Omeganı Bul||MinSung ✓

¹³ kalbimin ritmini bozuyor

Yazar

Çilli omega onun için ayarlanan randevuya geç kalırım korkusuyla yarım saat erken gelmiş, öylece oturup beklemişti. Beklerken iyice stres yapmış ayağını sallamaya başlamıştı.

Büyüğünün sadece fotoğrafını görmüş bile olsa ona karşı bir şeyler hissettiğini düşünüyordu. Belki de etkilenmiştir yanlızca, tanıdıkça soğuyacaktır ondan.

Kolundaki saate baktığında çok da fazla kalmadığını anlayınca yerinde dikleşti ve kendince üstünü başını düzeltti.

O sırada kafeden içeri giren alfa etrafa bakınmış, arkadaşının attığı fotoğraftaki çocuğu aramıştı. Bulunca hafif tebessüm ederek yanına adımladı.

Yaparsın Changbin-ah senki üniversitedeki her omegayı feromonlarınla etkilemiş adamsın, bu senin için portakalda vitamin!!

İçinden kendi kendine gaz verirken, dışardan gaz sıkışması yaşıyormuş gibi bir görüntüsü vardı.

Niyeyse heyecan basmıştı birden. Adımlarını hızlı tutarak çilli omeganın yanına ulaştı.

Yongbok ayağa kalkıp karşısındaki alfaya elini uzattı.

"Ben Yongbok, sende Changbin hyung olmalısın. Jisungie'nin yakın arkadaşı."

"Evet, öyleyim. Jisungie'nin yakın arkadaşı. Umarım geç kalıp seni bekletmemişimdir."

"Hayır beni bekletmedin, geleli çok olmadı zaten."

Pembe yalanlar sadece Bbokie, endişelenme. Sen yalancı falan değilsin.

İkisi karşılıklı oturmuş, siparişlerini vermiş, sessizce bekliyorlardı. Changbin'in karşısındaki güzellik karşısında dili tutulmuşken, Yongbok stresten ve heyecandan konuşamıyordu.

"Ee Yongbok, nasılsın?"

"İyiyim hyung, sen nasılsın?"

Umarım hyung dememi yanlış anlayıp aramıza abi kardeş mesafesi koymaz.

"Bende iyiyim."

Sohpetleri bundan ilerisine gidemezken siparişleri gelmişti.

"Ne işle uğraşıyorsun hyung?"

"Söz yazarıyım, henüz belli bir yerde çalışmıyorum. Tek yaptığım gelen teklifler ve konular üzerine şarkı yazıp bunları satmak."

"Ne kadar güzel."

Senin kadar güzel olamaz Bbokie.

"Sen bir işle uğraşıyor musun?"

"Ben mi? Ben bizim şirkette makyözlük yapıyorum. Belki televizyonda reklamlarda görmüşsündür, bizim şirketi."

"Lee Cosmetics?"

"Evet."

İkisi tekrar sessizleşirken bir süre düşünmüş sonrasında konu konuyu açmıştı. Derken akşam olmuştu. Bunu tekrarlamak için anlaşmış, evlerine geçmişlerdi.

•

"Yongbok bunu bize ne zaman anlatmayı düşünüyordun abiciğim?" Minho kaşlarını çatmış kardeşine bakarken Yongbok gerginlikle yutkundu.

"Abiciklerim, canım abimlerim, en sevdiğim abiş-"

"Hadi ama Bbokie senin bu dediklerine kanma niyetinde değiliz. Annemlere bile anlattığına adım gibi eminim." Chan konuştuğunda ortamdaki gerginlik artarken Yongbok tekrar yutkundu.