Önümdeki binaya baktım. Gözlerim dolmuştu. Elim tersi ile sildim. Doğmadığım ama iyileştiğim yer.. Yetimhane.
Bahçede oynayan çocuklara gülerek baktım. Müdüre Hanım'ın odasına giderken etrafa baktım. Buraya daha önce bir kere gelmiştim.
Her ay farklı bir yetimhaneye bağış yapıyorum...
Odanın önüne gelince kapıyı tıklatıp içeri girdim. Müdüre Hanım'ın uzattığı elini sıkıp dolu gözlerime rağmen gülümsedim ve karşısındaki kanepeye oturdum.
"Hoşgeldiniz, nasılsınız İklim Hanım?"
"Teşekkür ederim, iyiyim, siz nasılsınız Sultan Hanım?"
"Teşekkürler bende iyiyim. İklim Hanım biz sizin bu saatte geleceğinizi bilmiyorduk. Turan Beyde bugün gelecekti. O da biraz önce geldi. Saatleriniz çakıştı.."
Mahcup duruyordu.
"Önemli değil Sultan Hanım. Bu bağış parası."
Diyerek parayı önüne uzattım ve ayaklandım samimi görünmeye çalışarak ellerimi iki yana açtım.
"Eee hadi gidelim."
Birlikte yürüyerek konuşarak odaya gelmiştik. Arkası dönük bir adam ve etrafında çocuklar.. Kapının açılması ile herkes bize dönmüştü. İki kişi hariç o adam ve bir kız çocuğu. Kız çocuğu bir anda ayaklanıp adamın boynuna atladı adam kızı kucaklayıp ayağa kalktı ve bize doğru döndü.
Esmer asker traşı saçları, buğday teni, uzaktan belli olmayan gözleri, yapılı vücudu, 1.80-1.90 arası boyu..
Sultan Hanıma dönüp başımı salladım ve odadan çıktı. Sarışın bir kız bacağıma yapmıştı ve aşağıdan bana masum masum bakıyordu. Uzun zaman sonra ilk defa birine içten gülerek baktım.
Turan kucağındaki kız ile yanıma geldi ve tek elini bana doğru uzattı. Elini sıktım.
Açık kahve gözleri.
"Merhaba, Turan ben."
"Merhaba. İklim."
Diyerek yere oturdum. O da karşıma oturdu.
"Turan Bey? Oje sürmeyi biliyor musunuz?"
"Hayır, neden?"
"Hiç öyle sorasım geldi." diyerek çantamdaki ojeleri yan tarafıma dizmeye başladım. Gülerek yüksek sesle konuştum.
"EEEE KIZLAR İLK KİME OJE SÜRÜYORUZ?"
Herkes sevinçle koşuştururken en yakınımda olan Turan'ın kucağındaki kız geldi.
"Adın ne prenses?"
"Şerda."
"İklim bende memnun oldum."
Diyerek iki yanağını öptüm. Keyifle bana bakarken bende yüzümden düşmeyen gülümsememle ona döndüm. Cebimden onlar için hazırladığım paranın ona düşenini gizlice verdim ve neşeyle konuştum.
"Eee hangi renk olsun? Seç bakalım."
"Bilemedim kiii. Hangi renk daha güzel olur sence İklim ablaaaa?"
"Bak şu ikisi sana çok güzel olabilir." diyerek parmağımla gösterdim hemen kapıp arkasına dönerek Turan'a uzattı.
"Turaaannn abiii, hangisi daha güzel olur banaa."
"Şu daha güzel olabilir fıstığım." diyerek sağdakini gösterdi. Şerda ojeyi daha da uzatabilirmiş gibi uzattı.
"Bu muuğ?"
![](https://img.wattpad.com/cover/308432825-288-k325335.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çardak Acıları
Ficção AdolescenteÇardak acıları? Çardak acıları ne demek? Acının derinliğini hissedebilir misin? İklim 4 yaşında annesini kayıp edip, babasından 14 yaşına kadar şiddet görüp yetimhaneye gitmesi.. Kendi ayaklarının üzerinde duracak kadar güçlenmesi? Bir anda hayatın...