[M]!
Jeongin elinden tuttuğu Felix'i hızlıca ilerletirken Felix heyecanla dudağını ısırıyor, ona karşı çıkmıyordu. Daha şimdiden bedenini bir ateş dalgası ele geçirirken soyunma odasına girdikleri gibi Jeongin kapıyı kilitlemiş ve ona bakan sevgilisinin yanağına elini attığı gibi dudaklarını dudaklarına bastırmıştı.
Felix geriye doğru attığı adımla sırtını metal dolaplara yasladığında bedeninden bir ürperti geçti, kollarını kaldırıp hızla Jeongin'in boynuna sarmış ve dudaklarını aralayıp Jeongin'in oraya sızmasına izin vermişti.
"Takım," diye zorlukla konuştuğunda Jeongin elini onun beline yerleştirdi. "Şu an sikimde bile değiller."
Tekrardan başını yana eğip ondan kısa olan sevgilisini öpmeye başladığında Felix ağzına yuvarlanan dili kabul edip yanaklarından tuttuğu Jeongin'i kendine daha çok eğdi ve mümkünmüş gibi daha sert öpmeye başladı onu.
Dişleri ile dudaklarını eziyor, Jeongin'in elleri onun belini sıkıca sararken vücudu onun ihtiyacı ile titriyordu. Dudaklarının ayrılması ile Jeongin'in yeni hedefi önce sevgilisinin yüzü oldu, oradan da boynuna inip dilini de işin içine katmış, beyaz teni dudakları arasında emmeye başlamıştı.
Felix gözlerini kapatarak onu kendine daha çok bastırdı, Jeongin'in bıraktığı ıslaklıklar dudaklarını ısırmasına sebep oldu. Dişlerinin ucunu hissettiğinde kendini tutmadan inlemiş, Jeongin'in elleri onun belinden yavaşça bacaklarına inmiş ve eteği kalçalarında toplamıştı.
Avuçları arasındaki eti sıkıp bırakırken Felix yüksek sesle inledi, Jeongin'in saçlarını var gücüyle çektiğinde Jeongin tek hamlede zorlanmadan onu kucağına almış, Felix bacaklarını beline sarmıştı hızla. Diğer kolunu da boynuna sarıp elini saçlarına geçirdiğinde "Jeongin..." diye mırıldandı daha şimdiden hassaslaşırken.
Felix onun kafasını boynundan uzaklaştırıp dudaklarına kapandı tekrar, ihtiyaçla dudaklarını öpmeye başladığında Jeongin ona karşılık vermiş bu sürede de kalçalarını avuçları arasında ezmeye devam etmişti.
"Seni tam şimdi burada..."
Felix onun boynunu öpücükleri ile kuşattı. "Söyle bebeğim, sevgilin gibi edepsiz ol."
Jeongin onu dolaba yasladı. "Becermek istiyorum."
"Beni tam burada," deyip onu öptü Felix, dudaklarından ayrılıp çenesine öpücükler bıraktı. "Dizlerim titreyene kadar becermeni istiyorum Jeongin."
Jeongin'in kucağından indiği gibi karşısında kazağını çıkarıp gövdesini çıplak bıraktığında Jeongin de aynı sevgilisi gibi kendi üstündeki formayı sıyırıp attı. Felix yutkunarak onun yapılı vücuduna bakmış, dili dudaklarının üstünde gezerken Jeongin başını eğip dudaklarını dudaklarına bastırmıştı.
Hiç elleriyle dokunmadan yürüttüğü sevgilisini yönlendirirken Felix'in sırtı soğuk duvara değdi, tepelerinden akmaya başlayan kaynar su ile kollarını kaldırıp Jeongin'in boynuna sardı.
Jeongin önce onun karşısında eğilmiş, eteğin üstünden öpücüklerinin yavaşça göğüslerine doğru çıkartmıştı. Felix başını mermere yaslayıp inlediğinde Jeongin'in onun en hassas olduğu yerle, göğüs ucu ile ilgileniyordu.
"Jeongin..." diye sızlanıp itiraz etti sözde ama hareketleri bunun tam tersi bir şekilde olmuş, Jeongin'i göğsüne daha çok bastırmıştı. Felix'in göğüs ucuna diliyle dairesel hareketler yaptı Jeongin, baş parmağı ile oynadı hatta bu yetmemiş gibi sıkarken Felix yüksek sesle inlemiş, sesi suyun içinde kaybolup gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mother's daughter, jeonglix ✓
Fanfikce| texting güzelsin ya elbet, eminim sen banasın.