Geçmişe gelmiştim ama neden koşuyorum?
Emily- Hah.. ah.. ha..
Ellerimi dizime koyarak yere eğildim. Nefesimi düzene soktuktan sonra kalkıp etrafa bakmaya başladım. Burası ben ve Mikeynin her zaman buluştuğumuz ve güzel manzaraya sahip olan yerdi. Aşağıdaki karmaşık olaylara, arabaların gidişine, binaların etrafa yayılan ışıklarına, neredeyse buradan bakınca karınca kadar küçük olan insanlara bakıyordum. Birinin arkamdan bana sarılması ile hemen omuzumun üstünden ona baktım.
Mikey- İlk sen vardın demek..
Emily-....yani..
Mikey- Ah.. peki. Gel oturalım.
Bu manzaraya açılan yere oturup seyretmeye başladık. Başımdan tutarak beni kendine çekip göğüsüne yasladı.
~~~
Emily- Emma~
Emma- Emily~
Birbirimize sarılmıştık. Hinanın da geldiğini gördüğümde onuda çağırıp sarıldık. Emma benim bu okula gelince edindiğim ilk arkadaşım, ilk kankam olmuştu. Dosttan çok kız kardeş gibiydik. Güzel anılarımız fazlaydı.
Okula ilk başladığımda biraz çekingendim. Ta ki Emma diye bir kız yanıma gelene kadar. Benimle başta tanışmıştı. Sonra beraber kantinde yemek yemeye başlamıştık. Daha sonra da bir birimize dersleri anlatmak için kütüphaneye giderdik. Böyle devam ettikten sonra daha da konuşmaya ve eğlenmeye başladık. Bir birimizin evinr hep giderdik. Ah yanlış anlamayın. Mikey'i asla görmedim. Emma ile olan arkadaşlığımız da bile bu hakta ona hiç bir şey sormamıştım. Neyse, bizim dostluğumuz böyle başladı. Ve bir kaç piçin de benim kankamı, yani kankalarımı öldürmesine izin veremem! Hinayı da gelecekte öldürecekler! Buna engel olmam ve Takemichiye yardım etmeliyim. Onun sevgilisini, benimde en yakın arkadaşım ile sevgilimi kurtarmalızyız!
Emily- Ah sensei gelmiş..
Emma- Pff neden ama ya iki melek ile kucaklaşma çok güzel...
Hina- Eh- keşke ama yerimize geçmeliyiz.
Emma oflarken biz sıramıza geçtik.
Dersten sonra beraber eve doğru gidiyorduk. Benim kütüphaneye gitmem gerektiği için oraya gittim. Kızlardan ayrılmak zorundaydım.
Kütüphaneye gidip kitaplara bakmaya başladım. Aradığım kitabı bulunca onu almaya çalıştım. Uzandım ve kitabı tuttum. Ancak birisi daha kitabı tutmuştu. Elinde dövme vardı. Uzandığım ve parmak uçlarıma kalktığım için öylece kalmadım ve elimi çekip yana kaymak zorunda kaldım. Kolumu uzattığım için acımıştı.
- Bunu mu istemiştin?
Az önce elinde dövme olan çocuk konuştu.
Emily- Evet. Galiba sende istiyorsun?
- Ah hayır hayır. Ben istemiyorum. Alacağımı aldım zaten.
Diğer elindeki kitabı gösterirken söyledi. Fark ettim de o elinde de dövme var.
- Ah dur sen Mikey'nin sevgilisinin değil mi? O yaralanan kız.. ben Hanma Shuji.
Bir dakika o-
Valhalla dövüşündeki psikopat adam!
Emily- Ah sen.. neyse.
Elinden kitabımı aldım. Arkamı dönüp yürümeye başladım. Aynı zamanda da konuştum.
Emily- Madem kitap sana lazım değil, alıp gidiyorum. Görüşmemek üzere!
O adama sinir oluyorum. Tatlı bebeğim Mikey'i dövmüştü. Ama zaten Toman kazandı. Neyse.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY ANGEL | Mikey X Reader
Fanfictionİlk hikayemdir umarım beğenirsiniz<3 Bok gibi de ola bilir- Smut vardır Şiddet vardır Küfür içermektedir Bu kadar umarım beğenirsiniz muah :3 UYARI!!! Hikayede olan olaylar bana aittir ama karakterler Ken Wakui'nindir. Yazın hataları olabilir. Bu yü...