Pinokyo Patronum

Yeni Başlangıç

✨🍀

Keyifli okumalar..

Akşam abim eve geldikten sonra yemek yemiş ve abim ilgilenmesi gerken dosyalar olduğunu söyleyerek odasına çıkmıştı. Evimiz bir site içerisinde dublexlerden oluşuyordu. Üste katta abim ve benim odalarımız vardı alt katta ise büyük bir salon, mutfak ve bir adet misafir odamız vardı.

Bendeniz ise yeni başladığım biraz ilerlediğim kitabımı okumaya dalmışım. Çalan kapıyla ayağa kalktım ve içimden"bu gidişle bu kitap ilerlemez "diye düşünüp kapıyı açmaya gittim ve açmamla kapı önünde elinde ki kutuyu sallayan bir adet baver abi duruyordu.

Yok arkadaş ben anlamıyorum anlamayacağım ve artık anlamaya da çabalamayacağım bu adamlar hep mi yakışıklı olur. Düşüncelerimi bir kenara bırakıp buyur edeyim bari.

" Ooo baver abi ne zaman döndün, gel hadi" diye içeri davet ettim kendisini, gerçi davete gerek yok ona.

Hala kutuyu sallarken" yermiyiz meyveli pasta "dedi.

" Neyi kutluyoruz bakalım. "dedim kutuyu elime tutuştururken

" Ben asil'i çağırıp geleyim, anlatacağım. " diyip üst kata çıkmaya başladı.Salonda onları beklemeye başladım, aklıma gelen şahane yenge operasyonunu düşündüm onlar gelene kadar, ah abi ah ne zaman fark edeceksin bu kızı, dur belki bugün beş dk geçmemişti ki gelmişlerdi.Onlar koltuklara yerleşirken ben ayağa kalktım.

"bizimkileri de çağıralım onlarsız kutlama olur mu dimi ama baver abi" dedim. Biliyorum biliyor baver abi de Meyra'nın abime olan hislerini.

"tabii çağır hem Mert'i ve Meyra'yı da görmüş olurum hem de iki kere anlatmamış olurum ." Meyra derkenki abime olan bakışını yakalamıştım.

Mert ve Meyra benim canım dostlarım, kötü günlerimizde asla bizi yalnız bırakmayan, sadece iyi gün dostu olamayan insanlardı. Aile olarak da her zaman yanımızda olmuşlardı. Mert'te abim gibi avukatdı. Meyra ise benim gibi mimar zaten Meyra ile aynı üniversitede okumuştuk.

Telefonumu alıp hemen Meyra'yı aramaya başladım. İkinci çalışta açtı
"Meyra canım nasılsın, Mert'i de alıp bize geliyorsunuz tamam mı baver abi de burada ve meyveli pastası da yanında".

" Meyveli pasta mı? Abim be kimin abisi hemen geliyoruz canım." diyip telefonu kapadı deli kız ya...

"Geliyorlar canım abilerim,ben mutfakdayım çaylarımızı ve tabakları hazırlayayım " diyerek yanlarından ayrıldım.

"Baver kardeşim yarın sizin şirkete uğrayacağız Adel ile Cv bırakacak." dedi Asil, Baver Asil'in en yakın arkadaşı, dostu hatta kardeşi olmuştu. Her zaman yanında her konuda destek olmuştu Asil'e. İnşaat Mühendisiydi Baver çalışıp kendi çabalası ile küçük de olsa bir ortaklığı vardı. Dürüst işinde gücünde düzgün bir adamdı.

"Olur kardeşim ne demek, hem Adel'in nasıl ikna ettin hiç umudum yoktu."

"Biliyorsun bu konuda ki düşüncelerini bende ona bunun bir torpil olmadığını başvur alınırsan alınırsın alınmazsan başka yerlere başvurmaya devam edersin dedim."

"Haklısın kardeşim Allah'tan mimarlık bürosu bizden uzak ve alımlarla ne ufak ilgim yok."

"Biliyorum sende Adel'i biliyorsun işte, iş konusunda ki inat ve titizliğini tamam delidoludur ama konu iş olunca akan sular durur."

Konuşmalarını zil sesi ve bir adet "geldimmm" diye bağıran Adel bölmüştü.

Zil sesini duymamla hemen mutfaktan "geldimmm"diye seslenerek kapıya yöneldim."duyduukk"diyen ses Meyra ya aitdi. Kapıyı sıratarak açtım, Meyra ve mert de bana sırıtarak bakıyordu. Meyra nın orman yeşili gözleri hep gülerdi, sonra Mert ile göz göze geldik Allahım nasıl aynı yeşillere sahip olabiliyorlar bendeki de soru yani bunlar ikiz ya..