17✨ Istırap Dolu Satırlarda Saklı Çiçekler

2.9K 13 0
                                    

Bölüm Şarkıları
Anıl Emre Daldal-K
Skapova-Ben Hala Vazgeçmedim

"Istırap Dolu Satırlarda Saklı Çiçekler"

🦋🦋

04.11.2017

Elimdeki tokanın parmaklarıma değen soğukluğu iyi hissetirirken ağırca gözlerimi yumdum. Dudaklarımın arasından çıkan nefes bir avuç dolusu keder ile eş değerdi. Haykırışların ardında kalan hayallerden bana kalan tek şey bu tokaydı. Haykırışların ardında kalan hayallerim o gün sevdiklerim ile beraber göcük altında kalmıştı. Bu mecazı bir söylem değildi. Bir göçük sayamayacağımız binlerce hayali de insanlar ile beraber götürürdü. Annem babam , oyuncaklarım , ilk kez okulda dans edeceğim gün giyeceğim çiçekli elbisem , çok mutlu bir aile olduğumuza dair fotoğraflarımız , anılarımız ve onlar ile beraber kurduğum tüm hayallerim.

Kaküllerimi alnımdan kaldırıp toka ile kafamda tuturdum. Telefonumundan saçıma baktığımda dudaklarımda buruk bir gülümseme yer edinmişti. Bu tokayı saklamam gerekiyordu ama onları birazcıkta olsa yanımda hissetmem istiyordum.

Parkın görültüsü, bir arı kovanın çıkardığı ses kadar rahatsız ediciydi. Rüzgar bir yaprağı usulca önüme düşürürken bacaklarımın üstüne koyduğum kitabımın sayfaları rüzgarın etkisi ile çevrilmişti. İnce parmaklarım sayfalarına değerken aynı rüzgar yüzümü yalayıp geçiyordu. Kafamı arkamda kalan ağaca yasladığımda gözlerimi ağırca yumdum. Ağrıyan göz kapaklarım dudaklarımın arasından sıkıntılı bir nefesin kaçmasına sebep oldu.

İçimdeki büyük boşluk tüm duygularım bir kenaraydayken kendisini göstermeye başlamıştı. İçimde boşluğun bir parçası eksikliğini hissettim her duyguydu veyahut bir kişinin eksikliğiydi anlamaya çalışmıyordum lakin o eksik parçanın sen olduğunu düşünmek o parçanın hiç dolmayacağı gerçeği bile karşıkarşıya bırakıyordu beni. Hiç olmadığın gerçeği, hiç olmayacağın gerçeği o boşluğun öteden beri var olduğunu çarpıyordu yüzüme.

Beni ağacın altına oturtmuş hemen geleceğini söyleyip gitmiştin. Sen gittikten sonra zihnime bıraktığın düşüncelerin bile bir hesabını vermen gerektiğini, bazen ise bunların hiçbirine hakkım olmadığını düşünüyor ne yaparsam yapayım yaşadığım her şeyin bana ait olduğunu biliyordum.

Karmaşık bir zihin, eksik bir parça, dolu bir kalp ve kirli dokunuşlar bu üçü ile baş ediyordum.

Zihnim sussa kalbim, kalbim sussa zihnim, kalbim ve zihnim sussas eksik parçam dile geliyordu ve bazende sadece kirli dokunuşlar konuşuyordu. Bu en büyük acıyı beraberinde getiriyordu. Hemen onu bir köşeye atmaya çalışıyordum.

Ağacın altına oturduğunda dudaklarının arasından çıkan kelimelere odaklanmış. O gün ve sonrasında çektiğim acıya görmezden gelmiştim. Şimdi düşününce ve bu satırları yazarken aslında kendime ihanet ediyordum. Kendime ihanet etmek sana karşı koymaktan daha kolay geliyordu.

Başımı göğsüne yasladığın o anı, saçlarımı okşayışını ve bana bir uçurtma uçarağını söylemeni nasıl yok sayabilirim ki?

Sadece parmak uçlarının ağırca saçlarımı okşayışını, saç diplerime değen nefeslerin bir kez daha göz yumdum.

Bana bir cevap vermemiş olmana rağmen ellerimi parmaklarının arasına almıştın. Sana bakmıyordum. Sana bakamıyordum. Bakışlarım iç içe geçmiş parmaklarımızdaydı. İçimde suskunluğundan hiç kırılmamış gibi kanat çırpan kelebekleri tıpkı parmaklarının arasında olan parmaklarımın titreyişini yok saydığım gibi yok sayamadım.

KAYIP RİTİMLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin