Home•Taennie

⁰⁹

Yetişkin içerik uyarısı !

Barda çalan ağır müzik ile bakışlarımı bir an olsun o masadan ayırmıyordum. Bana bakan çocuk bakışlarını arkama çevirdi ve daha sonra gözlerini büyültüp bakışlarını anında kaçırdı. Kaşlarım çatılırken arkamdaki Taehyung'a döndüm. Taehyung kolunu tekrar belime atacakken ayağa kalktım ve pembe mini eteğimi düzeltip kenardaki içki dolu bardağı aldım. Düzgün adımlar atmaya özen gösterip odaların bulunduğu alana geldiğimde arkamdan geldiğini biliyordum. Muhtemelen masadaki çocuklardan biri arkamdaydı ve ben korksam bile derin bir nefes aldım. Biliyordum. Taehyung gelecekti.

Duvara yaslanıp arkamdan gelen adama döndüğümde kesinlikle Taehyung'u görmeyi beklemiyordum. Elleri cebinde tek kaşını kaldırmış bana yaklaşırken elimdeki bardakla duvara yaslanmış öylece duruyordum. Kaşlarım çatılırken dibime geldi ve elini iki yanımdan duvara yasladı. "Ne yaptığını sanıyorsun?" Sağ elimdeki bardağa indirdim bakışlarımı ardından da kemerine. Sol elim arsızca kemerine ulaştığında yüzüne bakmadım. Bakamadım. Yoksa her an utancımdan ölebilirdim.

Bir adım geri çekildiğinde kemeri ile pantolonu arasına sıkıştırdığım işaret parmağımla çekiştirdim kemerini. Yoğun bakışlarımı, ne yaptığımı anlamaya çalışan ve beni adım adım izleyen gözlerine çıkardım bu sefer. "Korkmamamı sen söyledin. Şimdi neden kaçıyorsun ?" Bakışları kısa bir süreliğine kemerine döndükten sonra tekrar bana çevirdi.

Kesinlikle benden bu hareketi beklemiyordu ve şaşırmıştı. Ben de beklemiyordum şahsen ama en çok yapmak istediğim şeyi yapıyordum şimdi. Yoğun bakışlarının esiri olmuştum.

Dudaklarımı aralarken gözlerimi kapattım ve derin bir nefes aldım. Ağır erkek parfümü anında burnuma dolarken sırıttım.  "Bunu yapmayacağım."  Kendimden beklenmeyen bir şekilde elimi pantolonunun önüne tam da aletinin üstüne yerleştirdim. "Oyun bozanlık yapıyorsun ama..."  Mızmızlanarak söylediğim şey bir aegyodan farksızdı. Başını sola çevirdi ve yutkundu. Hareket eden adem elmasına dokunmak istedim dudaklarımla ama tekrar bana dönmesi ile bu sefer gözleri esiri oldu bakışlarımın.

Elimdeki bardağı aldı ve ağzına dikti. Bardağı öylece kenara fırlatıp kırılmasına neden olurken ellerini boynuma koydu ve dudaklarıma kapandı. Anında belim esnerken ağzımı araladım ve boğulmadan dudaklarından dudaklarıma geçen içkiyi yuttum. Yüzüm anında ekşirken geri çekilmek için hareketlendim ama enseme götürdüğü sağ eli buna engel oldu. Sol eli anında belimi bulurken ağzımdan kaçan inlemeye engel olamadım.

Dilini ağzımın içine gönderdiğinde kendi dilimi daha da geriye çekmiştim istemsizce. Dişlerime teğet eden dili ile ben de kendi dilimi ittirdim ve dudaklarımız ayrıldı. Nefes nefese ona bakarken tam yanımızda bulunan kapıyı açtı ve bileğimden tuttuğu gibi içeri çekiştirdi. Kapıyı sertçe kapatıp beni sertçe kapıya yasladığında belimi esnetip başımı geriye attım.

Tereddütle elini yanağıma koyduğunda gözlerimi kapattım ve kollarımı boynuna doladım. "Taehyung-ah..." Eğer böyle olacaksa onun hamlelerini ona karşı kullanmaktan çekinmeyecektim. Şeker kız imajını bir tarafa bırakıp ona kadın olan tarafımı gösterebilirdim. Yeterince ağladığım ana şahit olmuştu zaten belki bundan sonra her şeyi unuturdu.

Eli yanağımdan inerken geri çekildi. Kollarım anında iki yanıma düşerken gözlerimi açmıştım. Öylece bakışlarını yere dikmiş başını iki yana sallıyordu. Kaşlarımı çattım sadece. Her zamankinden çok farklı olan bakışları ve davranışları vardı bugün. "Doğru gelmiyor."  Bakışlarını bana çevirirken dudaklarını yaladı ve bir adım atıp kollarını belime doladı. "Sadece bir kez."