Malfoy Ailesi ve Alışveriş

15 1 0
                                    

"Septimus Brutus Malfoy! Draco Lucius Malfoy, hazırlanın. Kime diyorum ben!" Narcissa Malfoy aka. Black evde çocuklara laf dinletmek için kendini yırtıyordu. Hogwarts'ın açılmasına az kalmıştı ve Narcissa çocuklarının her şeyin en iyisine sahip olmasını istiyordu. Lucius ise sütlü çayını içerken bıyık altından sırıtıyordu. Kendi çocukluğu aklına geldiğinde güldü. Narcissa ona döndü ve gülümsedi.

"Ah, Cissy. Bazen keşke her şey daha farklı olsaydı diyorum." Narcissa kafasını Lucius'un omzuna koydu.

"Hayattaki en büyük pişmanlıklarımdan biri o iğrenç adama katılıp çocuklarımın hayatını mahvetmekti. Çok üzgünüm." dedi Lucius bariz bir üzüntüyle.

"Lucy, o iğrenç adam umurumda değil. Ayrıca ikimizin de başka şansı yoktu."

"Ya çocuklar? Büyüyünce..."

"Bir yolunu bulacağız. Septimus da Draco da her yönden özel ve güçlü çocuklar, bunu sen de biliyorsun Lucius. Onlar kendilerini kurtarmak için bir yol bulurlar."

"Yüzyıllar önce Lord Septimus'un yaptığı fedakarlık olmasaydı..."

"Lord Septimus'a minnettarım."

"Zaman ne çabuk geçiyor."

"Biz hazırız!" diye bir ses yükseldi uzaktan. Cissy ve Lucy gülümsedi ve kapıya doğru gittiler.

"Cisimlenecek miyiz?"

"Evet." diye cevap verdi Lucius. Narcissa Draco'yu, Lucius Septimus'u tuttu ve hep birlikte Diagon Alley'e gittiler.

"Çocuklar siz hayvan dükkanına girip kendinize hayvanlarınızı seçin, biz de diğer eşyalarınızı alalım. Okul cübbelerinizi özel terzi dikiyor zaten."

"Tamam anne." dedi Septimus ve Draco'ya bir göz işareti yaptı. Beraber hayvan dükkanına ilerlediler. Septimus bir tıslama sesi duydu ve arkaya doğru ilerledi. O sırada birinin onu izlediğini hissetti. Yıldızlı bir gece gibi karanlık ama bir o kadar da parlak, daha önce hiç görmediği renkte bir çift göz ona bakıyordu. Septimus ürperdi. Gözlerini kırptığında kadın gitmişti. Septimus yılana yaklaştı. Alev kırmızısı rengi, yıldızlı ama karanlık bir göz küresi ve masmavi bir irisi vardı. Niyeyse kendini burada daha rahat hissediyordu. Karanlık doğduğundan beri ona iyi geliyordu. Aniden yılan dişlerini Septimus'a sapladı ve Septimus'un cübbesinin içine saklandı. Septimus'un son gördüğü şey annesinin korkuyla ona doğru koşmasıydı.

...

"Kardeşim iyi olacak mı?"

"O iyi mi?"

"Malfoylar buna nasıl izin verdi?"

"Lucius?"

"Baba?"

"Lucius!"

"Baba!"

"Lord Malfoy bu konuda ne yapacak?"

"Sessizlik! Bu konuda gazetecilerle konuşmayacağım! Draco, kardeşin iyi olacak! Ve Narcissa! Ne oldu tanrılar aşkına!?"

"Septimus gözlerini açıyor." Lucius ve Draco içeri koştu ve kapıyı kilitlediler.

Septimus yavaşça gözlerini açtı ve gözüne giren ışık miktarıyla gözlerini inleyerek kapadı.

"Çok fazla ışık..." dedi hâlsiz bir sesle. Aniden oda karardı. Gölgeler ona bir engel oluşturdu ve ışığı kestiler. Septimus gözlerindeki baskının azaldığını hissedince yavaşça gözlerini açtı ve rahat bir nefes aldı. Lucius ve Narcissa birbirlerine baktılar ve başlarını aynı anda evet anlamında salladılar.

Karanlık DiyarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin