"Nefesim olurmusun Kaytie?"
Şuan resmen dünya durmuştu. Draco bana çıkma teklifimi etmişti? Sanırım bayılıcağım. Ona cevap olarak dudağına yapıştım. Draco anında karşılık vermişti.
Nefessiz kalana kadar öpüşmüştük. Nefessiz kalınca geri çekilip Dracoya baktım.
"Seni çok seviyorum Draco."
"Bende seni sevgilim." Dracoya sarıldım.
💚💚
Şuan ortak salonda Dumbledorenin açıklama yapmasını bekliyorduk. Yanımda Pansy diğer yanımda Aiden karşımdada Draco oturuyordu. Bana sürekli kaç göz yapıyordu. Pansy dayanamamış olacakki en sonda söyledi. "Sana noluyor Draco? Ne kaş göz yapıyorsun?" Draco tam bir şey söylicekken Pansynin kulağına fısıldadım.
"Akşam odama gel sana her şeyi anlatıcam." Pansy kafasını tamam anlamında salladı. En sonunda Dumbledore konuşmaya başladı. "Evet sayın Hogwarts öğrencileri. Biliyorsunuzki yılbaşı geliyor. Ve bizde yılbaşının şerefine bir balo düzenlemeye karar verdik. Umarım hoşunuza gitmiştir. Afiyet olsun."
"Ne balomu ama benim elbisem yokki."
"Sanki benim var Pansy."
"Sen niye bu kadar sakinsin?"
"Çünkü daha önce haberim olmuştu."
"Nerden oldu?"
"Cedric söylemişti."
"Cedricmiiii!?? Ne??!! Sana balo var mı dedi?? Ayy kesin seni baloyada davet etmiştir. Değilmi?" Göz ucuyla Dracoya baktım. Sinirle bana bakıyordu. "Ee şey.."
"Evet! Davet etmiş. Yes be sonunda sap kalmıyorsun."
"O zaten sap değil." dedi soğuk bir sesle Draco.
"Hah sen karışma benden daha iyi bilemezsin."
"Bilemezmiyim? Sevgilim olduğu için daha iyi bilirim."
Dracoya sus der gibi baktım. "Ups sanırım ağzımdan kaçırdım hihi."
"Draco!"
"Ne Draco ne Draco hesap ver bana hemen!"
"Ben sana sonra vericektimde.." Dracoya baktım. "Ama şu sarışın yellozun suçu."
"Sarı yellozmu?" dedi Draco
"Off yeter size hesap vermicem. Yemek yiyorum ben." dedim ve yemek yemeye başladım. Yemeğimi bitirip kalktım. "Afiyet olsun size ben doydum sonra görüşürüz." dedim ve odama doğru yürümeye başladım. Arkamdan birinin geldiğini hissedebiliyordum. Durup arkamı döndüğümde Dracoyu gördüm.
"Noldu Dray?" Draco hiç durmadan beni kolumdan tutup yürümeye başladı. Şuan resmen beni sürüklüyordu. "Draco dur!" hala durmadı. En sonunda kendi odasının önüne gelince sihirle kapıyı açıp ardından kilitledi. "Cedriclemi baloya gidiceksin?"
"Seninle sevgili olmadan önce beni çağırmıştı. Bende kabul ettim. Bir sorun mu var?"
"Tamam sakinim. Sorun yok sevgilim. Bende Astoriayı çağırıcam."
"Hayır! Hayır Astoriya olmaz!" Draco beni duvarla kendi arasına aldı. Kollarınıda iki yanıma koydu şuan resmen kafes gibi beni sıkıştırmıştı. "O zaman bende Cedrici istemiyorum." dedi sakin bir ses tonuyla sonra saçımla oynamaya başladı.
"Benimle gelmek istiyorsan onu reddedersin."
"Ama Draco Cedric üzülürse.."
"Sen benimlemi sevgilisin yoksa o sırıklamı? Söylesene!"
"Bağırma bana!" onu ittirdim. "Daha ilk günden böyleysen beni daha çok sevenler var Draco!"
"Bak özür dilerim seni kıskanıyorum tamammı? O sırıkl-" sözünü bitirmeden ona sarıldım. "Benim sarı civcivim benimi kıskanıyormuş oyy benim bebişim." dedim ve burnunu sıktım. "Heyy Kaytie kes şunu."
