"Yuh, kızım bir kuaföre gittim neler olmuş." diyerek sütlaçtan bir kaşık aldı Ahsen.
Dün akşam yaşanan olaydan sonra polisler gelmişti. Karakola gittiğimizde kadın şikayetçi olmamıştı ve benden de şikayetçi olmamam için yalvarmıştı çünkü abisinin psikolojisi bozukmuş ve psikolojik destek merkezine gidecekmiş. Sonucunda ben de şikayetçi olmamıştım o da.
"Uyuz Adam'a ne oldu?" diye sordu Ahsen. Ah, o uyuz!
"Ona teşekkür edecektim ama o gıcıklığını yapıp gitti." dedim bıkkınlıkla. İçeriye girip yatakta zıplayan Salep'i kucağıma alıp başımı yastıkla buluşturdum.
"Nasıl? Ne yaptı?" dedi Ahsen yediği sütlacın yarısına gelerek.
"Neymiş efendim? Benim kahramanımmış, ona can borcum varmış. Mış mış da miş miş!" dedim ve doğrularak konuşmaya devam ettim. "Ya sen gelmesen de polisler gelmişti zaten, ne can borcu! Kafayı sıyırmış bu adam!"
"Sen ne yaptın?" dedi Ahsen hikayenin en can alıcı sahnesini izler gibi tatlı kaşığını dudaklarına dayayıp gözlerini iyice açarak.
"Sen kimsin de benim kahramanım olacaksın be uyuz, dedim ve gittim." dedikten sonra Salep'in sarı tüylerini okşadım.
"Aferin, yine çok kibarsın." diyerek beni alkışladı.
"Ne yapsaydım adama madalya mı taksaydım? Bir de gidip 'Efendimiz, kıymetlimizsiniz!' mi deseydim?" dediğimde kahkaha attı.
"Yani öyle değil ama daha kibar olabilirdin. Neyse, hadi kalk işe gidelim." diyerek kalktı ve boş kâseyi mutfağa götürdü.
"Hiç gidesim yok." diye isyan ettim. Ahsen ise gelip beni yataktan kaldırdı. O, haberleri dinlemek için erkenden hazırlanıp gelmişti. Ben de civcivli pijamalarımla aşşırı hazırdım.
Yaklaşık yarım saat sonra hazırdım. Bol paça bir kot ve pembe bir sweatshirt giymiştim. Ahsen de saçlarıma iki tane örgü yapmıştı. Biraz allık ve dudak nemlendiricisi sürüp hızla binayı terk ettim.
"Ya kızım beni bekle!" diyerek arkamdan bağırdı Ahsen. Salep'i komşumuza emanet etmişti.
Durup Ahsen'e döndüğümde Ahsen hızla koşarken bana çarptı ve yeri boyladık.
"Of Ahsen, o ne hızdı ya? Harika Kanatlar'a mı özendin?" dedim yerden kalkarak. Kalktığımda Ahsen hâlâ yerde oturuyordu.
"O hâlâ var mı ya?" dediğinde ona elimi uzattım. Ayağa kalktı.
"Ne bileyim, çizgi film mi izliyorum?"
"Dedi geçen sıcak sütüyle birlikte Pepe'yi izleyen Balca."
"Özlemiştim, olamaz mı?"
"İki hafta boyunca Pepe izledin. Bu nasıl bir özlem?" dediğinde omzuna vurdum.
"Öyle bir özlem." diyerek hızla yürüdüm. Arkamdan gelirken Pepe'nin "Kalbim Kırıldı" şarkısını söylüyordu.
* * *
İşten çıktığımda Ahsen ile buluşmadan önce telefonda mesaj olduğunu gördüm. Annemin mesajlarına cevap yazdıktan sonra diğer bildirimlere baktığımda gözlerim fal taşı gibi açıldı.
Doğukan'dan mesaj vardı!
Hızlıca mesaj kutusuna girerken oturmak için bir yer aradım. Duraktaki banka oturdum.
Doğukan Aktaş: Selam.
Derin nefesler alıp vermeye başladım. Ay, ciddi ciddi bana "Selam" mı dedi bu şapşik şey? Ay, kesin bana âşık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayal mi? Gerçek mi?
Hài hước"Vazgeçmeyeceğim çünkü ben hayallerimi vazgeçmek için kurmadım." Balca arkadaşının önerdiği kitaptaki kötü karaktere aşık olur. Ne kadar gerçek olmayacağını bilse de ondan vazgeçemez. Balca o karakterin gerçeğini bir kafede görür ve gördüklerine ina...