mrb
*
| zehra
Göğsümü sıkıştıran nefeslerimi kontrol altına almaya çalışırken hızlı adımlarla merdivenleri tırmandım ve kapının önüne geldiğimde içeriden sesler geliyordu. "Bırak beni göt kafası!" Okan'ın dokuz yaşındaki kardeşi Yavuz'un sesiydi. "Zehra ablama söyleyeceğim, sevmesin seni!"
Nefesimi düzene sokarak parmaklarımı kapıya yaklaştırıp tıklattım. "O bana bayılıyor bir kere!" Taha'nın adım seslerini duydum. "Geldi kanatsız meleğim."
Önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım ve kapı açıldı. "Bebeğim!" Taha, krem renkli bir pantolon ve üstüne de beyaz bir tişört giymişti. Fazla yapılı olmasa da ona çok yakışan ve vücudunu sıkıca saran beyaz bir tişört vardı üstünde.
Hayır Zehra. Yükselme Zehra.
Yutkunarak içeri doğru bir adım attığımda Taha önüme geçti. Bir kolu kapıya uzanıyor, diğer kolu da kapının pervazını tutuyordu ve yüzlerimiz arasındaki mesafe bir hiçti. "Bu eve girmek için öpücük şart," diye fısıldadı ve çilek kokulu nefesi suratıma vurdu. Ağzında bir sakız vardı ve dudağının kenarına minicik bir sakız yapışmıştı.
Ona bakmak nefesimi tutmama neden olurken, "Güzel bir bedel," diye mırıldandım ve uzanıp yanağını öptüğümde karnımdaki hareketliliği hissettim.
Geriye çekilerek içeri yöneldim ama Taha kafasını yüzüme doğru eğdi. "Bir öpücükle ancak evin deliğinden bakarsın hayatım." Sesi, kalbimi hareketlendiriyordu.
Gülümseyerek tekrar yanağını öptüğümde kapıyı tutan kolu belimden bana sarıldı ve göğsü sertçe göğsüme çarptığında nefesim kesildi âdeta. "Taha.."
"Yanaktan bir öpücük olduğunu söylemedim güzelim."
Derince yutkunduğumda Taha'nın dudakları dudaklarımın arasına yerleşti, nefesini vererek içten bir şekilde beni öptüğünde aynı şekilde karşılık verdim. Belimdeki eli beni kendine çektiğinde vücudumu içeri sokarak sırtımı kapıya yasladı ve birkaç saniye daha öylece öpüşürken buraya geliş amacım zihnime düştü.
Yavuz, evdeydi.
Nefes nefese geriye çekildiğimde Taha dudaklarını çeneme yasladı ve nemli dudaklarıyla izler bırakarak boynuma doğru ilerledi. "Taha," diye fısıldadım. Kalbim göğüs kafesimi parçalamak istiyor gibi bir hızla atıyordu. "Yavuz evde."
Dudaklarını hafifçe boynumdan kaldırıp, "Halıya sardım onu, gelemez buraya," dedi ardından köpürcük kemiğimi öptü. "Zehra, ölüyorum sana." Kokumu içine çekti ve öylece beklerken saçlarını okşadım. "Çok seviyorum seni, öyle çok ki anlatamam."
"Ben de seni seviyorum," dedim gülümsemeyle ve saçlarındaki elimi hareket ettirip kafasını geriye doğru çekerek yüz yüze gelmemizi sağladım. "Yavuz evde. Üstelik onu halıya sarmışsın!" Yavuz'un ses çıkarmadığını fark ettim. "Yavuz niye konuşmuyor bu arada?"
Taha yutkunarak gözlerime baktı. "Şey.." Dudağının kenardaki sakız artık yoktu. "Biz oyun oynuyorduk.."
İnlemeye benzer sesler duydum ve Taha'dan uzaklaşıp koridoru geçerek sesin geldiği yöne, Taha'nın odasına girdim.
Yavuz yerde, halıya sarılmıştı ve ağzında bant vardı. "Yavuz!" Beni görünce gözleri doldu ve hızla yanına giderek ağzındaki bantı çıkardım. "İyi misin bebeğim?"
Taha hızla yanıma geldi. "Bebeğim mi? Bana demedin hiç Zehra!"
Yavuz'u halıdan kurtararak göğsüme çektim. "Zehra.." dedi hıçkırarak.
Saçlarını öptüm ve okşadım. "Söyle bir tanem."
"Bir tanem mi?" diye yükseldi Taha ardından sırt üstü yere attı kendini. "Benim o ya, ben!"
"Taha," dedim sert bir sesle. "Susar mısın biraz?"
Kollarını hızla göğsüne çekti. "Olur bir tanem! Ben susarım bir tanem! Siz konuşun bir tanem." Çığlık attı, kahkaha attım. "Bir tanem!"
Yavuz kollarını belime sardığında, "Çok korktum," diye fısıldadı kısık bir sesle.
"Kes mal!" dedi Taha. "Oyun oynuyorduk. Zehra gelince korkup ağlama numarası yapma." Yüzünü buruşturdu. "Aynı abin gibisin."
"Sende götsün!" dedi Yavuz ve bu gülmeme neden oldu.
Taha uzandığı yerden hızla doğrulup Yavuz'a yaklaştı. "Göt diyenin kendisi göttür bir kere!"
Yavuz, alt dudağını üst dişlerinin altına gelecek şekilde içeri kıvırdı. "Hı hı."
Taha sinirle dişlerini sıktı. "Sen yine oyun istiyorsun ha."
"Nasıl bir oyun bu Taha?" diye sordum merakla. "Mavi Boncuk mu oynuyordunuz siz? Yavuz da Emel Sayın mı?"
Yavuz mırıldandı. "Ben Emel Sayın mıyım?"
"Yok," dedim Yavuz'a ve kolundan tutarak kalkmasında yardımcı olduğumda elimi tuttu. "Aç mısın? Taha yemek yaptı mı sana?"
Yavuz, "Evet," dedi. "Ama çok kötüydü tadı."
"Haspam," diyen Taha ayağa kalkarak diğer elimi tuttu ve birlikte mutfağa girdik. "Sen yap beğenmediysen."
"Yaparım," dedi Yavuz.
Taha onu taklit etti. "Yoporom."
...
JSŞSMBDJSPSKSBS
taha cok tatli bir sey
herkese bir taha lutfennn
devamını istiyorsanız oy verip yorum yapmanız yeterli.
•pargalı sarma paşa hazretleri
instagram: eskimisprangalar

ŞİMDİ OKUDUĞUN
çöpçatan || •texting•✔️
Comédiezehra: çabuk anneme "zehra yeni işten geldi, yorulmuştur, çayı ben koyarım" diyorsun yoksa bir daha asla sana kek yapmam (18.03) zehra: ANSKMMALSNSBSKKSJSBSB (18.05) zehra: annem mutfağa geldiğinde zehra bana koysana diye bağırdın HSKSKSKSBSBBS 🐘 ⚠...