42

5.5K 349 20
                                        

"Nehir?"

"Abi uyuyor galiba, eşyaları alalım sonra uyandıralım?"

"Enes sen eşyaları al. Şu önden giden herife söyle valizleri alsın uçaktan"

"Pekala gittim ben o halde"

Koyunlar uçsaydı acaba pofuduk yünlerinin üstüne düşünce birşey olur muyudu? Gidip koyunlu gecelik almalıyım.

Bir anda havalanınca gerçekten koyuna dönüşüm zannediyordum! Aa yoksa koyun mu oldum?! Hadi şimdi düşüp bunu test edeyim!

Gözlerimi açtığımda gerçektende yukardaydım.

"Ben koyun muyum?! Niye uçuyorum şimdi!" Deyip söylenmeye başlamam ile yanımdaki varlığa baktım.

Aras. Oha Aras'ta mı koyun oldu!

"Aras sende mi koyunsun?" Ayaklarına bakıp tekrar konuştum,"Sen niye uçmuyorsun?"

Aras bana bir sen eksiktin! der gibi bakıyordu.

"Nehir koyun falan değiliz. Ayrıca bu nerden çıktı?"

Sen koyun değilsin,ben koyun değilim,uçmuyoruz? Ee ben nasıl havadayım.

"Ayağım karıncalandı" deyip Aras'a baktım.

"Arabaya gelmek üzereyiz zaten Nehir. Ayrıca montunu bulamadım bu yüzden arabaya gidene kadar dur böyle"

Ama ayağım karıncalandı! İndir beni işte!

"Off Enes alsaydı beni sen niye alıyorsun ki! Ayağım karıncalandı benim. İndir işte?"

"Sikerim Enes'ini! Enes kim? Niye seni taşıyor amına koyim! İndirmiyorum!" Gözlerimi devirmem ile ayağımı kaşımaya başladım.

Aras hala yürüyordu. Hava alanından çıkıyorduk resmen.

"Kocaman kız baksana taşıyor kendini görgüsüz" diyen teyzeye bakmam ile önüne dönmüştü.

"Teyze sen önce kızına bak geçenlerde Yeliz Teyzenin oğluyla fingirdeşiyordu arka sokakta valla pek bir görgülü kendisi!" Diye bağırmam ile kadın bana dönüp kınayan bakışlar attı.

"Terbiyesiz!"

"Diyene bak! Kızına öğretememiş elalemden bekliyor terbiyeyi!" Diye tekrar bağırmam ile kadın öfkelenmiş olacak ki oturduğu kadınların yanından kalkıp gitti.

"Kimdi o kadın?" Diye soran Aras'a bakmam ile cidden bu soruyu soruyor mu diye emin olmak istedim.

"Hatırlamıyor musun?"

"Hatırlasam sormazdım?"

"Sabır. Lütfiye Sarmaz" Aras hatırlamış olacak ki gülemeye başladı. Bir süre sonra kahkahaya dönüştü gülüşleri.

"Ne gülüyorsun be!"

"Hani seninle beni yakıştırıp annene söyleyip dolduran kadın mı?" Deyip tekrar gülmeye başladı.

Çok güzel gülüyorsun ama şimdi sırası değil. Lütfen daha sonraya erteleyelim.

"He Aras o!" Deyip kucağından inmek için hamle yaptığımda belimi daha sıkı tutup kendine çekti.

"Utandın mı?"

"Evet? Utanmasam niye inmeye hareket yapayım?" Deyip tekrar inmeye çalıştım.

"Nehir dur yerinde şimdi ikimizde düşeceğiz!"

"Bırak sende beni!"

"Bırakayım mı?"

"Sabır!Evet Aras?"

"Bırakmam" demesiyle resmen sinir krizi geçirecektim.

"Arabayı bu kadar uzağa park etmiş olamazsın!"

"Yaptım bile" deyip göz kırpmasıyla sırtına geçirdim

"Acıdı ama.."

"İyi olmuş!"

"Kaza yaptığımda ameliyat edilen kısımdı orası"

"Aras kaza yapalı resmen bir sene olacak ne saçmalıyorsun? Daha konuşmaya başladığımızda olmuştu o"

"Acıyor ama"

"Peki özür dilerim" deyip uslu bir kız olmaya karar vermiştim. Şerefsiz beni hala bırakmamıştı!

"Öpersen geçer?"

"Sapık Herif! Sen adı şerefsizsin! Hadsiz!" Deyip bu sefer kucağından atlamam ile yere düşüyordum ki biri beni kolumdan tutmuştu.

Bu kim anasını ya!

"Hanım efendi biraz dikkatli olsanız iyi olur. Düşmenizi istemem" diye konuşan çocuğa baktığımda kumral saçları ve ela gözleri vardı ama yeşil görünüyordu.

"Teşekkürler. Tabi daha dikkatli olurum" Namık Kemal. Sen dikkatli olmak? Çocuğa sana ne amına koyim demek varken bunu söylemek benim iyi yönlerimin olduğunu gösteriyordu.

Çocuk elini uzatıp,"Doruk ben"
Demesiyle elimi kaldırıp bende isimimi söyleyecektim ki Aras çocuğun elini tuttu.

"Aras Bulut. Memnun olmadım"
Deyip elimden tutup kendine çekmesiyle çocuğun yanından uzaklaşmıştım.

Kıskanç iguana! Ben belki yavşayacaktım? Pislik.

"Kızın adını sormuştum aslında.."
Diye konuşmasıyla Aras bu sefer beni kolunun altına aldı. Saftirik şey seni yaa.

"Kızın adı da bana özlemiş ne yazık ki? Şimdi çekilirsen gideceğiz" demesiyle çocuğa yapmacık bir üzüntüyle karşılık verdi.

Çocuk tekrardan bana dönüp,"Doruk Özbay" demesiyle gerçekten salak olduğunu kanıtlamış oldu

Aras beni bırakıp çocuğa dönmesiyle,"Kardeşim sen anlamıyor musun? İsmi sana lazım değil! Şimdi siktir git şuradan!" Demesiyle İleride duran Enes'in yanımıza ne zaman geldiğini sorguluyordum.

Enes,"Aras boşver. Gidiyoruz hadi!" Demesiyle Doruk denilen çocuk göz kırpıp elime bir kağıt tutuşturdu.

Oğlum sen malsın.

Kağıdı açtığımda içinde telefon numarası olduğunu gördüm. Hadiii bakiiim dolandırıp iban alabileceğim biri! Zengin oldum kızz!!

Sevinçle arabaya doğru koşarken bir yandan da kağıda bakıp aşk yaşıyordum. Bu hayatımın fırsatı!

Bir anda Aras kolumdan tutup kağıdı almasıyla hayallerim yıkılmış gibi ona baktım.

"Ne yapıyorsun be salak herif!"

"Asıl sen ne yapıyorsun! Bu ne?!" Deyip numara yazan kağıdı göstermesiyle elinden almaya çalıştım.

"Telefon numarası"

"Ciddi misin? Birde herife yazacak misin?!" Deyip elini saçına geçirdi.

"Yoo IBAN alacağım" deyip tekrar almaya çalıştım. Ama vermiyordu.

"Alırsın sen..hatta bak nasıl alırsın" demesiyle kağıdı yırtıp attı.

Ama IBAN gitti şimdi! Eee parada gitti!

"Pislik!"

"Sanki birşey istedin de yapmadım Nehir! Çocuk sana yavşıyor sen hala IBAN derdindesin! Siktirme ibanını!"

"Bana ne!"

Aras şoför koltuğundan bana döndüğünde varınca konuşuruz havasında bir işaret yaptı.

Ön koltuğun birinde Aras diğerinde Pamir vardı. Arka koltukta yanımda ise Enes vardı.

Eve yolculuk!!!



Polis Karakolu| TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin