"haklıymış. Gerçekten benim gibi neşeli ve tatlı birisin Lix." Dedikten sonra sanki bir hata yapmış gibi gözlerini kocaman yaparak bana baktı jia.
"Ah sana Lix desem sorun olmaz değil mi?" Diye sordu hemen ardından.
"Tabi ki sorun olmaz." Dedim gülümseyerek.
Memnun bir şekilde kafasını aşağı yukarı iki kez salladı.
İlerleyen saatlerde jia yı ve ji-ho yu daha iyi tanımamla beraber, hyunjin in kirli geçmişini de öğrenmiş oldum. Mesela eskiden yaşadığı sinir krizleri sonucu birkaç kişiyi öldürdüğünü ve ji-ho nun onun bütün suçlarını örttüğünü. Bunlara karşı ağzım resmen açık kalmıştı. Jia da bunların bütün hepsini daha yeni duyuyor olmalıydı ki o da benimle aynı tepkileri veriyor sevgilisinin bir suç ortağı olma şokunu atlatmaya çalışıyordu.
"Sen bir sinir hastası mısın?"
"Takılman gereken konu bu olmamalıydı sanki." Diyerek bana cevap verdi ji-ho.
Onun duymuyor gibi aynı ifadelerle hyunjin e bakmaya devam ettim. O da en sonunda bana olması gerektiği gibi bir cevap verdi.
"Evet. Bir sinir hastasıyım. İlaç kullanıyorum." Dedi cebinden çıkardığı birkaç ilacı bana göstererek. Ağzım aynı şekilde açık kalmaya devam ederken hyunjin bana yavaşça yaklaştı ve çenemi yukarı doğru itip ağzımı kapattı. Daha sonra dudağıma bir öpücük bıraktı.
"Merak etme eskisi gibi değilim. Eskiden kullandığım ilaçları görseydin bu tepkinin on katını verirsin hatta belki de bayılırdın."
Sakinleşmeye çalışarak başımı olumlu anlamda yavaşça salladım. Ji-ho jia ile ikimize sakinleşmemiz için birer bardak su getirmişti. Biz sularımızı yavaşça içerken onlar bize geçmişini ve kendilerini anlatıyordu.
"Ji-ho ile neredeyse 10 yıldır arkadaşız."
"11 yıldır." Diyerek sakin bir şekilde düzeltti hyunjin i ji-ho.
"Eskiden çeşitli suçlara karışmış olsakta şuan böyle birşey yapmıyoruz. O yüzden ikinizin de korkmasına gerek yok."
Hyunjin konuşurken ji-ho bazı yerlerde kafasını sallayarak onaylıyordu onu. Pek konuşkan olmadığı baya belliydi.
"Tek kötü alışkanlığımız bazen bara gidip zil zurna sahroş olana kadar içmeyi sevmemiz."
"2 yıllık ilişkimizde bunu bilmiyor olmam çok da normal değil sanki ji-ho" dedi sert bir tavırla jia ve ji-ho nun boğazını temizlemesine neden oldu.
"Küçük ayrıntılara takılmayalım lütfen." Diyerek kestirip attı ji-ho. Jia ise vazgeçmiş gibi değildi. Sanki her an ji-ho nun üstüne atlayabilir gibi duruyordu. Evlerine gidince ise bunu yapacağına eminim.
Ji-ho, jia, hyunjin ve ben neredeyse saatler boyunca sohbet ettik. Hava kararmıştı. Saat epey geç olmuştu. Jia koltukta uyuyakalınca ji-ho ayaklandı.
"Biz gitsek iyi olacak gibi." Diyerek jia yı gösterdi.
Hyunjin anlayışla başını salladı. Ji-ho ise tekrar bana döndü.
Gülümseyerek " tanıştığımıza memnun oldum Felix."
"Bende öyle." Onun bana yaptığı gibi gülümseyerek cevap verdim.
Hyunjin ile de vedalaştıktan sonra jia yıl kucağına alarak evden çıktı.
Hyunjin tekrar yanıma döndüğünde, bu saate kadar zorla açık tuttuğum gözlerim kapanıyordu. En son hissettiğim şeyler, belimi sararak beni kucağına alan kollar ve boynuma bırakılan küçük iki öpücüktü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
engel evliliği //hyunlix//
Teen FictionUYARI:ilk ficimdir ben yazmamışım gibi okuyun yada direkt okumayın. İçinde bolca gurur yoksunluğu bulunur. yürüyemeyen 20 yaşındaki Lee Felix'in babasının şirketinin batmaması için 23 yaşındaki magazin sayfalarının göz bebeği olan çapkın model hwang...