-Eğer tüm bilgiyi yok ettiyse sen nasıl biliyorsun?
-Ben ilk Kaos Lorduydum fakat kaos enerjisinin yok olması benliğimi kaybetmeme sebep oldu geriye ise sadece anılarım kaldı.
-Yani bir nevi o ırkın son temsilcisiyim.
-Öylede düşünebilirsin, neyse anlaşmanın benim olan kısmı tamamlandı sıra senin sözünde durman.
-Gözümü çıkarıp sana vereceğim değil mi?
-Evet.
-Bunu yapabileceğimi sanmıyor...
Bir anda karşımda belirdi ve elini yüzüme koydu.
-Sen ne yapıyor...aaaaa gözüm!
Sol gözümü çıkardı.
-Senin yapamayacağını biliyordum.
Gözümü aldı ve kendi göz yuvasına yerleştirdi, gülümsedi.
-Güzel bir alışverişti, ilerde görüşmek üzere!
Bir anda yok oldu. Gözüm çok acıyordu dayanılmayacak bir acıydı duramıyordum Oktagram'la kendi acımı dindirmeyi düşündüm.
-Oktagram!
Açılmıyordu galiba tek gözle Oktagram kullanılamıyordu, zorlamaya devam ettim gözümcen kan gelmeye başladı.
-Oktagram!
Açmayı başardım ama bir sorun vardı hem daha fazla acı vermeye başladı hem de Oktagramımın kenarlarında çatlaklar oluşmaya başlamıştı.
-Uyuşturma!
Azda olsa işe yaradı acım biraz dindi yere oturdum ve gözümü kapatıp vücudumdaki enerjiye odaklandım, bu sırada göğsümde vücuduma ait olmayan bir enerji hissettim, üstümdeki kıyafeti çıkardım, göğsüme elimi koydum.
-Mühür!
Göğsümde Oktagram şeklinde bir mühür oluştu.
-Çöz ilk kapı! (Mührün köşeleri gibi toplam sekiz kapısı bulunmakta her kapı ejderi mühürleyen parçalardı tüm kapılar açılırsa anca serbest kalabilir, fakat dört kapıdan sonra güç ejdere kayacağı için vücudu kontrol etme riski bulunmakta)
Bir anda kendimi bilinç altında buldum ama bu sefer çevrem karanlıktı karşımda ise bir gölge vardı.
-Sonunda varlığımı öğrendin insan!
-Beni gördüğüne sevindiğini bu kadar belli etmesen keşke.
-Ne yapayım kaç milyon yıl geçti hatırlamıyorum sürekli yalnızdım.
-Anlayabiliyorum sonuçta bende 5 milyon yıl bir dünyada mahsur kaldım.
-En azından sen hareket edebiliyordun ben buradan dışarı çıkamadım.
-Neyse anladığım kadarıyla önceki hallerim senin varlığını öğrenemeden öteki dünyayı boylamış, yani ölmeme izin veremezsin değil mi?
-Haklısın şu ana kadar buraya gelebilen tek kişi sensin.
-O zaman bir anlaşma yapalım, gücünü kullanmam için bana ver bende ilk üç kapıyı açayım kendi evrenimde rahatça dolanabilirsin, kimseye karışmamak şartıyla.
-Fena bir anlaşma değil, istediğin şey o gözler değil mi?
-Evet o gözün gücü sadece onu yenebilmemi sağlayacaktır.
-Ama bir gözünü kaybettin bu yüzden iki gözün gücü bir göze birleşecektir gözün daha güçlü olsa da onu kaybedersen tüm gücünde yok olacaktır başka bir göz bulsan da işe yaramayacaktır.
-Başka seçeneğim yok.
-Anlaşma kabul edildi.
-Çözül ilk üç kapı!
-Gözümdeki Oktagramın çevresindekindeki çatlaklar arttı ve tamamen parçalandı bir sürü halka gözüme yayıldı tüm gözüm yeşile boyandı.
Sonsuz Oktagram(Ark'ın Sağ Gözü):
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
