Polis Karakolu| Texting

51

"Ben döner yemek istiyordum!" Diye söylenen Kerem'e baktığımda küçük çocuklar gibi kollarını önünde bağlamıştı.

"Aras bana döner alır mısın?" bu sefer Aras'a döndü ve tekrar konuştu;
"Aras döner al"

"Ben sana kefen alacağım yakında bekle" diye yanımda oturan Aras konuştuğunda Pamir'de benim telefon noldu? dercesine bakışlar atmaya başlamıştı.

"Tavuk yiyelim?" Diye soruyu yönelten Yusuf olmuştu.

Pamir,"Lahmacun bence!" Deyip Aras'ın telefonunu aldı ve interneti açıp oynadığı oyunu indirdi.

"Pamir ver şu telefonu!" Bu sefer Aras,sağ tarafımda oturan Pamir'den telefona uzanınca yüzlerimiz birbirine çok yakındı.

Ay beni ateş basıyorr

Karnının guruldama sesidir o geri zekalı!

"Aras madem telefon almıyorsun o halde telefonun benim!" Diyen Pamir resmen Aras'ın telefonunu çalmıştı.

"Lan görende fakir sanacak! Bizden zenginsin pezevenk Herif!" Bu sefer Kerem, Pamir'in kafasına vurmuştu.

"Kartımda para bitti diyorum geri zekalı! Ayrıca bu ay maaşım az geldi! Pavyona mı gideyim he?!" Diye söylenip telefona dönmüştü Pamir.

"Görende Pavyona gitmedi sanacak. Sanarsın imanlı!" Diyen Enes,önündeki ikram edilen çikolataları Utku ile paylaşmamak için elinden geleni yapıyordu.

"Komik şey seni!" Pamir söylenip tekrar oyunun inmesini bekledi.

"Bir haftadır karakola gitmiyorsun zaten Pamir sonra niye param yok? Sen yat,zıbar sonra para dilen?!" Bunu diyen Yusuf'tu.

O sırada iki tane garson siparişlerimizi masaya koyuyorlardı.

"Yemekler geldi kesin şu tantanayı!" Diyen tabiki Aras'tı.

"Eee ben döner istemiştim!" Kerem önündeki tabağa birde Aras'a bakıyordu.

"Köfte yiyorsun Kerem sus artık!" Aras göz devirip tekrar yemeğe döndü.

Bense köfteleri çoktan ağzıma atıp bitirmiştim. Aynı zamanda Utku ve Enes'te taş kağıt makas oynayıp son kalan köfteyi kimin yiyeceğine karar veriyorlardı.

"Bok!" Enes'in aniden bağırmasıyla herkes ona bakmıştı.

"Pardon bu okşam yine geliriz buraya dimi Enes!" Deyip bu sefer Enes'in sırtına vurdu. Enes'te onaylarcasına ağzındaki köfteye başını salladı.

"Vejeteryandım ama bir kere yesem birşey olmaz" diyen Duygu'ydu.

"Hayvan severim ve yerim" diyen Utku'ydu.

"Aras telefonun kasıyor! Aras kaybediyorum! Aras tel- Ananı! Aras telefon gitti galiba" diyen Pamir'e resmen Aras ışın hızıyla dönmüştü. Telefona baktığımızda  garip bir koku geliyordu ve ekranda Pamir'in parmak izleri kalmıştı.

"Kerem ver telefonunu" Pamir'in demesine kalmadan Kerem telefonu ters giyidiği pantalonunun cebine koydu.

"Pamir..." Bunu söyleyen Aras'a baktığımda burun kemerini sıkıyordu.

Kerem,"Ben şimdi hatırladım kuzenim doğurmuştu. E bir ziyaret falan ayıp olmasın" deyip sandalyeyi çekmesiyle herkes teker teker resmen bahane uyduruyordu.

Utku,"Eee şimdi aklıma geldi benimde nasıl olduysa arabama biri çarptı kesin karşı sokaktaki Rukiye'dir ben bakıp geleyim hayvancağız ölmesin değil mi?!" Deyip o da sandalyesini çekip ayağa kalktığında Kerem'in peşinden gitmeye başladı.