Bölüm Şarkıları
Billie Eilish - Happier Than Ever
Yasir Miy, Pera- Güzel Kadın"ZAMAN ÖZLEM BİRİKTİRMİŞ ÖYLE DİYORDU GÜLÜMSERKEN"
"Biz öldüğümüzde kasımpatılarımız çoktan solmuştu."
Bir defterin içindeki anılar uzun bir zamandan sonra ilk defa bu kadar zihnimde varlığını sürdürürken sebebinin bana yaptığı o uçurtma olduğunu biliyordum. Sanırım ne olursa olsun ne yaşanırsa yaşansın o gün için ona hep teşekkür edecektim. Çünkü bana hiç kimsenin vermediği veremeyeceği bir şey vermişti.Parmaklarımın arasına verdiği ip tek bir anıdan oluşan o çukurdan çıkarmıştı beni. Annem ile babama büyük bir mutlulukla anlatacağım bir anı olarak kalacaktı diğerlerinin aksine. Bu yüzden bir kez daha teşekkür ettim ona o bilmese de.
Parmaklarımın arasındaki kahveyi dudaklarıma doğru götürdüğümde büyük bir yudum aldım. Sıcak kahve damağımda hoşuma giden bir tat bırakırken dudaklarımda hafif bir kıvrılma oldu. Uzun bir aradan sonra fakültenin kafeteryasında otururken yalnızdım. Ders saati olduğu için henüz kalabalık değildi. Uzun bir süredir evde kaldığım için bunalma raddesine gelip evden çıkmak istemiştim. İçimdeki korku ve bacağım bile buna engel olamamıştı. Ayağımdaki alçı bir hafta önce çıkarılmıştı. Ondan hemen sonraki gün de ayağımı uzun süre hareket ettiremediğim için tembelleşmesin ve ağrılar yüzünden fizik tedaviye başlamıştım. Bu süreç üç dört haftalık bir süreçti ama duruma göre hiç gerek bile kalmayabilirmiş.
Yedi koca haftayı evimdeki kırmızı koltukta yatarak geçirmiş göz açıp kapayana kadar uf olup uçmuştu zaman. Dönem sonu gösterisine de sadece üç hafta kalmışken o gösteride olmayacak olmam elbette ki iyi hissettirmiyordu. Justin Timberlake'ın en sevdiğim şarkısı ile onlarca kişinin içinde dans edemeyecek olmam benim için büyük bir hayal kırıklığıydı. Üstelik Sevda Hoca bize fikrimizi sorduğu o anda şarkıyı öneren kişi öneren kişi bile bendim. Bunun için kimseyi suçlamıyordum elbette. Sadece hayat bana bir tarafları ile gülmeyi asla bırakmıyordu.
Uzun bir süredir dans etmediğim için içimde biriken çok fazla his vardı. Bu yüzden yapmam gereken tek şeyi yapmaya gelmiştim. Uzun bir aradan sonra dans edecek olmak içimde garip bir heyecan bırakırken, tedirginliğimi yok saymaya çalışıyordum.
Fizik tedavi görmeye başladığımda dans edip etmeyeceğim konusundan doktorum ile konuşmuştum. Kendimi çok zorlamamak kaydı ile dans etmem de bir sorun olmayacağını söylemişti. Hatta hareket etmenin benim için daha iyi olacağını belirtmişti.
Ezgi'ye ders bittiğinde kantinde yanıma gelmelerini istediğim bir mesaj attıktan sonra kahvemin son yudumunu içtim. Önümde durun telefonumdan saate baktığımda dersin bitmesine az bir süre kalmıştı.
Bu süreyi de haftalardır yaptığım şeyi yapmak için kullanma kararı aldığımda çantamdan okuduğum kitabı çıkarmışım. Kitabımı elime aldığım o an da içeriye onun girdiğini gördüm. Bir an onu burada gördüğüm için şaşırdım. Bakışlarım üstünde gezinirken şaşkınlığımı hemen üstümden atıp kitabımı açtım. Anlık şaşkınlığıma ise sadece küfürler etmiştim çünkü onu burada görmek kadar normal bir şey yoktu.
Yedi haftalık süreçte bir kaç kez kapıya dayanmış çoğu kez de aramıştı. Her seferinde beni rahatsız ettiğini söylememe rağmen bunu yapmaktan vazgeçmemişti. Yaptığı her şeyi zorlaştırıyordu ama yine de devam ediyor her anımda ortaya çıkıp kendini hatırlatıyordu.
Arkasına döndüğünü fark ettiğimde ona bakmak için kitapta olan bakışlarımı kaldırdım. Üstünde fazlası ile bol beyaz gömleğinin kollarını bağlamamış bir tanesini dirseklerine kadar katlamıştı. Alta ise siyah bol eşofman vardı. Saçlarındaki ıslaklık yeni dersten çıktığını söylüyordu. Ensesindeki saçlarını karıştırırken karşısındakiyle konuşurken, diğer eli cebindeydi. Yanaklarının yukarı doğru gerilmesi ile gülümsediğini anlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP RİTİMLER
Teen FictionBir hayal. Bir an. Bin dokunuş. Bir ölüm. Bir kaçış. Parmak uçlarındaki ritim ona aşacağı okyanusları vadediyordu. Tek bir an kalbinin yerini bulmasını sağlamıştı. Bir dokunuş ona binlerce kirliliği hatırlatıyordu. Parmak uçlarındaki ritim...