küçük adımlar

821 31 0
                                    

Ertesi gün öğlen konuşmuş nasıl olduğunu öğrenmiştim.

 Salı günü okuldan sonra çarşıya gidip nazenin hanıma ev hediyesi baktım. İki takım gold detaylı kahve fincanı aldım. Agah kahveyi çok sevdiğini söylemişti.

 Çarşının sonunda baklavacıya sipariş verip bir tepsi baklava istedim yarın için. Elim boş gidemezdim.

Çarşamba sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırladım.

 "Patates kızartması melemen mıhlama paçanga böreği kahvaltılıkları çıkardım. Masayı kurmuş. Üstümü değiştirdim. Krem rengi dizlerde çiçekli elbise giymiş saçımı açıp bırakıp taç takmıştım. Hafif makyaj yapıp dudak balmı sürmüştüm. Agahı bekliyordum.

Mesaj atıp "birşey lazım mı "diye soruyodu.

"Hayır sen gel yeterli "demiştim.

Biraz zaman sonra Agah kapıyı çalmıştı açmıştım. İçeri buyur ederken arkasından beyaz gül buketini çıkarmıştı.

 "Agah çok güzeller. "Dedim.

"Senin kadar değiller. Ama ten rengini andırıyorlar demesiyle kırmızıya dönmüştüm.

'' Ama şuan ki halini değil ''diyip gülmüştü. Ters ters bakmıştım.

Ceketini alıp astım. Dar giri boğazlı kazak altınada siyah jean giymişti.

 "Sen geç içeri ben geliyorum. "Dememle mutfağa girmişti.

"Hmm baya düzenlisin bulaşık yok hiçbir yerde ?

" Teftişe mi geldin diye sordum. Elimdeki çiçekleri vazoya koydum.

onun Eline de çaydanlığı verdim. İçeri doğru geçtim. agahta arkamdan geliyordu.

"Sadece merak ettim. Birde yanımdan ayrıl istemiyorum zaten yeteri kadar ayrılık yaşadık. Bari birlikteyken yanımda dur"Dedi.

 "Merak etme acısını çıkarıcaz geçen günlerin "demiştim. Oda gülümsemişti.

 "Oo hamaratsında" diyip patateslerden başlamıştı.

"Mıhlamaya dikkat et yanarsın. Yeni kapadım altını "dememle yemesi bir oldu.

"Hmm dışarıdakilerden çok daha güzel olmuş. "

"Bizim oralardan geliyor tereyağı ve peyniri "dedim. Uzun kahvaltı faslından sonra.

"Sana bunu yapanları buldunuz mu ?"dedim.

"Evet geçen ki toprak kavgasının taraflarından biri. Sorumlular cezalarını aldı. Eğer bir daha asilik yaparlarsa sürgün edilecekler" demişti.

Kafamı sallamıştım. Sofrayı birlikte kaldırıp mutfağı hızla toplamıştım.

Ihlamurları doldurup içeri girdim. Agahın yanına oturup ıhlamuru uzattım. "

Bu da bizim oralardan"oda aldı tadına baktı beğendiği belliydi.

 "Şu geçen günlerin hesabını verin bakalım Agah bey. Bir hafta boyunca beni neden aramadığının gerçek nedenini söyle bakalım ?" Dedim. Bunu beklemediği belliydi.

"Beni vuran adamların toprak meselesi için irana gittik. Toplantılar çok uzun sürüyor ve bitmiyordu. Seni ne zaman aramak için telefonu alsam diyip durdu. Çatışma çıkıyordu. Mesaj atmak istedim. Ne yazacağımı bilemedim. Ama senden hep haber aldım. Hastaneye gidip geldiğini öğrendim. "Dedi. "Bu adamlar belalı Asi senide korumam lazım. İtiraz etme ama o günden beri arkanda koruma var. Ama hissetmezsin. Gölgeni izliyorlar sadece" dedi.

KARADENİZLİ HANIMAĞAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin