finale part one

423 11 9
                                    

-nereye gidiyoruz?

Genç kız son yarım saattir neredeyse binlerce kez tekrarladığı soruyu yineledi.kai bilinmeyen sokaklar arasında onu sürüklüyor ve tek kelime etmiyordu.

Cidden yarın düğünleri vardı!evde hazırlık yapmaları gerekiyordu,gece vakti saçma  bir macera yaşamaları değil.

So eun cevapsız sorusuna ofladı.kai onun hamile olduğunu bir kez daha unutmuştu.tabi kıza göre başından beri öğrenememişti ki unutsun.(!)

Zifiri karanlığı parçalayan tek sokak lambasının yanından geçtiklerinde genç kız etrafa şaşkınlıkla baktı.bu sokaklar,bu duvarlar...tanıdıktı fazla tanıdıktı.düzensiz nefeslerini ve acıyan bileğini –kai farkında olmadan bileğini sıkıyordu-umursamamaya çalıştı.

Buraları tanıyordu.içindeki ses nedensizce bundan emindi.so eun hafızasını zorlamaya başladı.ah,lanet olsun olmuyordu!

Belki karanlıktan belki hamilelikten...

İki sebepte mantıklıydı.hamileliğinde etkisi büyüktü hayatında.çoğu kişinin,varlığın adını zor hatırlar olmuştu.

-kai yeter artık!diye seslendi önündekine.onun neden böyle olduğuna anlam veremiyordu.niye gizemli davranıyordu?

Kolunu salladı güçsüzce.tabiki de genç adamın gücüne karşılık çok zayıftı.sağa dönüp dar bir alana girdikleri zaman ilerlemeyi kesmişti sonunda.

Kai bileğini bırakmadan kıza döndü.büyük bir sevgiyle hapsediyordu gözlerine onu.so eun ne olduğunu anlamdan sıcak eller yanaklarıyla birleşmiş,çiftin dudakları bir bütün halini almıştı.

Tutkunun damlaları vücutlarına dolarken kapadılar gözlerini.kalp atışları deprem etkisi yaratıyordu ortamda.

Her şey tamamlanıyordu.

Sevgileri,sıcaklıkları yavaş yavaş toplanıyordu hazine kutusunda.

Kutunun anahtarıysa işte şimdi oluşmuştu.birbirlerini kaybetme korkusuyla yapışan dudaklar aralamıştı kapağı.

Hazineye kavuşulmuştu.

-burayı hatırlıyor musun?

Genç adam dudaklarını ayırdığında sordu.beklenti dolu gözleri fazla tatlıydı.so eun etrafında bir tur attı.biliyordu.tanıık bir yer olduğunu hissetmişti.hadi ama bu kadar zor olmamalıydı.

Aniden jong ın e döndü konuşmadan önce."kai burası...ah gerçekten!"

İlk öpüştükleri ,ilk güzel zamanlarını yaşadıkları yerdeydiler.cidden nasıl unutabilmişti?

İçinden kendine kızarken parıldayan gözlerini kai ye çevirdi.kai gülümseyip kollarını prensesinin beline doladı.

-evet prenses.burası hayatımı mükemmelleştirecek ilk adımı attığım ve seninde bana eşlik ettiğin yer.ikinci adımımı atmadan önce tekrar gelmek istedim.

Derin iç çekti."seninle yuva kurmadan önce görmek istedim.yaşananları..."

Kafasını kızın saçlarına gömdü ve uzun bir öpücük bıraktı.so eun hıçkırıklar eşliğinde biraz daha sokuldu sarmaladığı sıcak bedene.

Gerçekten o ilk öpücükten sonra çok şey yaşamışlardı.gülmüşler,ağlamışlar,sinirlenmişlerdi.ama en önemlisi birbirlerinden vazgeçmemişlerdi.bu iki duvar onları huzur ve mutluluğun başrol oyuncusu yapmıştı.

İlginç değil mi?

-ağlama.mutluluktan bile olsa ağlama.

Genç kızın yüzündeki yaşları nazikçe silerken söylemişti.o narin beden üzüldüğünde onun canı daha fazla yanıyordu.buna dayanamıyordu.

l a d y b u g → kai ♣Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin