22. Bölüm

1.1K 19 0
                                    

Uzun bir aradan sonra tekrar beraberiz

Yıldızlara basmayı unutmayalım

Okunma ve oy sayımız arasında uçurum var çünkü

Kısa ama tutkulu öpüşmemizi bölünen telefon sesiyle ayrıldık. Komodinin üzerinde duran telefonunu açıp kulağına götürdü. Bir kaç dakika karşı tarafı dinledikten sonra telefonu kapatıp yataktan çıktı. Bende çıkıp arkasında ilerlemeye başladım.

" Kötü bir şey mi oldu?" dedim tedirgin bir şekilde. Çünkü o telefon konuşmasından sonra morali epey bozulmuştu.
Yatak odasının kapısından çıkmadan önce bana dönüp.

" Önemli bir şey yok. İş ile ilgili bir sorun çıkmış. Gidip halletmem gerekiyor." dedikten sonra tekrar arkasını dönüp odadan çıktı. Muhtemelen salonda bıraktığı elbiselerini giyinmeye gitti.

Bana önemli bir şey olmadığını söylesede, bence önemli bir şey oldu.
Durmura uğramış gibiydi. Korktuğum şey olmamış olmasını dilerim. Aksi takdirde her şey daha da çıkmaza sürüklenir.
Odadın içinde gezmeye bir son verip bende odadan çıktım. Küçük adımlarla salona vardığımda koltuğa bıraktığı arabanın anahtarını ve telefonunu alıyordu. Oldukta düşünceli görünüyordu. Kapının eşiğinde dikilmeye son verip içeriye girdim. Yine küçük adımlarla ona yaklaşıp arkadan sarıldım.

" Benden kaçmak için bahane uyduruyorsun umarım" dedim neşeli çıkarmaya gayret ettiğim sesimle.

" Sana deli olduğumu biliyorsun. Ve gerçekten gitmek zorundayım." dedikten sonra bana döndü. Gözlerinde garip bir ifade vardı. Ruhumun derinliklerine korku bırakan cinsten.
Saçarımım üstüne küçük bir öpücük kondurup geri çekildi.

" En kısa sürede geri dönecem. "dedikten sonra dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu bu  seferde. Sonra da bende uzaklaştı.

" Tamam seni bekliyor olacağım "dedim buram buram şehvet kokan sesimle.

" Ne olursa olsun sana döneceğim sakın unutma "dedi iç çeker gibi.

Aramızda ki mesafeyi kapatıp ona sarıldım. Nedenini bilmediğim bir şekilde ondan ayrılmak istemiyorum bu gün. Kokusunu içime çekip boynuna sayısız öpücükler bıraktım.
Ona karşı içimde çok güçlü bir duygu var. Adını henüz bilmesemde. Ondan ayrılacağım zaman gelmeden önce ona doymak istiyorum. Fakat bu imkansız görünüyor. Onunla ne kadar çok zaman geçirirsem o kadar kopamıyorum. Ve benim sonum olmasından çok korkuyorum. Belki de  bunların hepsi sadece sabah gördüğüm o rüyanın etkisinden oluyor.

Oysa ben yıılardı yapayalnız bir kadınım. Her şeyi kendi başına haletmiş. Bu günlere kendisi ilen gelen biriyim. Birine bu kadar bağlanmak akıl karı değil farkındayım.

Ondan ayrılıp gözlerinin içine baktım.

" Unutmam bu dediğini" dedikten sonra bir kaç adım geriye gittim.
" Sen geç kalmadan gitt artık" diye bittirdim. Kolunda ki saate bakıp. "Biraz da kalırsam geç kalacam." dedi telaşlı bir sesle.

" İşim biter bitmez seninleyim" dedikten sonra hızlı adımlarla salondan çıktı.

" Bekliyorum" dedim arkasıdından yüksek sesle. Sonra kapının açılıp kapanma sesi sesi geldi. Bende koltuklardan birine attım kendimi.
Başım çalıyordu. Parmaklarımla masaj yapmaya başladım. Bu gün oldukça kötü geçeceği benziyordu. Önce gördüğüm o rüya sonra Ayaz 'İn garip tavrı. İlk kez yakalanmaktan korktuğum bir şey yaptım.

Ve korkarım ki bu hata bana çok pahalıya mal olacak.
Koltuktan kalkıp tekrar yatak odasına girdim. Kıyafet dolabımı kapaklarını açıp içinden siyah tulumumu çıkardım. En alt bölmede ki iç çamaşırlarımı aldıktan sonra kapağını kaptım.

Küçük adımlarla odadan çıkıp sol taraftaki banyoya girdim. Üzerinde li kıyafetlerden kurtulup duşa girdim. Ilık suyla kısa bir düş aldıktan sonra kırık beyaz renginde ki bornozumu giyinip aynanın karşısına geçtim.
Bu gün içimde garip bir his vardı.
İlk kez kendimi çok yalnız hissediyorum. Bu gün sebepsizce kendi kendime içerlenip duruyorum. Aynada kendimi görmek bana iyi gelmediğine karar verip oradan ayrıldım. Yine küçük adımlarla banyonun içinde ilerledim kenara koyduğum kıyafetlerimi alıp hızlı bir şekilde giyindim. Saçlarımıda saç  kurutma makinesi ile hızlı bir şekilde kurutuktan sonra banyodan çıktım. Odama geri döndükten sonra makyaj masamın yanıma ilerledim. Masada duran beyaz tarağımı alıp saçlarımı taramaya başladım.

Tarama işi bittikten sonra tarağı yerine koydum ve saçlarımı serbest bıraktım. Yüzüme de nemlendirici krem sürdükten sonra yatak odamdan çıkıp. Salona girdim. Canım eğey sıkındı fakat bu aç olmama mani değil. Koltuğun üzerinde duran çantamı alıp küçük adımlarla salondan çıktım. Ayakabılıkta duran ayakkabılarımı giyindikten sonra kapıyı kilitleyip merdivenlerden birer birer inmeye başladım. Kendi evime gitmek istiyorum artık. Tek gerçek hissettiğim yere gitmek istiyorum.

Kısa bir süre sonra apartmanın otoparkında duran arabama binip kalabalık caddeye karıştım. Yol boyunca insanlarla dolu dolu yolara baktım. Anılarla dolu caddeleri arkamda bırakıp evime vardım sonunda. Merdivenlerden birer birer çıkıp kapıya vardım. Çantamda duran anahtarı alıp kapıyı açtım. Ayakkabılarımı çıkardıktan sonra içeriye girip kapıyı arkamdan kapattım. Anahtarı tekrar çantama koyup doğruca yatak odama geçtim. Yatağın üzerine fırlatım çantamı. Üzerimde ki tulumu beni oldukça sıktığı için  doğruca kıyafet dolabımın  yanına gittiğim. Kulpundan tutup açtığım gibi içinde göz gezdirmeye başladım. Kıyafetleri ellerimle karıştırıp siyah deri mini eteğimi çıkardım. Üzerinede beyaz crop çıkardım. Üzerimde ki rahatsız edici tulumdan kurtuldum. Aynada kendime baktığımda oldukça iyi görünüyordum.

Makyaj masamın önüne gelip yüz hatlarımı belli edecek koyu bir makyaj yaptım. En son olarak kırmızı rujumu da sürdükten sonra  saçlarımıda maşa yardımıyla hafif dalgalı yapmıştım. Artık tamamen hazırdım. Ayaz 'a sürpriz yapmak bahanesiyle yanına gidecem. Bu gün Bi şeyler oldu ve o bunu benden sakladı. Sabahtan beri aklımı kurcalıyor o tavrı. Benim onun yanına gelme maksadımı öğrenmiş olması beni korkutuyor. Gerçi öğrenseydi  bu kadar sakin karşılamazdı. Belki de sadece ben kuruyorum kafamda hiç bir şey öğrendiği yok. Gerçektende sorun iş ile ilgili. Neyse artık bunları unutsam iyi olacak

Yatak odamdan çıkıp koridoruda geçtikten sonra mutfağa geldim. Kendim için Tost hazırladım. Sonra meyve suyumuda alıp pencerenin yanında olan yemek masasına geçtim. Sandalyelerin birinin çekip oturdum. Meyve suyundan küçük bir yudum alıp telefonumu elime aldım. Bir kaç mesaj ve arama vardı. Dikkatimi çeken o mesajdan sonra. Ortağımı arayıp kulağıma götürdüm. O aramaya başlarken. Bende tostun küçük bir ısık aldım. Telefon ikinci çalışınca açıldı.

" Ortak işler çok iyi gidiyor" dedim keyfi bir şekilde.

" Hemde nasıl bilsen. Çok çok az kaldı uçuyoruz buralardan" dedi neredeyse bağırarak. Sesinde ki mutlukuk çok benide mutlu etti.

" O kadar az kaldı öyle mi?" dedim düşünceli bir şekilde aslında ona değil daha çok kendime söyler gibiydim.

" Aynen öyle diyorum. Ben seni sonra ararım" dedikten sonra benim cevap vermene fırsat vermeden kapatı. Umarım yakalanmamıştır yoksa uçmak falan hayal olur. Telefonu masaya bırakıp tostumu yemeye başladım. Dakikalar sonra telefonuma bir mesaj geldi. Masada duran telefonu alıp ekranına baktım.

" Her şey yolunda merak etme. Ben seni yalnız kaldığımda ararım"

Mesajı okuduktan sonra telefonu tekrar masaya bıraktım. Yarısını içtiğim meyve suyundan bir yudum daha içtim. Karnımı doyurduktan sonra telefonumu alıp salona geçtim.
Üçlü koltuğa kendimi attım. Biraz daha evde vakit geçirdikten sonra Ayaz 'nın yanına gidecem.
Kısa bir süre sonra telefonumun zil sesi doldurdu odayı.

Ekrana bakmadan açıp kulağıma götürdüm.

" Hazan kızım kuzenin intihar etti "

Hazan (Yanmak Serbest) +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin