•}[25]{•

61 3 20
                                    


11122022

~~~

"Neden yalnız başına oturuyorsun?"

Küçük çocuk ağzını kapatan atkısını hafifçe çekip küçük kafasını merakla ona seslenen Chanhee'ye doğru kaldırdığında konuşmuştu hızla.

"Hiç arkadaşım yok."

Anlıyormuşçasına sallamıştı kafasını Chanhee. Hastanenin aşağısındaki çocuk parkında oynayan çovukları izliyordu ikiside.

"Sen neden buradasın? Seninde mi yok arkadaşın?"

Gülerek kafasını olumsuz anlamda sallamıştı. Kafasını dağatmak istediği çıkmıştı. Changmin vardı.

"Var."

"O zaman neden üzgünsün?"

Küçük çocuğun sorusuyla derince bir nefes alırken kafasını eğmişti. Üzgün göründüğünü bilmiyordu. Öyleydi fakat yansıttığının farkında değildi.

Tek varlığı olan dostu bu dünyadan artık tutunacak tek dalı olmadığı için kaçmak isterken Chanhee'nin tutunmak istediği bir dal dahi yoktu.

Bir süredir sadece bunu düşünüyordu. Gözlerini araladığı, nefes almaya başladığı yalnız dünyasında kendini bildi bileli yaptığı tek çalışmaktı. Para kazanmak, okula gidebilmek, iyi notlar almak ve iyi bir meslek sahibi olmak... ne olursa olsun yaptığı tek şey yaşamaya çalışmaktı.

"Sanırım hayatım tamamen dostumdan ibaretmiş."

"Anlamadım."

Küçük çocuğun anlamasını beklemiyordu. Kurduğu cümle bencillik içeren bir cümle değildi. Changmin kendi varlığının ve bilincinin farkında olan biriydi. Sevmiş, çalışmış ve tutkusunun peşinde her daim emin adımlarla ilerlemişti. Sonuçları ne olursa olsun. Ölmek istediğinde dahi.

Chanhee için ise işler öyle olmamıştı. Changmin yaşamak için nedenler ararken o sadece ölmemeye çalışmıştı. Neyi seviyordu? Ne için çalışıyordu? Dostunu gerçekten kaybedecek olursa, ne yapardı?

"Önemi yok. Büyüdüğünde ne olmak istiyorsun?"

Küçük çocuğun koca gözleri Chanhee'nin sormasını bekliyormuş gibi parıldarken gence cevap verdiğinde neşesi sesine yansımıştı.

"Pilot! Yıldızlarda yaşamak istiyorum!"

Gülümsemesine mani olamazken aynı neşeyle karşılık vermişti umut dolu ruha karşı.

"Bunu başarabileceğine inanıyorum."

"Ya sen? Ne olmak istiyordun küçükken?"

Chanhee gülmüştü. Changmin her zaman dalga geçsede bu soruya vereceği cevap hiç değişmeyecekti.

"Küçük prens."

~

"Chanhee?"

Kendisine seslenen bedenle kaşlarını çatarak gence dönerken Chanhee, Juyeon endişeli gözlerle boş olan çocuk parkında öylece oturan bedenin yanına adımlamıştı.

"Neden buradasın? Bir şey mi oldu?"

Kafasını olumsuz anlamda sallamıştı sakince. Soğuk hava düşüncelerini azaltmada yardımcı oluyordu sadece. Ayağa kalkarken bir süredir oturduğu banktan, Juyeon'un merak dolu gözlerine bakmıştı.

"Bir şey olmadı. Neden bu kadar endişeli görünüyorsun?"

Juyeon farkında değildi nasıl göründüğünün. Fakat Chanhee'de ne halde olduğunun farkında değildi. Düşüncelerinin içinde boğulmuştu sanki.

Aşkın gözü kör mü acaba / Junew, Bbangkyu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin