Yıkım

6 2 0
                                    


Yıkım.

Evin içini biliyordu. Etrafta kaç adam olduğunu ve nerede mevzilendiğini de. Hava şartları uygun değildi. Sadece kendisi girecek, öldürecek ve çıkacaktı. Hızlı öldürmeyi sevmezdi fakat bu katliam hızlı olacaktı. Aracını yaklaşık 3 kilometre uzağa park etmişti. Eve görüş mesafesiyse bulunduğu yerden yüz metreydi. Otuz metre boyunca yavaş yavaş ilerledi. Sonra hızlandı. Elli metre, otuz metre, yirmi metre, on metre ve evin bahçesindeydi. Silahlarının susturucusunu yoldayken takmıştı. Arkadan bahçeye girdi. Köşede bulunan iki adamın kalbine sıktı. Leşlerini saklamaya lüzum görmüyordu. Evin çevresini dolaştı. Üç adamın daha kalbine sıktı. Kapının önündeki iki adama sıktığında az ötedeki kulübeden dört adam daha çıktı. İkisini indirdiğinde çapraz çizerek bir palmiye ağacının arkasına geçti. Adamlar yaklaşıyordu.

Bir, iki, üç!

Saklandığı yerden çıktı ve iki adamı da indirdi. Şimdi evin içine girme vaktiydi. Koşar adımlarla eve girdi. Kontrol etmeden direkt yukarı çıktı. Çalışma odası sağdan üçüncü oda... Kapıyı deri eldivenli elleriyle açmaya çalıştığında açılmadı. Kapıya bir el ateş etti ve içeri girdi. Adam tam karşısında tüm ihtişamıyla duruyordu. Gözlerini kısıp kafasını sağ omzuna hafifçe eğerek gülümsedi. Adam gözünü kırpmadan ona bakıyordu.

"Geleceğini biliyordum ama bu kadar hızlı olacağını tahmin edemedim." Adama silahını doğrulttu. 3 el ateş etti. Kalbine, alnına ve boğazına... Bir çığlık sesi duydu. Tam karşısındaki masanın dibinden... Merakına yenilerek masanın dibine baktığında iki kız çocuğu vardı. İkiz oldukları birbirlerine olan benzerliğinden ve aynı takım elbiseleri giydiklerinden belli oluyordu. Onlara nötr bir ifadeyle baktı. İkisininde kolunu tutup aşağıya indirdi. Evin dışına çıkardı. Önceden de gelip bombaları yerleştirdiği yerleri kontrol etti. Kızları bıraktığı yere gidip önlerinde durarak cebinden bir kumanda çıkardı. Kızların arkalarını dönmesini sağladı ve kumandada ki kırmızı düğmeye bastı. Büyük bir patlama sesi... Kızlar zaten ağlıyorlardı bu sesle çığlıkları boğazları yırtılırcasına etrafı dolduruyordu. Onları bırakıp gitti. Dürbünüyle evi kontrol ettiği yere tekrar mevzilenip kızları kontrol etti. Birilerinin gelmesi için uzun süre bekledi. İstediği olduğunda başka bir yola bıraktığı arabasına doğru yürümeye başladı.

Bir aileyi yine paramparça etmişti ve o bunun olması gerektiğini düşündüğü için yapmıştı.


04.17

U D AHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin