Bölüm şarkısı:
Madrigal - Kelebekler"Dans Ederdik Hep Seni Sevdiğim, Şehrin Sokaklarında"
25/10/2017
Bugün sevgilim ağlayan kalbimin kalbine dokunduğunun farkına varışımı anlatacaktım sana. Hani o sürekli bahsettiğim kocaman beş adımı aslında çoktan aştığımı fark edişimi. İmkansız oluşuna öyle çok inadırmıştım ki kendimi kalbine dokunduğumu anlaman zaman almıştı. Zaten iyi şeyler hep zaman almaz mıydı?
Yaz yağmuru birden bire gelir o sımsıcak havayı serinletir ve asla sevmiyorum dediğim ıslak toprak kokusunu etrafa sarardı. Senin ile karşılaşmalarımız ise yaz yağmuru gibiydi. Yangın yeri olan kalbimi saniyeler içinde soğuturdun. Soğuturken hızından hiçbir şey kaybetmezdi, sadece seninle karşılaşmış olmanın verdiği heyecanı yaşıyordu.
Bir süre sonra yaz yağmuruna benzeyen karşılaşmalarımız yetmez olmuştu. Özlüyordum Arden. İnsan hiç yanında olmayan birini özler miydi? Ben özlüyordum. Seni özlüyordum. Özlemime tesadüfi karşılaşmalar yetmiyordu.
Dans eğitimi almaya başladığım zaman sen hiçbir yerde yoktun. Saydığım kırmızı gri kaldırım taşların olduğu sokakta yollarını ise henüz beklemiyordum. Aynı gökyüzüne bakıyorduk lakin farkı hayatlar yaşıyorduk farklı şehirlerde. Seni gördüğüm şehrin sokaklarında yoktun artık ve her gün biraz daha o sokaklara uğrayamayacak kadar uzaklaşıyordun.
İlk önce hafta da bir uğruyordu yaz yağmuru kalbime sonra ise ayda bir, sonra iki ayda bir sonra fark ettim ki yaz yağmuru tam üç yüz almış beş gün uğramamış bana. Bu sayı her gün biraz daha, biraz daha artı. Sonra ikinci kez üç yüz altmış beş gün olmuştu. Yaz yağmurum bana uğramaz olmuştun fakat hala ilk günkü gibi kalbimde yerini koruyordun.
Ben seni biliyordum lakin sen beni bilmiyordun. Ben seni özlüyordum lakin sen bunu da bilmiyordum. Ben, sesini duymak isterdim sen bunu da bilmiyordun. Sana dokunmak isterdim sen bunu da bilmiyordun. Seni severdim hep, seni çok severdim ve sen hiçbir şey bilmediğin gibi bunu da bilmiyordun.
Sonra bir gün Arden hiç ummadığım bir zamanda, hiç ummadığım bir an da seni sevdiğim şehrin sokaklarında gördüm. Şehir bile özlemişti seni ve seni anlatmaktan asla vazgeçmediğim kaldırım taşları bile hiç raslaşmadığınız halde özlemişti. İşte o zaman anlamıştım aslında varoluşumun tek sebebinin sen olduğunu çünkü kalbimi günlerdir, aylardır yaşamadığını seni gördükten sonra göğüs kafesimin kırmak istercesine döven kalbimden anlamıştım. İşte o zaman anlamıştım bundan sonra tesadüfü karşılaşmaların bana yetmeyeceğini.
Üniversite okuduğunu biliyordum. Konservatuvar okumadığınıda biliyordum ama neden okumadığın hakkında da hiçbir fikrim yoktu. İki yıl sonra üniversiteyi bırakıp geldiğinde aslında sadece dans eğitimi almak istediğin için gittiğini karar vermiştim. Aylar sonra seni gördüğümde ise kaderin ben bir şey yapmasam da seni sürekli görmemi sağladığını düşünmüştüm.
Tesadüfü karşılaşmalara kasti karşılaşmalar da eklenmişti. Hem de arsızca yapıyordum bunu çünkü kalbim çoktan yolundan sapmıştı, şaşmıştı, her şeyi sen biliyordu.
Kalbim yolunu sen bilirken, bunun dışında kalanlar hasarlarım vardı. Asla normal bir insan olmamı sağlaymayacak hasarlar. Hesap sormak için ertelediğim gün yüzüne çıkmak için an kollayan hasarlar. Bu yüzden sadece seni düşünmek, seni hissetmek çok mantıklı geliyor da. Seni düşününce kötü şeyleri bastırıyordum sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP RİTİMLER
Fiksi RemajaBir hayal. Bir an. Bin dokunuş. Bir ölüm. Bir kaçış. Parmak uçlarındaki ritim ona aşacağı okyanusları vadediyordu. Tek bir an kalbinin yerini bulmasını sağlamıştı. Bir dokunuş ona binlerce kirliliği hatırlatıyordu. Parmak uçlarındaki ritim...