02022023★
"Dün akşam ansiklopedileri dizme görevini neden yapmadın?"
Bakışalrı istemsizce cevabını tıpkı karşsındaki gibi bekleyen bedene çevirdiğinde konuşmuştu.
"Merdivenlerden yuvarlandım."
Bakışlarını tekrardan önünde döndüğünde kütüphane kulübü başkanının kollarına aniden bıraktığı ansiklopedilerle acı içinde sarsıldığında dişlerini sıkarak gülümsemiş ve bedenini dikleştirmişti.
"Merdivenler sağlam geçirmiş gözüne."
Kafasıyla onaylamıştı karşısındaki bedeni.
"Acımadılar maalesef güzel yüzüme."
"Kulüpten atılırsan eğer sıralamada hiç yararına olmaz biliyorsun değil mi?"
Tehditlerden yeterince bıkmıştı. Öyle alışmıştı ki notlarıyla gözünün korkutulmasına artık tepki bile veremiyordu. Sabırlı biri değildi. Kolları arasındaki ağır ansiklopedileri aniden bıraktığında karşsındaki korkarak gerilemişti.
"Pardon. Elimden kaydılar."
"Choi Chanhee!"
"Bana sesini yükseltme."
Oldukça net çıkmıştı sesi. Bıkmış bir edayla bakşmıştı karşısındaki bedene. Belkide yapmaktan keyif aldığı nadir şeylerin arasında kitaplar vardı. Aptal kulüp başkanına sabretmesinin tek nedeni buydu fakat bir anlamının kalmadığını anlamak uzun sürmemişti.
"Yalan söylemiyor. Düştüğünü gördüm."
Juyeon'un yalanına ortak olacağını aklının ucundan bile geçirmemişti. Fakat işine gelen hiçbir şeyi geri çeviren bir tip değildi. Zaten alışık olduğu ağrıları artık etkisini azaltsada numara yapmak zor olmamıştı.
"Gördün mü? Bu şekilde bana zorbalık ettiğin için seni şikayet edebilirim. Tanığım bile var."
Morarmış kollarını saklama gereği duymadan gün yüzüne çıkardığında karşsındakinin ve Juyeon'un şaşkınlığının geçmesini beklemeden devam etmişti.
"Bu haldeki kollarla onca ağırlığı kaldıramam üzgünüm. Revirden izin alacağım. İdare edersin."
Okul ceketinin kollarını geri indirdiğinde daha fazla durmak istemediği ortamdan ayrılmıştı hızla.
Uyumak istiyordu deli gibi. Deliksiz bir uyku istiyordu.Revirin yolunu tutmuştu söylediği gibi. Uğrak mekanı olduğundan yabancılık çekmezdi revir hekimi. Durumuna alışık olsada normal insanlar için hastaneye yatırmalık bir vücuda sahipti.
"Chanhee."
Juyeon'du seslenen. Sakince dönmüştü kendisine yetişmek için koşan ve nefes nefese kalmış olan bedene.
"Sen gerçekten iyi misin?"
"Benden iyisini bulamazsın."
Ciddiydi cevabında. Narsistin teki olduğu söylenirdi hep. Bunu kabul edip etmediği meçhul olsada görünüşü konusunda titiz olduğu bir gerçekti.
Güzel bir yüzü bakımlı saçları vardı. Pembeleri öyle tersti ki kişiliğine...
"Ben ciddiyim. Bunlar normal morluklar değil."
"Bende öyleyim. Fena dayak yediğimi söyleyen sendin. Ne bekliyordun ki?"
Herhangi bir cevap beklemeden omzuyla kapısını açtığı revire girdiğinde Juyeon'da eşlik etmişti ona.
İyi olduğuna emin olmak istesede Chanhee boş bulduğu muayene yataklarından birine uzanmış ve uyku moduna geçmişti."Canın yanmıyor mu?"
"Bir kaç saat uyursam dünyanın en mükemmel insanı olarak uyanabilirmişim. Öyle duydum."
Juyeon istemeden gülmüştü Chanhee'den beklemediği cümleyle.
"Keşke bende uyuyabilsem."
İçtenlikle kurduğu cümleyle karşı Chanhee sessiz kalmıştı. Aynı şeyi geçiriyordu içinden. Herzaman uykusu vardı ikisininde. Fakat çok zordu uyumak.
Hergünün sonunda, insanlar sıcak evlerinin lambalarını söndürüp uykuya daldıklarında Chanhee ve Juyeon aynı cümleyi kurardı birbirlerinden habersizce.
"Keşke uyuyabilsem."
★
02022023
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Two Sleepy People / junew
Fanfictionşafak sökerken yan yana duran iki uykulu insan, birbirlerine iyi geceler demek için fazla aşık olan.