17

1.7K 140 34
                                    

" Yixin-ahh! Bebeğimle gel! "

" Sehun-ahh, bebeğimi ver bana. Gitmeyeceğim. Bebeğimi verene kadar gitmeyeceğim. Burada oturacağım işte. "

" Hayır, üşümüyorum, beni önemsemeyin. "

" Acıkmadım da. Ben asla acıkmam zaten. "

" Yetkililerin bu gece havanın soğuk olacağını söylemesini kim takar ki? Hava soğuk değil. "

Yi Fan, ellerini kollarından çekerek avuç içlerini birbirine sürttü. Ellerini dudaklarına götürerek sıcak hava üfledi.

" Ahhh! Gerçekten soğuk. "

Yi Fan, fıstıyla konuştu kendi kendine, Sehun'un duyamayacağı bir şekilde. Ceketinin fermuarını yakasına kadar çekerek ellerini ceplerine yerleştirdi.

" Sehun-ahh! Bebeğimi ver? "

" T-rax, çıplak uyuma. Üstünü iyi ört, hasta olursan bakmam sana. "

" Sehun-ahh! Bebeğim? "

" Hoo, hava ne kadar da sıcak. "

" Kimi kandırıyorum popom dondu! "

Yi Fan, sırtını duvara yaslayarak ayaklarını birbirinin üzerine uzatattı. Ellerini bacak arasına yerleştirerek baktı yıldızlara. Tuvaleti gelmişti, acıkmıştı ve üşüyordu.
" Sehun- ... "

" Ne var? Sehun-ahh, Sehun-ahh? Ne, söyle? "

" Bebeğim? "

" Al bebeğin. "

Sehun, Yixing'in kucağında sıkıca sarıldığı Bing Bong'u koktuk altlarından tutarak uzattı Yi Fan'a.

" Al, bebeğin! Şimdi defol kapımın önünden! "

" Yaaaa! Bu değil bebeğimi ver bebeğimi. Un bebeğimi. Un bebeğiiiiimmmmm! "

" Un bebek mi? Ne çeşit bir psikopatsın sen ya?! Kendi bebeğini değil de kıytırık bir un paketini mi istiyorsun? Yixing'i sana vermemekle iyi yapmışı. Ruh hastası. "

Yi Fan, hızla uzattı ayağını Sehun'un kapatmak üzere olduğu kapıya. O'na cevap verebilirdi, ama bu işleri daha da zorlaştırırdı. Bu yüzden susmayı tercih etti, her ne kadar o'nu aşağılamak, küçük düşürmek istesede. Yixin:ini almak için susması gerekiyorsa, belli bir süre susabilirdi. Sonra istediği kadar konuşacaktı.

" Un bebeğimi ver. Lütfen (!) "

Yi Fan, Sehun'un içeriye hapsettiği Yixing'i bakıyordu, Sehun'un kapının yanlarına - Yixing çıkmasın diye - yerleştirdiği kolunun altından. Sehun, Bing Bong'u Yixing'e uzatarak iki elini yerleştirdi kapının yanına. Bacaklarını da ikiye ayırarak yerleştirmişti. Kıskançlık duygusu tüm vücuduna yayılıyordu. Yixing, Yi Fan'a bakmasın, o'nu görmesin diye uzun bedenini siper etmişti kapıya.

" Un bebek ne ya? Normal biri olmayacaksın değil mi? Egoist, bencil, kendini beğenmiş aşağılık idol müavettesi! "

" Un bebeğim. Un bebeğimi verin bana! Yixin-ahh! Un bebeğimi ver bana. Un bebeğiiiiiiimmmmmmmm! "

Yi Fan, dudağını bükerek baktı Sehun'a. Gözlerini açabildiği kadar açtı. Ağlamak için sıktı vücudunu. Başarmıştı. Birkaç damla yaş akmıştı zoraki de olsa. Sevimli yüz ifadesi yapamıyordu, zaten Sehun'da bunu takmıyor gibi görünüyordu.

" Sehun, çıksana önümden! "

" Hayır, Yixing içeriye gir! Görüşmenizi yasaklıyorum. "

VIVACIOUS (KRAY FANFİC) (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin