kimse yapmaz. Kimseye fazla iyi niyet göstermeye gerek yok herkes kendi başının çaresine baksın.

Lily'le Gryffindor'la olan ortak derslerimizde konuşuyoruz kız beklediğimden iyi bazı safkanlardan çok daha iyi olduğunu söyleyebilirim hatta. Üstelik bina arkadaşlarının yaptığı saçma şakaları da onaylamıyor bu onu sevmemin diğer nedenlerinden biri arkadaşlığımız devam eder mi etmez mi bilmiyorum ama şu an için iyi anlaşıyoruz.

Yani kanı hiç umrumda değil. Biriyle sırf kan durumundan dolayı arkadaş olacak olsam Parkinson ve Flint gibilerle arkadaş olmam gerekirdi ve onlarla arkadaş olma düşüncesi bile iğrenç. Ama yine de Lily haricinde başka safkan olmayan bir arkadaş edineceğimi sanmam.

Gryffindorlar demişken aileden atılan kuzenlerim Lucas ve Josette Avery'i gördüm. Yani Harold gösterdi sıcakkanlı insanlara benziyorlar ama onlarla konuşmayacağım zaten Lily'le arkadaş olmam başlı başına problem. Lucas Avery, Greengrass'ın abisiyle yaşıtmış altıncı senesinde. Josette ise üçüncü senesinde.

Evan'a gelirsem beraber şimdiden birkaç şey yaptık bile genelde planlar biz ikimizden çıkıyor. Geçen gün Bitkibilim dersinde Diggory ve Eibon'un ağzından solucan çıkmasını sağlayıp sınıfta çığlık çığlığa bağırmalarına vesile olmuş olabiliriz. Tabi kendimize has nedenlerimiz var birincisi Diggory denen çocuk kendini bir şey sanıyor, devamlı derslerde aptal aptal konuşuyor, kendini övüp duruyor çok itici biri. Eibon'a gelirsek zaten etiketli kan haini yapmışken ona da yapalım dedik ve en önemli neden canımız sıkılmıştı. Bundan sıyrılabilirdik ama üç Hufflepuff'lı öğrenci Fawley, Wilson ve bizim melezin ikizi tarafından ispiyonlandık sonra binamızdan puan gitti. Ne harika ama!