TANITIM

4.9K 207 472
                                    

          

Bir hayal.

Bir an.

Bin  dokunuş.

Bir ölüm.

Bir kaçış.

Parmak uçlarındaki ritim ona aşacağı okyanusları vadediyordu.

Tek bir an  kalbinin yerini bulmasını sağlamıştı.

Bir dokunuş ona binlerce  kirliliği hatırlatıyordu.

Parmak uçlarındaki ritim  soluk benizli cesetin kokusuna bulanıp kayıplara karışmıştı.

Çok uzaklardan bir ses gölgeleri ile beraber ortaya çıkmış, hastalıklı zihninin önemli parçaları olmuştu.

On dikiş izi bir kaçışın başlamasına sebep olmuştu.

Şimdi olması gerektiği yerdeydi.

🌙

Ucu bucağı olmayan  bir zamanın içinde, masmavi gökyüzünün altında, yemyeşil bir diyar da küçük bir kız koşturur dans edermiş. Onun için her şey içinde  koşuşturduğu yemyeşil bahçeler tarlalardan ibaretmiş.  İlkbaharın gelişi onun için hayallerine kavuşmak demekmiş. Kışın sert bir soğuk ile geçtiği  günlerin bitmesini iple çekermiş.  Kiraz, kayısı ağaçları,  çiçek açar açmaz tıpkı sevdasına kavuşan sevgili gibi kendini doğanın kolarını atarmış.

Yeşilliği, doğayı, çiçekleri bu kadar sevmesnin tek bir sebebi varmış aslında. Onun bir tek onlar anlarmış. Esen  rüzgarın çıkardığı ses bile onu anladığının bir belirtisiymiş   diye düşünürmüş.  O yeşilliklerin içinde kaybolup ellerini gökyüzüne kaldırıp dans etmeye başladığında  mutlu hissedermiş. Dans ederken bir kuş gibi gökyüzünü talan ettiğini düşünürmüş. Dans etmek demek  bir türlü yetişemeyeği gökyüzünü gitmek demekmiş. Uzun uzun otların içinde dans ettiğinde ise dev bir salonda binlerce   izleyici tarafından izlendiğini  hisseder, heyecanlanırmış.

Bir gün izleyicileri ile arasına kilometrelerce mesafe girmiş. Onun için olması gereken her şey tuzla buz olmuş.

KAYIP RİTİMLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin