4.Bölüm

62 3 0
                                    

"Binlerce belki geçiyor geceden"

Yorgunluktan bitmiş bir halde ,  gecenin soğuğuyla , en az bir saat beni bekleticek olan servisi bekliyordum.

Bugün kafe çok yoğun olmakla beraber tüm işleri ben yapmıştım . Diğer çalışan 3 garson cenaze için gitmişlerdi.

Oflayarak yolu seyrederken yüzümdeki gülümsemeye engel olamadım.

Tam burda üstüme çullanmıştı ruh hastası .

İki gündür onu görememiştim . Okula da gelmiyordu.

Herkes okulu bıraktığını düşünüyordu . Sanırım gerçekten öyleydi .

Kim bu kadar zorbalık ve bir sürü kendisinden nefret eden insanla aynı ortamda olmak ister ki ?

"Güzel isim." duyduğum sesle yanıma baktım.

Yanımda , ayakta dikilmiş bir şekilde, o gün düştüğüm yere bakıyordu.

Yüzünde yine herhangi bir duygu olmasa da , buz gibi bir ifade yoktu.

Burda ne işi vardı ki?

"Anlamadım?" sanırım onla konusurken sesimin titremesine ve kalp atışlarımın hızlanmasına alışıyordum .

"Alen , ışık demek değilmi?" sorusuyla tebessüm etmeden duramadım.

İsmimi biliyordu.Üstelik anlamıyla

"Evet , biraz değişik ama güzel." diyerek cevapladım onu.

"Tıpkı yıldızlar gibi.." dedi ve gökyüzüne bakarak konuştu.

"Neden gecenin 12'sinde burdasın?pek tekin değil gibi." onu izlemeyi kesip , sorusuna cevap verdim.

"Tekin olmayan sendin , sen zarar vermiyosan kimse zarar vermez bence." söylediklerimden pişman olmam salise sürmezken o yine buz gibi haline geri dönmüştü.

Yüzüme bir iki saniye öylece baktıktan sonra bişi demeden gitti.

"Öyle demek istemedim , gerçekten özür dilerim." arkasından hem bağarıp hem koşuyordum.

Dilimin ayarı yoktu ki !

Ben arkasından koşarken bir anda bana dönüp , durmasıyla yeri boylamam bir olmuştu.

Sürekli düşmek zorundamıydım ben!

Kalkmam için elini uzatmıştı.

Sessizce "Saol ben kalkarım." diyerek uzattığı elini tutmadan kendim kalmıştım.

Biraz fazla temastan hoşlanmıyordum.

Bu konuda psikolojik bir destek almamı söyleselerde ben halimden memnundum.

Şimdi tam karşısında, 190'a yakın boyuna , 164 boyumun vermiş olduğu fark yüzünden kafamı kaldırarak yüzüne bakmak zorundaydım.

Üzgün ve mahcup bir ifaedeyle konuştum. "Gerçekten öyle söylemek istemedim."

Bomboş baktı yüzüme sadece..

"Birşey söylemiycek misin?" diye sordum meraklı ve çekingen sesimle.

Bıkkın bir şekilde derin bir nefes aldı.

"Sen , onlar , Demir , herne sikimse , hiçbirinizin hakkımda ne söylediği yada ne demek istediği inan hiç umrumda değil . O yüzden sende benden uzak dur. Sürekli peşimdesin , Gamze yetmedi senmi çıktın şimdi? " sesinde herhangi bir öfke yoktu .

Sadece çok acımasızcaydı.

"Peki , Bundan sonra emin olabilirsin uzak durucağıma , iyi geceler." sesimin güçlü ve kendinden emin çıkmasına şükretmiştim.

SEVGİLİ KÜÇÜK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin