Malikane ve İlk Misafirler

308 21 29
                                    

Evvet! Herkese iyi akşamlar. Umarım hafta sonunuz güzel geçmiştir. 

Bazı çok güzel yorumlar neticesinde yeniden burdayım. TEŞEKKÜR EDERİİM <3

PEKALA MEDYADAKİ FAREYİ GÖRMEDİNİZ. O ASLINDA YOK. AKSİNİ SÖYLEYENİ AZKABANA ATARIM!

Neyse, sakinim.

Başlamadan önce iki * arasında kalan, kalın ve eğik yazılar yakın geçmiş konuşmalarıdır. Bilginiz olsun.

Bölümü beğenmeniz dileğiyle, güzel okumalar...

***

-- James, şu koliyi -evet şöminenin ordakini- yukarıya, misafir odasına götürür müsün?

Harry koltukta oturduğu yerden annesini dinledi. St. Mungo'stan bu sabah çıkmıştı ve ailesi onu yeni evlerine getirmişti. Lily ve James beraber evlerini yerleştiriyorlardı. Harry koltukta oturuyordu çünkü annesi onun bir şeyler taşımasına ya da çok fazla yürümesine müsaade etmiyordu. 

*

-- Başın dönebilir, ya da belini incitebilirsin. Biz hallederiz. Sen keyfine bak ve Harry, otur.

*

Annesi birkaç saat önce ona böyle söylemiş ve ev düzenine babasıyla beraber girişmişti. Can sıkıntısıyla köşede yerine konulmayı bekleyen koltukta öylece otururken babasının merdivenlerden indiğini gördü.

-- Bu şeyler ne kadar ağır böyle. Yorgunluktan bittim. Biraz mola vermeliyiz, Lils. 

Ve evet, eşyaları büyüyle saniyede yerleştirmek yerine tamamen muggle yöntemleriyle düzenliyorlardı. Annesi böyle istemişti

*

-- Burası bizim evimiz ve evimizin emek kokmasını istiyorum. Büyü nasıl söylemeliyim, gereken sıcaklığı buraya sağlamayacak. Biraz yoruluruz ama en azından içimize siner, James. 

*

İşte sabahtan beri ev düzenlemeye çalışıyorlardı. Çok yorulmuşlardı. Babasının kendini yerdeki koltuk minderlerinin üstüne atması bunu oldukça gösteriyordu. Harry onlar bu kadar yorulurken öylece oturmayı kendine yediremiyordu, her ne kadar annesiyle babası bunu umursuyormuş gibi görünmeselerde. 

-- Eğer ben de size yardım etseydim-

-- Unut onu!

Sözü annesinin yanlarına gelirken söyledikleriyle kesildi. Lily elinde tuttuğu muggle cipsinin paketini açarken koltuk minderlerini altında ezen kocasına ters bakışlar atmayı ihmal etmedi. Harry yenilgiyle derin bir nefes verdi. James anneyle oğulun dikkatlerini ustaca üzerine çekti;

-- Hayır yani neden iki saniyede bitirebileceğimiz bir şey için saatlerce uğraşıyoruz ki. Demek istediğim, eşyalar aynı. Ha onları büyüyle yerleştirmişiz ha her yerimizi ağrıtarak taşımışız ne fark ede-

Annesi babasını ağzına cipsten tıkıştırarak susturdu ve bu Harry'ye içten bir şekilde kahkaha attırdı.

-- Tekrardan anlatmayacağım, James. Ayrıca çoğu şeyi yerleştirdik bile. Sadece Harry'nin arkadaşları için ayırdığımız ve Fleamont'la Euphemia için planladığımız odalar kaldı. Onları da iki saate bitiririz. Bir de bu koltuğu koymamız gerek tabi...

-- Öyle diyorsan...

babası uzatmadı. Koskoca malikanenin eşyalarını yerleştirmek nedir ki?  Harry, James'in Lily dedi diye dünyayı yakabileceğini biliyordu. Ah, ayrıca evet Euphemia ve Fleamont için de bir oda hazırlıyorlardı. James gerek olmadığını, onların yalnızca Lily'ye takılmak için öyle dediğini söylese de annesi dinlememişti

Dönüş & AileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin