Bölüm şarkısı-Yürüyorum dikenlerin üstünde(Toygar Işıklı)
JONATHAN'IN ODAYA GELİŞİNİN ÜZERİNDEN SAATLER SONRA GÜN AYDINLANIRKEN...
Bedenimde hissettiğim acı iliklerime kadar işlemişti.Bitap düşmüş bir şekilde zar zor nefes alırken gözlerimi soğuk beyaz fayansların üstünde açmıştım.Yüzümde kuruyan gözyaşları tenimin gerilmesine sebep oluyordu.Çıplak bedenime sakince göz gezdirdiğimde gözyaşlarım kuruduğu yerlerde tekrar akmaya başlamıştı.
Parmaklarım morarmıştı,bedenimdeki morluklar ve kızarıklıklar kanla karışmıştı.
Zincir halen ellerimde bağlıydı.Banyonun kapısından tutunarak ayağa kalkmaya çalışırken sendeleyerek kalkabilmiştim.Ayağa kalktığımda karşımda duran aynada duran ölü bedeni lakin hâlâ ruhu yaşayan beni görünce tanıdığım adamın bu kadar zalimleşebileceğini asla tahmin edemezdim.Gözümün biri tamamen morarıp şişmişti,alt dudağım patlamış ve kanı çeneme yayılmıştı.Burnumdan akan kan çoktan dudak üstümde pıhtılaşmış bir kalıp almıştı, boynum...boynumdaki tırnak izleri kabuk bağlamaya başlamıştı.
Yerde duran bornozu her hareket ettiğimde daha çok canımı yakan yaralarımın kapladığı çıplak vücudumun üstüne giyip başımı tutarak yavaş adımlarla banyodan dışarı çıkmıştım.
Jonathan yatağın üzerinde üstünde çarşaf örtülü bir şekilde yüzükoyun uyuyordu.Beynimin içinde yaşadıklarım yavaş yavaş canlanmaya başladığında kendimi daha fazla tutamayarak yere düşüvermiştim.Ağlamamı durduramıyordum lakin korkuyordum da Jonathan uyanıp tekrar bana aynı cehennemi yaşatır diye.O yüzden ağzımı elimle kapatıp sessizce ağlıyordum.
Üzerimdeki bornozun tüyleri yaralarıma yapışırken saçlarım yüzümün önüne düşmüştü,sırtımı duvara yaslayarak yatakta yavaş yavaş gerinip uyanmaya başlayan Jonathan'a bakıyordum.
Eliyle başını tutarken etrafa bakınıyordu ki beni görünce bir an duraksadı"Sehra!?"dedi yaptığı şeylerden haberi yokmuş gibi.Sesimi çıkaramamıştım,başımı kollarımın arasına alıp sessizce bekliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRKİSTAN
Non-FictionKadınların hiçbirinin üzerinde kıyafet yoktu,hepsi çıplaktı.Bazılarının vücutlarında kanlar akıyordu hâlâ.Gözyaşları yüzlerindeki kanları ıslatırken kurumuştu. Gözüme hemen sağ tarafımdaki yanan ateş çarpmıştı.Etrafa iğrenç bir koku yayılıyordu.Mide...