Telefonuma gelen görüntülü arama ile kaşlarım çatılırken bunun grup araması olduğu fark etmem çok da uzun sürmemişti. Anında onayladığımda bu anı bekliyormuş gibi Lisa elindeki telefonu sürekli sallayarak konuşmaya başladı.
"Siktir ! Cidden büyük bi siktir !"
"Sen koşuyor musun ?" Hyejin ojenin kapağını kapatırken artık daha da yoğunlaşmıştı telefona. Aynı zamanda Hyungseo da kameraya yoğunlaşmış bir şekilde yatağında oturuyordu.
"Evet." Nefes nefese konuşan Lisa sonunda durduğunda etrafa bakındı ve derin bir nefes aldı tabi o sırada kamera mavi gökyüzünü gösterdiği için yüz ifadesini anlayamıyorduk.
"Sikeyim ki koşuyorum. Bunu söyleyeceğim aklıma gelmezdi ama Jungkook'tan kaçıyorum." Taehyung'un duymadığına emin olmak amacıyla arkama baktığımda mutfakta bir şeyler ile uğraştığını fark edip derin bir nefes aldım ve bir kaç adım uzaklaştım. Bakışları kısa bir süreliğine bana dönse de sonra tekrardan işine döndü.
Yüzümü ona çevirdim ve sırtımı duvara verdim. Bir yandan Taehyung'u kontrol ederken bir yandan da Lisa'yı dinlemeyi düşünüyordum.
"Neden ?" Hyejin kaşları çatık bir şekilde Lisa'ya bakarken Lisa etrafına bakındıktan sonra kameraya yaklaştı ve fısıldadı. "Uyuşturu kaçakçılığı yapıyormuş."
"Siktir !" Duygularımı ifade eden Hyungseo telefonu eline alırken Taehyung'a bir bakış attım ve telefona fısıldadım. "Nereden biliyorsun bunu ?" Lisa da tıpkı benim gibi bir bakış attıktan sonra telefona yaklaştı ve fısıldadı.
"Kendisi söyledi. İki saniye sonra da tüm mesajları sildi ve ben korkudan ekran görüntüsü falan alamadım, engelledim." Duyduklarım ile kaşlarım havalanırken Taehyung'un da bu işin içinde olması fikri yutkunmama neden oldu.
Jungkook ile yakın arkadaşlardı sonuçta. Eğer böyle bir durum varsa eminim Taehyung da bu işin içindedir. "Oha !" Hyungseo odasının kapısını kapatırken işin ciddiyetini en başından beri bilen Hyejin çoktan kapı pencereyi kapatmış, sandalyesine kurulmuştu.
"Ne yapacaksın şimdi ? Hem şimdi neden kaçıyorsun ki ? Seni takip mi ediyor." Hyejin tüm soruları sıralarken Taehyung'a bakmayı unutmamıştım. Bu konu onun arkadaşını ilgilendirirken bundan haberinin olmaması bizim için en iyi şey olurdu.
"Kayınvalideme kendimi sevdirdiğimi biliyorsunuz gerizekalılar. Annesinden kaçıyordum işte. Sonra bir baktım Jungkook alışveriş merkezinde bana bakıyor." Lisa tüm her şeyi sıralarken Hyejin göz devirdi. "Hâlâ kayınvalidem diyor gerizekalı !"
Sesi yüksek çıktığı için korkuyla telefonu kapatırken Taehyung'un dikkatini çektim üzerime. Şüphe çekmemek adına gülümsedim ve telefonu hafif havaya kaldırdım iki elimle. "Dedikodu bilirsin."
Bir elimle tuttuğum telefonun hoparlörünü diğer elimle kapatıyordum. Oysa sesini kısmam yeterliydi ama o kadar gerilmiştim ki telefonu ağzıma sokmak gibi bir salaklık bile yapabilirdim.
Taehyung gülümsediğinde ben de gülümsedim ve tekrar işine dönmesjnj fırsat bilerek telefonu kulağıma götürüp sesini kıstım.
"Korku filmine döndü hayatımız." Hyejin'in sitem dolu sesi kulaklarıma dolarken tek yaptığım şey bu gerçekçi cimlenin ardından Jisoo ile ödev yaptığim güne lanet ettim. Biyolojiden kalsaydım da keşke bu tehlikeli adama bulaşmasaydım.
"Nereden bulaştık biz buna Jennie !?" Lisa sitemle fikrini belirtirken kulağımdan çketiğim telefonu ağzıma yaklaştırdım bu sefer. "Sakin olmalısın önce. Abime anlatırız biter."
"Kanıt yok gerizekalı." Haklıydı, Lisa ekran görüntüsü alamadığı için herhangi bir kanıtımız yoktu ama bu değildi ki gelecekte de kanıtımız olmayacak. "O zaman yaratırız."
Ardından bana yaklaşan Taehyung ile elim ayağım titrerken telefknu kapattım ve cebime koydum. Taehyung elindeki suyu bana uzatırken kaşlarımı çattım.
"Rengin kaçmış. Bir sorun mu var ?" Başımı iki yana sallamakla yetindim sadece. Eğer Taehyunh da bu işin içindeyse tek yapmam gereken ona daha yakın davranıp kanıt toplamak.
Ne kadar inanmak istemezsem de babamdan bir farkı olmayan bu adamın tehlikeli işler yaptığına emindim. Omuz yarası bile bunun için bir kanıt sayılırdı.
Lâkin ben bu kanıtları toplayabilecek miyim emin değildim. Vücudum tpkarşısında korkuyla tirptrerken bu rolü yapabileceğimden emin değildim. Elinden gelebilecek her kötülük beni korkutuyordu.
Elindeki suyu aldım ve bir kaç yudum içtikten sonra geri verdim. Bardağı bir eline alırken diğer eliyle saçlarımı kulağimın arkasına sıkıştırdı ve gülümsedi. "Çok güzelsin Jennie."
Korku dolu yüzüme minik bir tebessüm yerleştirdiğimde mutfağa ilerlemeye başladı. Ben öylece arkasından korkuyla bakarken seslendi. "Orada öylece duracak mısın ?"
Birlikte masayı kurmuş ve yemek yemeye başlamıştık. Yemek oldukça sessiz ve bakışmalarla dolu geçmişti. Taehyung için sessiz geçse de benim içkn pek öyle değildi.
Bir kaç gündür annemle aram epeyce kötüydü. Yemek masasına oturduğumda kalkıyor ve ben doşındaki herkese "Afiyet olsun" diyip gidiyordu. Ardından benim de iştahım kaçıyor ve sonunda suçluluk duygusuyla masayı topluyordum.
Hyunjin ve Ningning ne kadar destek verse de annemin bu tavırlarını düzeltemiyordu. Aynı zamanda abim pek tekin olmadığını belirttiği Taehyung hakkında hiç konuşmuyor. Benim yanımdayken ağzını bıçak açmıyordu.
En korktuğum şey ise annemi ve abimi haklı çıkarmaktı. Gerçekten Taehyung tehlikeli işlerle uğraştıysa annemin benimle bir daha konuşmayacak olmasını kaldıramazdım. Bir daha benimle konuşmaz ve sürekli haklı olduğunu dile getirmekten çekinmezdi. Tıpkı zamanında babam hakkında ona söylediklerimiz gibi.
"Konuşmayacak mısın ?" Oynadığım yemekten başımı kaldırdım ve Taehyung'a baktım. Bana olan ilgili bakışları suçlu hissetmeme neden oluyordu. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum ?
İçimden bir ses sürekli Taehyung'un tehlikeli olduğunu bağırsa da sadece onun yanında güvende hissedebiliyordum. Bu yine bana babamı hatırlatıyordu. Onun sopasından kaçarken yine onun aldığı pembe ayıcığa sığınıyordum ve şimdi Taehyung benim pembe ayıcığımdı. Peki ya sopa ?..
"Üzgünüm... Biraz yorgunum sadece ve..." Cümleyi tamamlayamamak o kadar yorucuydu ki... Tüm bu yükleri Taehyung ile paylaşamamak... "Konuşmalarımız seni üzdü ?" Beni üzdün Taehyung. "Evet..."
Nasıl birbirimize aşık olduğumuzu bile bilmiyordum. O kadar uyumsuz ve garip bir çifttik ki biz... Belki de babamın kötü duaları gerçekten de beni buluyordu. Lanet beni etkisi altına alıyordu belki de.
"Seni üzdüğümde yanında olacağım Jennie. Seni kırdığımda yine ben toplayacağım. Sadece anın tadını çıkar ve seni üzmeme izin verme."
Yine Taehyung ve onun bataklığa çeken sözleri...
...
MerhabaaaBerbat bir bölümle daha karşınızdayım. Jennie son bir kaç bölümdür eski ürkek Jennie değil sanki. Biraz daha cesaretli. Yine de bilirsiniz bazı şeyler kısa ama etkili olur
Gidişatı beğenmediyseniz senaryo her an değişebilecek bie senaryo. Fikirlerinizi belirtmeyi unutmayınn
Sağlıcakla kalınn♡♡

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Home•Taennie
FanfictionYetişkin içerik!!! Dikkat 'daddy ıssues' vardır. Jennie(18) x Taehyung (28) Ne kadar iyi bir insan olduğuna inanmak istesem de annem yüzünden erkeklerin iğrençliğine çok inandırmıştım kendimi. Yine de Taehyung'dan kendimi uzak tutamıyordum. Ateşi b...