-Flashback / 2019-
"Hyunjin.. Ne yapacağız şimdi?"
Gözleri korku ve yaş ile dolu olan kardeşine baktı Hyunjin, zar zor ulaştı yanına ve elini koydu omzuna tebessüm etmeye çalışarak.
"Merak etme, bulacağız buradan kurtulmanın bir yolunu." dedi güven vermeye çalışarak.
Yeji'nin yüzünde hafifçe bir tebessüm belirirken, gülümsedi Hyunjin.
Yaşanan korkunç olaylardan sonra, bir de yetmezmiş gibi bir grup tarafından esir alınmıştı iki kardeş. Silahlıydı hepsi, gaddarlardı. Hayatta kalma mücadelesi verirken bulmuşlardı Hyunjin ve Yeji'yi, çirkin davranışlarda bulunmuş ve ikisini de tuttukları gibi sürüklemişler; kaldıkları yıkık dökük binaya götürmüşlerdi.
Hepsi bununla kalsa yine iyiydi, Yeji'ye el uzatmaya kalkışmışlardı.
Hyunjin de buna seyirci kalmamış, engel olmaya çalışmıştı. Sonunda ise, fena halde hırpalanmıştı o gaddar insanlar tarafından. Yara bere içinde bırakmışlardı Hyunjin'i; şimdi ise zar zor hareket edebiliyordu, yaralarının verdiği acıdan dolayı.
Derin bir nefes aldı Hyunjin, hemen ardından karnından yayılan acı ile yüzünü buruşturdu. Yerde tekmelemişti bu pislikler, karnında koca bir morluk bırakmışlardı. Ne kadar direndiyse de, sayılarının fazlalığından dolayı mağlup düşmüştü.
En azından Yeji'yi kurtardım, dedi içinden.
Boşa dayak yememişti böylece.
"İyi misin?" diye sordu Yeji, endişeli gözlerle kardeşine bakarak. Kendini suçlu hissediyordu Yeji, kendisi yüzünden dayak yemişti Hyunjin..
"İyiyim, merak etme." dedi Hyunjin gülümsemeye çalışarak, dudağındaki yara canını acıtmış olsa da.
Görevini yapmıştı Hyunjin sadece, kardeşi nihayetinde ona emanetti. Kardeşinden başka kimsesi yoktu şu anda, onu kaybedemezdi Hyunjin..
Bir süre sessizce tıkıldıkları karanlık ve soğuk odada oturdular, sonrasında ise gıcırtıyla açılan kapının sesi doldu kulaklarına.
Gelen ışıktan dolayı gözlerini kıstı Hyunjin, elini gözlerinin önüne siper etti. Adım seslerini duydu, ışığa zar zor alışmış olan kısılmış gözleri ile baktı kimin geldiğine.
Orta yaşlarda bir adamdı gelen, saçlarına aklar düşmeye başlamıştı çoktan. Yüzünde yumuşak bir ifade vardı, ağır adımlarla yaklaştı kardeşlere doğru.
Hyunjin Yeji'ye biraz daha yaklaştı ve bir kolunu Yeji'nin önüne sardı, bu adamın kim olduğunu bilmiyordu sonuçta. Ya amacı kötüyse? Güvenemezdi.
Orta yaşlı adam tebessüm etti Hyunjin'in hareketine karşılık, iki üç adım önlerinde durdu ve diz çöktü. İki kardeşe baktı adam, korkmuş görünüyorlardı. İçindeki buruklukla uzandı onlara, ancak erkek olan fırsat vermedi dokunmasına. Gülümsedi adam, hoşuna gitmişti çocuğun yaptığı.
Hiç korkusu yoktu bu genç adamın, hırpalanmış olmasına rağmen savaşmaya hazırdı.
"Korkma evlat," dedi adam, Hyunjin'e bakarken.
"Size zarar vermeyeceğim."
Hyunjin afallamıştı adamın dediğine karşılık, vücudu gevşedi ancak çekmedi elini kardeşinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Land Of Blood | Hwang Hyunjin
Fanfiction"Sence görür müyüz yeniden ışığı? Çıkabilir miyiz bu karanlıktan?" "Işık sönecek olsa bile, onu beraber yeniden yakacağız. Karanlığı tahtından indireceğiz, sana söz veriyorum." |Hyunjin Fanfic.| |bxg| #2 bxg / 24.11.2022 #1 bxg / 30.11.2022 #2 kpop...