Yine polisler, yine ben. Allah kahretsin o hırsızı! Neden ben? Yani o kadar ev var çoğu insan işte bide boş ev var hemde bir sürü ama sen gel benim evimi soy! Kasayı açamayınca kasayı söküp götürmüşler..."Üzülme hyung bulucaz o hırsızı" Han tatlı tatlı bunları söylerken Minho anırıyordu.
Evin soyulduğunu görünce polisleri ve çocukları aramıştım keşke sadece polisi arasaydım. Minho buraya gelene kadar kahkaha atmış ve bana bakarak ciddi durmaya çalışıyordu ama ciddi olamıyordu.
Polisler o hırsızları bulacaklarını söylemişlerdi fakat hâlâ bir haber yoktu. Özel eşyalarımı almış Han, Minho ve Felix 'in birlikte yaşadığı eve gelmiştik. Oturma odasında oturmuş ben ağlarken hyunglar kahve içiyordu.
Jisung ve felix kahvelerini yudumlarken beni teselli ediyor, Minho kahve içerken Aklına geliyor olacak ki tekrar gülme krizine giriyordu hatta bir kere boğuluyordu ama boğulurken bile gülüyordu.
Kolumun altında olan yastığı alıp Minhoya fırlattım.
"Yeter be yeter! Arkadaşının kafası yarılmış üstüne üstlük evi soyulmuş ve sen hâlâ gülüyorsun!" Minho tabi ki beni ciddiye almadı ve gülmeye devam etti. O güldükçe ben ağladım.
"Jisung söyle şu kocana gülmeyi kessin!" Jisung kafasını sallayıp Minho'nun kafasını tutup dudağını öptü. Minho hemen ciddileşip Jisung 'u kucağına aldı.
" Allah'ın doyumsuzları gidin ne yapacaksanız odanızda yapın delirtmeyin beni!" Minho bana dil çıkarıp jisung ile birlikte merdivenlere ilerledi. Hah sabaha kadar bunların inlemelerini çekeceğiz birde.
"Evime mi gitsem felix?" Felix kahkaha atıp bana döndü.
" Ben alıştım sende alış" nee
" Bunlar sabah akşam böyle mi?"
"Maalesef biri birini öpünce hemen yatak odası" ebenin şeyi yani. Midem bulandı valla.
"Felix ben ne yapacağım? Ev de gitti. Allah belasını versin o hırsızın!" Diyerek tekrar ağlamaya başladım. Felix yanıma gelip elini başıma koyup masaj yapmaya başladı.
"Üzülme hyung rahatla ve uyu yarın bakarız o pis hırsızın icabına oke?" Kafamı salladım ve başıma yapılan beleş masaj ile rahatlamaya çalıştım.
"Sağ ol hyung" felix ellerini başımdan çekerek elimden tutu ve ayağa kaldırdı. Odama ilerledim ve yatağa yatıp uyudum.
♡
Sabah lanet Minho'nun sesi ile gözümü açmıştım.
"Lan evi soyulmuş kalk kahvaltı yapacağız." Ben bu çocuğu çok pis döverdimde dua etsin arada Jisung var.
"Kes sesini!" Minho gülerek odamdan çıktı. Bende yataktan kalkıp odamda olan Banyoya girdim. Tuvaletimi yaptım, elimi yüzümü yıkadım ve kurulayıp banyodan çıktım. Üstümü değiştirmeden pijamalarım ile aşağıya indim. Minho beni görünce tam gülmeye başlayacaktı ki jisung ona öldürücü sandığı ama öldürücü olmayan bakışlarını attı. Minho bu tatlılığa dayanamamış olmalı ki gidip jisung'u öptü. Keşke bu hallere düşmeseydim.
Ne günah işledim ki? Bu Akıl hastanesine yatırılmışların evine geldim? Sokakta kalmak daha cazip geliyor.
"Günaydın" dedim herkese bakarken.
Minho beni görmezden gelirken Felix ve jisung "günaydın seung" demişlerdi. Kahvaltıyı hazırlamışlardı Allah'tan. Neyse ya iyi tarafından düşünelim birde mesela kahvaltıyı ben hazırlamıyorum ve artık duvarlarla yada kağıtlarla konuşmuyorum.Kahvaltı masasına oturmuş yemek gömerken Minho konuştu.
"Eee seungmin hyung?" Ne diyo bu mal gene?
" Nee?"
" Gece iyi uyudun mu?" De siktir salağa bak sabaha kadar inleme seslerini dinledik amk bu diyo ' iyi uyudun mu' tersimde zaten çakıcam ben buna.
" Evet çok güzel uyudum sen ve jisung'un inleme sesleri ile uyumamak mümkün mü?" Minho ve jisung kıp kırmızı olurken Felix buna gülüyordu.
" Seung!" Diyerek bana utangaç bir şekilde kızan jisung'u umursamadan kahvaltımı yapmaya devam ettim.
" Neyse en azından evim ve sevgilim var" diyerek beni kıskandırmaya çalışan Minho'ya kaşlarımı çattım ve yeniden kahvaltı yapmaya başladım.
" Seung diyorum ki bence bu hırsızı biz bulalım baksana polisler hâlâ bulamadı." Felix'in saçma sapan konuşması ile kafamı ona çevirdim
"Yavrum sen mal mısın? Hırsızı tanıyor muyuz biz? Yok tanımıyoruz. Eee bu malı biz nasıl bulucaz? Aklında bir fikir varsa söylede bilelim"
"Apartmanda kamera sistemi yok mu olm? Var. Ee gidip bakalım belki görürüz." Harbi salak bu çocuk.
"Polisler baktı ya felix. Hani polislerle birlikte biz de baktık ya felix." Felix kafasını salladı ve tekrar kahvaltısına döndü.
" Ee jisung bebek ne zaman doğuyor?" Jisung 5 aylık hamileydi ama ona rağmen sevişip duruyorlardı. Doktor bir sorun olmayacağını söylemiş.
"4 ayımız kaldı seung" kafamı anladım anlamında salladım.
Aklımda minsung'un bebeği yoktu ndnxjdndjdjdn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastasıyız Dede / Chanmin
Fanfiction"çok fena hasta olmuşsunuz bay Bang Ağır ilaç yazıyorum- Bay bang beni dinliyor musunuz?" "Off! Doktor boş ver ya geç kucağıma yatakta hallederiz. Hem bende direkt iyileşirim."