7. Bölüm

165 15 2
                                    

Iyi okumalar.

Yekta o gün Serhat ile konuştuktan sonra biraz rahatladığını hissetti. Yekta başka erkeklere oranla daha duygusaldı. Bir şeyleri paylaştıkça kendini daha iyi hissediyordu. Bunları düşünürken çalışma odasında biraz daha oyalandı. Daha sonra yatak odasına gitti. Yatakta Zehra'nın uyuduğunu görünce onu uyandırmamak için dolaptan bir battaniye alıp sessizce odadan çıktı. Salona gidip üstüne battaniyeyi alarak koltuğa kıvrıldı. O akşam yaşadıklarını düşündü.  Zehrayı istemeden de olsa üzmüştü. Buna üzüldü. Fakat bir yandan da mutluydu. Çünkü Zehrayı daha fazla üzmek istemiyordu ve çocukları olmadan ayrılmaları onlar için en iyisiydi. Bunları düşünürken  bir süre sonra Yekta uykuya daldı. 

Ertesi sabah kalktığında odasına gidip  duş aldı ve  üzerini değiştirdi. Aşağıya indiğinde  kahvaltı hazırdı. Yekta kahvaltıyı hazırlayan hizmetlilerin yanına gidip Zehrayı sordu.  Onlarda Zehra'nın  kahvaltısını yapıp dışarıya çıktığını söylediler. Yekta da bunun üzerine kahvaltısını yapıp, evden çıktı. Senem'in ofisine doğru sürmeye başladı arabasını.  Bir an önce gidip boşanma davasını açmayı istiyordu. Hem artık Zehra da sorun çıkartmıyacaktı. O yüzden içi rahattı.

Senem'in ofisinin bulunduğu apartmanın  önüne geldiğinde arabasını park etti.  Ve  Senem'in ofisine  çıktı.  Sekreterine Senem ile görüşmek istediğini söyledi.  Sekreter Senem'i  aradıktan sonra onu  odasına gönderdi.  Yekta odaya girdiğinde Senem'i dosyalara başını gömmüş bir şekilde çalışırken buldu. Yekta kadının o halini görünce tahmininde yanılmadığını anladı.  Kadın kesinlikle işine çok önem veriyordu.

Senem sekreterinden Yekta'nin geldiğini öğrenince şaşırmadan edemedi. Annesi ile bugün ondan konuşmuşlardı. Bu konuşmanın üzerine gelmesi kendisini şaşırttı.  Sanki adının geçtiği yeri biliyordu. Bunları düşündükten sonra işine devam etti Senem. O sırada kapı  açıldı.  Içeriye Yekta'nın girdiğini biliyordu fakat son bir şeye bakması gerektiği için kafasını dosyadan kaldırmadı.

Yekta bir süre kapının önünde durduktan sonra Senemin yanına doğru ilerlemeye başladı. Bu sırada da Senem kafasını kaldırdı ve Yektanın yüzüne çevirdi gözlerini. Yekta Senem'in kızarmış gözlerini görünce şaşırdı. Kendini ne kadar çok yoruyordu bu kadın böyle? Bu kadar tanınan bir avukat olmasını kesinlikle çalışkanlığına borçluydu. Bunu çok rahat görebilirdi herkes.

Senem bir süre sonra adamın kendisine doğru geldiğini anlayınca kafasını dosyadan kaldırdı ve adamın yüzüne baktı. Daha sonra ayağa kalkıp Yektaya elini uzattı:

" Hoşgeldiniz Yekta bey. Buyrun oturun, nasılsınız?" diyerek karşısındaki siyah koltukları gösterdi Senem.

"Hoşbuldum Senem hanım, iyiyim teşekkür ederim siz nasılsınız ?" diyerek Senemin gösterdiği koltuğa oturdu Yekta.

"Bende iyiyim teşekkür ederim. Bu ziyaretinizi neye borçluyum?"

" Senem hanım ben eşimi boşanmaya ikna ettim. Bir an önce boşanma davasını açmak istiyorum."

" Anladım Yekta bey, açalım o zaman davayı. Fakat özel değilse eşinizi nasıl ikna ettiğinizi öğrenebilir miyim? İnşallah zorlamamışsınızdır."

" Yok zorlamadım Senem hanım. Ben öyle bir insan değilim. Kimseyi istemediği birşeyi yapmaya zorlamam. Aslında bende size anlatmayı düşünüyordum. Siz benim bardaki adama yumruk attığımı görmüşsünüz o adam bizim fotoğraflarımızı çekiyordu. Bende kim olduğunu öğrenmek istediğimde söylemedi. Bende sinirlendim ve yumruk attım. Bunun üzerine adam onu, eşimin beni takip edip fotoğraflarımızı çekmesi için tuttuğunu söyledi. Bende bunun üzerine eve gidince eşime sordum. O da doğruluğunu kabul etti. Bende boşanmak istediğimi söyledim o da kendisini suçlu hissetiği kabul etti."

Senem, Yekta bunları anlatırken dikkatle dinliyordu. Şimdi anlamıştı dünkü davranışının sebebini fakat anlamadığı birşey vardı; kadın nasıl bu kadar çabuk kabul etmişti boşanmayı? Ve de neden eşini takip ettirmek istemişti? Adam kesinlikle birşey yapmış olmalıydı ki kadın ona olan güveni azalsın.

"Anladım Yekta bey, fakat anlamadığım birşey var bu kadar çabuk nasıl kabul etti? Hiçbir kadın ne kadar suçlu olursa olsun böyle birşeyi bu kadar kolay kabul etmez. Ayrıca siz ne yaptınız ki eşiniz sizi takip ettirme isteği duydu?"

Yekta Senemin dediklerini duyunca bir an ne söyleyeceğini şaşırdı. Kadın kesinlikle çok zekiydi. Acaba yaptıklarını anlatsa mıydı? Bir süre bunları düşündü. Anlatmaya karar verdi. Zaten bu kadına daha önce anlatmıştı evlenme sebebini falan o yüzden anlatmakta bir sorun görmedi. Tanımadığı bir kadına bunları anlatması kendini de şaşırtmıştı aslında. Ama kadını ilk gördüğünde bir güven hissetmişti. Tam anlatmaya başlayacaktı ki Senemin kendisini yanlış anladığını düşündüğü sözlerini duydu.

"Haddimi aştım sanırım. Özür dilerim. Anlatmak zorunda değilsiniz."

"Yok estağfurullah Senem hanım. Sadece nasıl anlatacağımı düşünüyordum" diyerek Yekta herşeyi anlatmaya başladı.

Yekta olanları anlatırken Senem de onu dikkatlice dinliyordu. Adamın söylediklerini duyunca onun nasıl anlayışlı biri olduğunu düşündü. Karısı üzülmesin diye kendisini kötü göstermişti. Bir an sonra Yektanın sözleriyle düşüncelerinden sıyrıldı.

"İşte böyle Senem hanım. Zehrayı daha fazla üzmemek, ona daha fazla zarar vermemek için bir an önce davayı açmak istiyorum."

"Tamam Yekta bey hemen işlemleri başlatıyorum. Fakat her konuda eşinizle anlaşmış olmanız gerekiyor. Nafaka konusunda falan. Ayrıca davanın olduğu gün eşiniz mahkemeye gelip anlaşmalı boşanma olduğunu hakime sözlü olarak iletmelidir."

"Anladım Senem hanım. Yardımlarınız için teşekkür ederim. Peki bu dava ne kadar sürer?"

"Süresi hakkında net bir bilgi vermek zordur Yekta bey. mahkemenin yoğunluğuna bağlıdır. Bir hafta sonra da boşanmış olabilirsiniz bir ay sonra da. Ama şunu söyleyebilirim; en kısa süren boşanma davası anlaşmalı boşanmadır."

"Tamam Senem hanım tekrar çok teşekkür ederim. Görüşmek üzere iyi günler diyerek ayağa kalktı Yekta."

" Rica ederim Yekta bey. İyi günler" diyerek Senem de ayağa kalktı. Yektayı kapıya kadar geçirdi. Onu uğurladıktan sonra da yerine oturup tekrar işine koyuldu.

Yekta da Senemin ofisinden çıktıktan sonra arabasına binip şirkete doğru ilerlemeye başladı. Biraz da olsa rahatlamıştı Yekta. Sonunda istemediği evliliğini bitirecekti. Boşanma davasının kısa süreceğini de duyunca sevinmişti. Fakat bir sorun vardı yine. Zehrayı mahkemeye gelmeye nasıl ikna edecekti? O mahkemeye gelmem diyordu. Bu sorunu hatırlamasıyla tekrar canı sıkıldı Yektanın. Bir türlü boşanamıyordu. Nasıl halledecekti bu sefer bu işi?...

Biliyorum kısa bir bölüm oldu ama lütfen affedin. gerçekten çok yogunum bu aralar. Finallerim başlayacak fakat ben hala ders çalışmaya başlayamadım. :(

Aşkın kanunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin