Hırsız Kız Bulundu

271 57 16
                                    

Kısa süren sessizliğin ardından Tolga "Korkma, bende bir iki adam sokacağım oraya. Zaten size hemen güvenmez o yüzden kötü şeyler yaptırmaz. Ama senin öyle biri olmadığını farkederse..." derken yutkunduğunu gördüm. "Sen yine de bir açık vermemeye çalış. Tamam mı?"

Neden cümlesini tamamlamamıştı ki? Farkederse ne olurdu; öldürür müydü beni? Tüylerim diken diken oldu bir anda. Yok artık adam öldürmek o kadar da kolay olamazdı. Ya olduysa...

İkilemde kaldım. Bu düşünceler resmen içimi kemiriyordu. Hadi ama bu kadar da korkak mıydım? "Evet öyleyim." bunu içimden düşünmem gerekirdi ama bir anda dilime dökülüverdi. Tolga başını bana doğru çevirip "Ne dedin?" derken derin bir nefes alıp "Kararlıyım hadi gidelim." dedim.

Yok artık bunu ben demiş olamam. Lanet olsun tamda ben söyledim. Herşey ne kadar da eğlenceli gözüküyor böyle. Karanlıkların efendisiyle tanışmaya bir adım daha yaklaşmıştım.

Tolga modifiyeli arabalara bayılırdı. Kırmızı renkli modifiyeli Doğan'a binip Çinçin'e doğru yola çıktık. Yol boyunca Tolga bana vaatler verip durdu. Panik yapmamamı ve kimseye güvenmemem gerektiğini söylüyordu.

Sanırım varmış olacağız ki Tolga bir anda frene yüklendi. Oturduğum koltuktan cama doğru hızla fırlarken tutunmayı başardım. Salak mıydı bu ya az kalsın camdan dışarı uçacaktım.

"Bir dakika ya, iyide sen artık evine gidemezsin bu herif senin peşine adam takar ve neredeyse attığın her adımdan haberi olur. Şimdi ne bok yiyeceksin?"

"Oha harbiden ben bunu nasıl atladım. Şimdi ne yapacam ben. Bizimkilere ne diycem. Anneciğim babacığım hırsızları buldum ve onlara cezalarını ben vereceğim. Biraz karanlık hayatları var bakmayın biraz dediğime adam kesip, doğrarlar. Onların içine sızmam gerek o yüzden bir müddet eve uğrayamayacağım. Beni merak etmeyin olur mu? Emin ellerdeyim..."

Hemen bir çözüm yolu bulmalıydık. Öncelikle burada bir yere taşınmam gerekiyordu ve annemleri de bir şekilde atlatmam.

"Buldum!" dedim sesimin heyecanla çıktığını fark edince derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalışırken "Annemler bayadır tatil yapmam gerektiğini söylüyorlardı. Bu tatil neden yurtdışında olmasın? Beni merak etmezler o zaman ve bende sürekli onları arar tatildeymiş havası veririm. Nasıl fikir?" derken Tolga memnuniyetsizce dudağını buruşturdu.

"Çok yaratıcısın gerçekten. Ya senden fotoğraf felan isterlerse o zaman ne yapacaksın?" diye sorduğunda kahkahalarımı daha fazla içimde tutamadım.

"Tolgacığım teknolojinin geliştiğinden haberin var değil mi? Photoshop diye birşey var shop yaparım. Hem çok iyi programlar biliyorum. Bu konuda çok iyi bir arkadaşım var. Bana yardım edeceğinden eminim."

"Pekala, kalacak bir yer lazım. O dahi zekanla bunu da düşünmüşsündür." Dalga geçtiği her halinden belliydi.

"İşte onun için buralardan bir yer ayarlamamız lazım. Bana yardım edeceğini duydum. Sen harika bir dostsun." gözlerimin içine "Siktir!" der gibi bakıyordu.

"Tamam o zaman bir araştıralım bakalım." dedi ve telefonunu çıkarıp birini aradı.

"Naber dostum?... iyiyim bir sıkıntı yok. Yalnız bir ev lazım... Yok be onun için değil... Çinçin'den lazım... Ha... Tamam adresi mesaj at bulunca... Sende dostum." Telefonu kapatıp bana döndü. "Üç, iki, bir..." telefonunun sesiyle dikkatimi telefona odaklandım. Yok artık bu kadar hızlı mı buldular ev.

Daracık bir çıkmaz sokağa girdik. Yolun sonlarına doğru tek katlı boyasız bir evin önünde durduk. Pencerelerinden birinde "Kiralıktır" yazıyordu. Böyle bir harabeyi kiralayacağımı mı sanıyordu gerçekten.

Çat Kapı AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin