gevezeler

112 26 5
                                    

Güneşin ilk ışıkları, Avis'in odasının  penceresinden içeri süzülerek Regulus'un yüzüne vurdu. Gözlerini yavaşça açan Regulus, yanında ona sarılıp uyuyan Avis'e baktı ve içten bir gülümseme belirdi yüzünde. O an, onunla geçirdiği her anın kıymetini bir kez daha anladı.

Kapı hafifçe çalındı. "Avis, girebilir miyiz? Müsait misin?" diye sordu Lily Evans, sesinde bir merak tonuyla. Regulus, Avis'i uyandırmamak için sessizce kalktı ve kapıya yöneldi.

Ancak o sırada Sirius Black, kapıyı bir anda açtı ve şaşkınlıkla, "Oha, şunlara bak!" dedi gülerek. Odaya dolan ışıkla, James Potter'ın yüzündeki şaşkınlık ifadesi belirginleşti. "Lily ile yapmak istediğin bu muydu?" dedi arkadaşına, Avis ve Regulus'u göstererek.

James, biraz mahcup bir şekilde gülümsedi ve cevap verdi: "Aslında hayır, ama sanırım Regulus bize iyi bir örnek olmuş." Lily, James'in koluna hafifçe vurdu ve "Sen de her zaman şaka yapmayı biliyorsun," dedi.

Regulus, arkadaşlarının şakalaşmasını izlerken, Avis'in uyanmaya başladığını fark etti. Gözlerini ovuşturan Avis, "Ne oluyor burada?" diye mırıldandı.

Sirius, kıkırdayarak cevap verdi: "Sadece sabahın erken saatlerinde aşkı kutluyoruz, değil mi Regulus?"

Regulus kardeşinin bu söylemine gözlerini devirdi. "Öyle bir şey yok biz arkadaşız" dedi.

Avis, Regulus'un sözlerine hafif bir kıkırdama ile cevap verdi. "Evet, arkadaşız. Ama Sirius'un bu kadar erken gelip bizi uyandırmasına ne demeli?" dedi, gözlerini Sirius'a çevirerek.

Sirius, omuz silkti ve "Hey, ben sadece Lily'nin planını takip ediyordum," dedi, masum bir ifadeyle. Lily ise, "Planım bu değildi, ama sanırım biraz eğlenceli oldu," diyerek güldü.

James, odanın ortasında durdu ve ciddi bir ifadeyle, "Arkadaşlar, aslında buraya sizinle Quidditch antrenmanına gitmek için geldik. Hava harika ve saha boş," dedi.

Regulus ve Avis birbirlerine baktılar ve aynı anda, "Neden olmasın?" dediler. Herkes hızla hazırlanmaya başladı. Regulus, Avis'in elini tuttu ve "Bu, Hogwarts'ta geçirdiğimiz en güzel sabahlardan biri olacak," dedi.

Ve böylece, güneş yavaşça yükselirken, arkadaş grubu Quidditch sahasına doğru yürüdüler. Güneşin altında, sihirli bir gün onları bekliyordu.

Quidditch sahasına vardıklarında, güneş tam anlamıyla yükselmiş ve gökyüzünü altın bir ışıkla doldurmuştu. Regulus ve Avis, sahanın kenarında durup, Hogwarts'ın büyüleyici manzarasını seyrettiler.

"Burada olmak gerçekten harika," dedi Avis, gözlerini kısarak sahaya bakan Regulus'a döndü. "Hogwarts'ta geçirdiğimiz zamanın her saniyesi değerli."

Regulus ona katıldı. "Kesinlikle. Ve bugün burada, en yakın arkadaşlarımızla birlikte olmak, her şeyi daha da özel kılıyor."

Saha kenarında, diğerleri de onlara katıldı. James, Quidditch sopalarını dağıttı ve "Hadi bakalım, gösterin bize bu iş nasıl yapılır!" diye bağırdı. Sirius ve Lily, birbirlerine meydan okurcasına gülümsediler ve hemen süpürgelerine atladılar.

Oyun başladığında, herkesin yüzünde bir heyecan ve mutluluk ifadesi vardı. Quaffle'ı kapmak için birbirleriyle yarışırken, gülmekten ve şakalaşmaktan kendilerini alamıyorlardı. Regulus, Avis'e pas attı ve o da hızla yukarı çıkarak kaleye doğru ilerledi. Bir anlığına, tüm dünya onun etrafında dönmeye başlamış gibi hissetti.

Ve o an, Avis Quaffle'ı kaleye fırlattı ve skoru açtı. "Gol!" diye bağırdı Regulus, Avis'in yanına uçarak onu tebrik etti. "Harika bir atıştı!" "Teşekkürler" Quidditch maçının ardından herkes enerji doluydu. Güneşin sıcak ışıkları altında, Hogwarts'ın yeşil sahalarında oynanan oyun, onlara sihir dünyasının ne kadar canlı ve heyecan verici olduğunu bir kez daha hatırlatmıştı.

"Aklımda bombastik bir şeyler var ama sanırım bu bölümü sadece yazmak için yazdım."

𝐏𝐇𝐀𝐍𝐓𝐎𝐌 ⸻Regulus BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin