DOKUZUNCU BÖLÜM

1.8K 170 96
                                    

Playlist: BRDGS - Dancing Without Music

Ve yapamayacağım hiçbir şey yok,

Gerçekten senin olabilmek için.

Seni sevmek müziksiz dans etmek gibi...

*

Bu bölüm cinsellik içermektedir.

DOKUZUNCU BÖLÜM

Ilona Kore ile yapmış olduğu anlaşma sayesinde, diyarını daha çok ziyaret etmeye başlamıştı.

Her gelişi, sanki ilk defa genç kadını görüyormuş gibi üstünde çarpıcı bir etki yaratıyordu. Ilona, geçen üç yıl içerisinde hatırladığından daha da güzelleşerek, genç bir kadına dönüşmüştü. Hades'i mest eden, gür yoğun renkteki kızıl saçları şimdi belini geçecek kadar uzamış, narin yüzü feminen hatlarla belirginleşmişti.

Bedeni minyondu fakat hatları öylesine zarifti ki, Hades sadece kadının hareket edişini saatlerce izleyebilirdi. Hades, ona büyük bir masumiyetle bakmakta olan iri ela gözlere tebessüm ederek, kızıl bukleleri okşadı.

Ilona'nın yatağında, çillerle kaplı krema lezizliğindeki pembeleşmiş bedeniyle uzanması, Hades'in görüp görebileceği en harika tabloydu. Genç kadın masumiyet ve şehvetin beden bulmuş haliydi. Ona hiç kimsenin duymadığı bir güvenle bakan iri gözleri yüreğini sıkıştırırken, dolgun dudakları, hareketleri ve hatta sesi bile, Hades'i kolayca tahrik ediyordu.

Ölüler Tanrısı, en başta bunun sebebinin çok uzun zamandır yatağına birini almadığı için olduğunu düşünmüştü. Yukarıya çıkamamasının ardından bir daha kimseyle birlikte olmamıştı. Fakat Hades sebebin bu olmadığını kısa bir süre içerisinde fark etmişti; Ilona bunun çok daha ötesindeydi. Ona güvenmeyi tercih ederek, yıllar önce kalbine dokunmayı başarmıştı.

Âşıkları her zaman onu sevmişti, Hades'te onları sevmişti lakin kimse Ilona'nın başarabildiğini başaramamıştı. Hades Yeraltı Dünyasının hükümdarı olmadan öncede, hiçbir zaman kendini kolayca açabilen biri olmamıştı. Alaycı tavrı çoğu zaman kibirle, ürkütücü görüntüsü ise zalimlikle karıştırılırdı. Entrika, kaos ve yıkımın bolca olduğu panteonda, Hades zor güvenirdi. Zor güvendiğinden de, özel alanına birini veyahut birilerini alması, onun için hiçbir zaman kolay olmamıştı.

Ilona'nın çocuksu saflığı, tabularının ona karşı direncini yitirmesinde büyük bir pay oynadığını inkâr edemezdi. Her ne kadar artık genç bir kadına dönüşmüş olsa da, o saflığı ve temiz yüreği hala yerli yerindeydi, bir gram olsun eksilmemişti. Bu da Hades'i mest eden bir başka özelliğiydi. Ilona onu gördüğü gibi diğer ölümsüzleri de görmüştü. Onların isteklerini elde etmek adına ne kadar çirkinleşebildiklerini ve kolayca güce başvurduklarını biliyordu, bunun en büyük ispatı da, Demeter'in ailesiyle yapmış olduğu anlaşmaydı.

Buna karşın, Ilona ona güvenmeyi seçmişti. Hakkındaki söylentiler ne olursa olsun, genç kadın ona fiziksel ya da ruhsal anlamda zarar vermeyeceğini biliyor, hatta buna yürekten inanıyordu. Bu Hades için çok değerli bir hediyeydi. Bunu ufacık bir şeyle dahi lekelemek istemiyordu. Sonsuza dek aynı kalması için elinden geleni yapmayı hazırdı ve yapacaktı da.

Ilona, uzun yaşamı boyunca karşısına hiç çıkmamış, ender biriydi. Hades onun gibi cesur aynı zamanda da hiçbir şekilde art niyet barındırmayan, iyilik ve masumiyetle dolup taşan bir kalbe sahip birini dahi görmemişti.

Hayatını hizmet ederek geçirmek zorunda olduğunu, bu yüzden her daim ikinci planda kaldığını biliyordu. Hades, genç kadın kendi diyarında olduğu müddetçe artık buna izin vermeyecekti. Ilona ona sunulan ve sunulacak olan bütün güzel şeyleri hak ediyordu. Hades ise tüm bunları önüne sermek için daha önce duymadığı bir istekle yanıp tutuşuyordu.

ILONAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin