6.Bölüm

42 3 6
                                    

Anlamıyor musun?
Gökyüzü güneş olsa
Sensiz karanlıktayım..

                      Ümit Yaşar Oğuzcan

Okuduğum şiirle tebessüm ettim. Hep şiirlerde ki gibi sevilmek isterdim. Nedense şairler hep en güzel sevenlerdir gibi gelirdi bana.

Kim bilir belki doğrudur. Güzel seven her insan aslında birer şairdir bence. İçlerindeki masum aşkın kelimelere dökülmüş halidir bence şiir.

Kitabımı çantama koyup saate baktım. Cafe bir hafta tadilat nedeniyle kapalıydı. İşe gitme derdimin olmaması beni bir nebze rahatlamıştı. Son dersimi de verip eve gitmek istiyordum.

Sınıfta çok fazla insan yoktu dersin başlamasına biraz erken gelmiştim.

En arka sıraya oturup notlarıma göz geçirmeye başladım. Çoğu kişi sınıfta benden not almak için yanıma gelirdi. Başlarda verirdim. Ama insanların bunu kullandığını düşündükten sonra not vermeyi de bırakmıştım.

Bu yüzden sınıftakilerle aram pek de iyi değildi.

"Biraz konuşabilir miyiz?" Demir'in sesiyle kafamı kaldırdım. Ondan hiç beklemediğim bir şekilde ciddi bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.

"Konu neydi?" diye sormamla saatine bakıp konuştu.

"Dersin başlamasına henüz yarım saat kadar var. Dışarıda konuşalım mı?"

Onaylayıp ayağa kalktım.Hava bugün serindi. Ellerimle kollarımı ısıtmaya çalısıyordum. Ceketim sınıfta kalmıştı.

"İstersen ceketimi verebilirim . Hayatında her zaman centilmen bir Demir göremezssin haberin olsun." alayla söylediği şeylere yan bir gülümseme bıraktım.

"Teşekkür ederim. Centilmen Demir'e ihtiyacım yok gibi görünüyor." omuz silkip okulun en kenarındaki ağacın altında olan banka oturdu.

"Otursana."

Bir şey demeyip bende oturdum.
"Ee ne konusucaz?"

Yüzü tekrar ciddiliğini korurken konuştu.

"Tugay'ın yalanlarına inanma Alen. O gerçekten tehlikeli . Sana tam olarak ne anlattı inan bilmiyorum ama yalan söylüyor."

Kalbimin ritminin hızlanmasıyla kendime içimden bir küfür savurdum. İsmini duymak bile beni heyecanlandırıyordu.

"Bu konu hakkında seninle konuşmuştuk Demir. Seni ilgilendirmez. Ayrıca zaten onunla bir bağlantımda yok artık." Şaşkınca bana baktı.

"Bir şey mi yaptı sana ? Bak Alen beni bir zorba olarak görebilirsin ama gerçekten şu an sana iyi niyetle yaklaşıyorum o çok tehlikeli."

"Daha fazla bu konu hakkında konuşmak istemiyorum. Lütfen sende bana artık Tugay'dan bahsetme. Teşekkür ederim uyardığın için ama zaten onunla bir alakam yok benim şimdi izninle derse gitmem lazım." Bir şey demesine müsade etmeden sınıfa yol aldım.

O gün onu Gamze'yle gördükten sonra hiç konusmamıştık. Okulda bir kaç kere göz göze gelsek de hızla gözlerimi kaçırmıştım. Bir kaç kere peşimden geldiğini görmüştüm. Konuşmaya çalışıyordu ama konuşmak istemiyordum.

Büyük ihtimalle bana bu tavrımın sebebini sorucaktı ve ben hiçbir şey diyemiyecektim.

Ne hakkım vardı ki ben neydim onun için de hesap sorup ona kırılabilecektim.

Gamze de bu süre de okula hiç gelmemişti.

Nazlı annesinin safra kesesi taşı ameliyatı nedeniyle bir haftadır yoktu. Yarın gelicekti . Emre de kendine yeni takılıcağı bir kız yapıp benimle pek konuşmuyordu.

SEVGİLİ KÜÇÜK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin