Akşam olmuştu ve son işlerimi de bitirip gitmek istiyordum artık.
Tabii ki beni alması için Hyunjin'i arayıp onu göndermesini istemiyecektim.
Elimdeki işleri de bitirdikten sonra çıkış katına inmiştim.X:Jisung!
Sesin geldiği yöne doğru kafamı çevirmiştim ve bana seslenen kişinin Felix olduğunu görmüştüm.
Jisung:Efendim?
Nefes nefese yanıma gelmişti.
Felix:Nasılsın?
Jisung:Eh işte, iyi sayılır.
Felix:Hep böyle oldugun için niye diye sormayacağım. Neyse ben sana ne soracaktım bak.
Jisung:Ne soracaktın?
Felix:Seni sabah bir araban inerken gördüm.
Jisung:Onu sorma işte Felix.
Felix:Neden lan? Ne oldu da?Felix ile şirketin önünde durmuş ona başımdan geçenleri anlatıyordum. Felix bir yandan beni dinliyor bir yandan da başka bir yere gözlerini dikmiş bir şekilde bakıyordu.
Jisung:Felix nereye bakıyorsun sen?
Felix:Şu araba mı?
Jisung:Ne arabası ya?
Felix:Şu araba bahsettiğin Minho'nun arabası mı?Felix'in gösterdiği yere bakmıştım. Gelmişti!?
Felix:Onun arabası mı?
Jisung:Gerçekten gelmiş!
Felix:Senin çıkış saatini nereden biliyor da geldi ki?
Jisung:Hyunjin'den öğrenmiştir.
Felix:Neyse hadi git yanına. Gelmiş o kadar çocuk senin için.
Jisung:Gelme dedim ben ona o kadar. Çok inatçı çok.Felix'in yanından ayrılıp arabaya doğru yürüdüm. O olduğundan emin olduktan sonra arabaya bindim.
Minho:Neden haber vermedin?
Jisung:Gelmeni istemedim çünkü.
Minho:Sana söyledim işte ben almak istiyorum seni niye bu kadar uzatıyorsun ki?
Jisung:Kendim gelip gidebilirim çünkü.
Minho:Tamam uzatma daha fazla bu konuyu!Bir şey söylemeyip kafamı dışarı çevirdim. Gelmesini istemiyorum işte asıl uzatan o, ben değilim. Yani anlamıyorum. İstemiyorum arkadaşım istemiyorum. Bunu anlamak zor değil.
Ben bu konuyu kendi kafamda tartışırken Minho'nun evin yoluna değil de başka bir yola girdiğini görünce hemen kafamı Minho'ya çevirdim.
Jisung:Nereye gidiyoruz? Evin yolu diğer tarafta kaldı.
Minho:Seni başka bir yere götürüyorum.
Jisung:Ne!? Nereye?
Minho:Açsındır diye düşündüm ve bir restoranda yer ayırdım, seni oraya götürüyorum.
Jisung:Niye başka yere gidiyoruz ki? Evde de yiyebiliriz.
Minho:Güzel bir restoranda yemek varken neden evde yiyesin ki?
Jisung:Yani boşu boşuna gerek yok.
Minho:Bir gün dışarıda yesen bir yer olmaz Jisung.
Jisung:Peki. Umarım benim seveceğim bir yere götürüyorsundur.
Minho:Senin sevdiğin bir yer?
Jisung:Elit yerleri sevmiyorum.
Minho:Merak etme öyle bir yere gitmiyoruz.
Jisung:Pek güvenmiyorum ama neyse.Bunu onun duyamayacağı şekilde söylemiştim. Neden bana bir anda böyle davranmaya başladı ki bu? Yemeğe neden götürüyor ki beni? Bu çok saçma.
Hyunjin bana bu adamadan uzak durmamı söylemişti ama ben şuan onunla birlikte yemeğe gidiyorum. Umarım onlara haber vermiştir. Aklımda boş boş sorularla savaşırken araba durmuştu.
Jisung:Geldik mi?
Burası ıssız bir yerdi ve bu beni biraz şaşırtmıştı açıkçası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sunset Pain {Minsung}
Fanfiction"Sana çok aşığım Jisung." "Biri ile karıştırdınız sanırım." "Hayır! Doğru kişisin Jisung." "Üzgünüm ama sizi tanımıyorum." Angst