Sınır Aşımı

2 1 0
                                    


-Yüzbaşı, cevap verin!

-...

Bu sırada Yüzbaşının aracının başı yeşil ışıklar saçmaya başladı derken kafa patladı ve içinde siyah zincirler fırladı, Kalipso dışarı doğru fırladı askerlerden biri son anda onu kurtardı, Yüzbaşının Tekno'su yere yığıldı zincirler ise havada bir koza şeklini aldı.

-Yüzbaşını gören var mı?

-Hayır.

Bu sırada zincir kozasını parçalayarak dışarı çıktım ve yere indim, askerlerden biri yanıma geldi.

-Efendim, iyi misiniz?

-Evet.

-Emirleriniz nedir?

-Kraliçeden uzak durun, çevrede hala ordusunun kalıntıları var onları yok edin ve biriniz Kalipso'yu korusun.

-Emredersiniz.

Yerdeki Tekno'mun sırtındaki kılıca dokundum.

-Oktagram: Kutsal Dönüştürücü.

Dev kılıç parladı ve küçülüp bir kılıca dönüştü.

-Şimdi savaşma zamanı.

Koşmaya başladım, kampçısıyla durdurmaya çalışsa da fazla işe yaramadı koşup arkasında belirdim ve kafasını uçurdum sonrada geri çekildim. Fakat vücudu çatlamaya başladı ve çatlaklardan kapkara bir enerji çıkıp vücudunu kapladı kopan kafasını alpı yerine oturtturdu ve bana gülmeye başladı.

-Beni yenmen pek kolay olmayacak be üs seviye bir kaos canavarıyım.

-Bu pek kolay olmayacak.

Koşup saldırıyı denedim ama kapçısıyla engelledi, geri çekildim.

-Oktagram: Sekiz Parça.

Gözlerim Oktagram'la şekillendi.

-Alan Görüşü!

Tüm hareketlerini çok rahatlıkla görebiliyordum.

-Ateş Oku!

Elimin önünde ateş okları oluştu ve hızla saldırıya geçti ama basit bir şeymiş gibi ufak bir hareketle durdurdu, incelemeye ve ufak saldırılarla ona karşı bir plan hazırlamaya başladım.

-Bu beni zorlayacak ama başarabilirim.

Koşmaya başladım.

-Oktagram: Sınır Aşımı.

Gözlerim ısınmaya ve göz yaşı gibi kan akmaya başladı.

-Lanetli Buzul Çağı!

Elimde bir küre oluştu ve hızla onu fırlattım, kırbaçlarıyla engellemeye çalışsa da vücuduna çarptı ve birkaç metre çevresiyle beraber donmaya başladı.

-Zehirli Dünya!

Çevresinde kara bir halka oluştu ve vücuduna ipliklerle bağlandı, çığlık atmaya başladı o sırada gözlerim ağrımaya başladı.

-Galiba zorlamam gerekecek.

Koşmaya başladım.

-Oktagram: Sınır Aşımı: Bin Dünyanın Kılıcı!

Gözlerim o kadar çok ağrımaya başladı ki hareketlerimi etkilemeye başladı, fakat koşmaya devam ettim.

-Sonsuz Dünyanın Kılıcı!

O sırada içimde bir zincir kopmuşcasına bir his oluştu, gözlerimdeki Oktagram artık sekiz parçalı değildi dokuzuncu bir parça daha vardı fakat bu parça diğerlerinin aksine beyazdı, kılıcım parlamaya başladı, yanına gidip üstüne savurdum ve tam anlamıyla parçalandı ama bir sorun vardı saldırım o kadar aşırıydı ki dünyayı ikiye bölmüştüm.

-Herkes dışarı çıksın ve beni takip etsin!

Dışarı çıktık, dünyaya attığım kesik ayrılmaya başlamıştı.

-Nonagram(Dokuz) Oktagram: Göksel Stabilizasyon!

Tüm dünya parlamaya başladı ve ayrılma durdu kalan kısım birleşti, fakat bu yetenekte çok aşırı etkiliydi, kurak topraklar yeniden yeşerdiğini hissedebiliyordum, tabi bu sırada sahip olduğum tüm gücü kullandığımı hissettim.

-Emirleriniz nedir Efendim!

-Büyük bir patlayıcı ile şu alanı yok edin ve yavaşça şehre doğru dönün bu sırada beni koruyun bir süre hareket etmeyeceğim.

-Emredersiniz.

Dediğim gibi yaptılar ve sonrada şehre doğru hareket etmeye başladık, fakat bir sorun vardı Nonagram Oktagram'ı kapatamıyordum.


Nonagram:

Nonagram:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Farklı Gerçeklikler:  Kaosun DoğuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin