Gözdağı

4 2 0
                                    



Gözdağı.


Türkçe ironik bir dildi Uda'ya göre. Her kelimesinde olmasada bazı kelimeleri bulunan durumu çok iyi anlatırdı. Karşısındaki duvara kanla yazılmış kelimeye baktı, baktı.

Gözdağı.

Dağ, ihtişamlı ve büyük bir yapıydı. Gözdağı vermek... Yani karşıya, istenilen bu iğneliyici durumu, görsün diye ihtişamlı bir cevapla yaşatmak. Yaşatmak, öldürmekten daha tehlikeliydi şüphesiz.

İstibarat ve mafya dengelerini kısa vadede değiştirmişti. İki taraf hem birbirlerine hem de Uda'ya gözdağı veriyordu. Toplu bir ölüm gerçekleşmişti. Bunun arkasında ya istihbarat vardı ya da mafya... İstihbarat bu günlerde topluma yönelik böyle gündem sarsıcı bir şey yapamazdı. Gündem zaten Uda'nın cinayetleri ve siyaset ile sarsılıyorken dış devletler yeterince iç karışıklığı kışkırtmaya çalışıyordu. Bu istihbaratın işi olamazdı. Mafyaydı. Mafyanın başında olan baron, halka çaresiz hissettirip siyasete atılacak ve zaten önceden çeşitli fabrikalar, reklamlar, vakıflar ve daha niceleri sayesinde basın aracılığıyla hünerlerini gösterdiğinden halka umut vadedip başa geçecekti. Hep öyle olurdu...

İstihbarat bu durumda böyle bir atılım yapamazdı fakat mafya yapardı.

Uda, borçlu olduğu insanlara söz vermişti. Döneminde bulunan hiçbir baron başa geçemeyecekti. Ülkenin her yerinde onun gibi seri katiller vardı ama hiçbiri onun kadar aktif ve kalıcı değildi.

Bu sabah ki adresi belliydi. Bir avukat bürosuna dün gitmiş ve binayı incelemişti. Temeldeki kolonlara yerleştireceği bombaları seçmişti. Onları İlteriş'e yollayıp beklemişti tüm gün. Şimdi ise meyveleri toplama vaktiydi. Arabasına binip boş bir araziye geldi. Orada daha önceden park ettiği arabaya binip kılık değiştirdi ve büronun yolunu tuttu.

Büroya geldiğinde tüm basın oradaydı fakat durmamıştı. Büroya farklı bir yoldan gitmek en mantıklısıydı artık. Mahalle değiştirip arabadan indi. Sokakları da öğrenmişti. En güvenli sokaklardan gidip büronun arka kısmına kadar geldi. 3 metrelik bir duvar vardı. Atlaması gerekiyordu. Beklemeden atladı. Büroya tek giriş, klima fanlarına çıkıp ilk kattaki penceren içeri girmekti. Öyle de yaptı. Pencere açık değildi. İlteriş'e telsiziyle pencereyi açmasını söyledi. İlteriş binanın içindeydi. Plan için hademe olarak çalışmaya başlamıştı. Biraz sonra gelip pencereyi açıp tekrar gittiğinde Uda biraz bekledi. Telsizden yine binadan çıkması gerektiğini söyledi fakat İlteriş cevap vermedi. Uda artık dayanamayıp içeri girdi. Hiçbir şey olmamış gibi en üst kata çıktı. Büronun sahibinin odasına... Kapıyı açıp içeri girdi. Adam çatık kaşlarla içeriye dalan Uda'ya baktı.

"Bu ne terbiyesizlik?! Çık dışarı!" Uda adamın yanına gidip gülümsedi. Adam dik dik bakıp ayağa kalktı. Uda'yı itti fakat tabii ki iş istediği gibi ilerlememişti. Uda adamın çenesinin altına yumruk atıp diğer eliyle cebindeki şırıngayı çıkardı. Koluna saplayıp enjekte ettiği ilaçla adam koltuğuna geri düşmüştü. Uda, adamın burnuna bir yumruk daha atıp adamın bayılmasını bekledi. Adam bayılmıştı. Adamı çatıya götürdüğünde adam ayılmaya başlamıştı. Basın burayı göremezdi. Teras gibi bir yerdi. Adamı tepeye götürüp tekmeyi koydu. Aşağıda kıyamet çoktan kopmuştu. İndi. Binadan 20 saniye içerisinde çıkması gerekiyordu. Çıktı da. İlteriş o üç metrelik duvar için merdiven koymuştu. Merdivenleri çıkıp İlteriş ile buluşacakları binaya sakin ama kontrollü adımlarla yürümeye başladı. Beş dakika içinde binaya ulaşmış ve ikinci katın dairesine girmişti bile. İlteriş bütün ses dizaynını tamamlamıştı. Uda son kez herşeyi kontrol etti. Artık çıkmaları gerekiyordu. Zaman ayarlı yaptıkları bu konuşma bittiğinde büro havaya uçacaktı.

Binadan çıkıp farklı yerlerde bulunan arabalarına bindiler.

Binayı çevreleyen herkes uzaklaşsın! Büro başkanı Naim'in kurban gittiği bu cinayetin sebebi gündemi değiştirmektir. Bina patlayıcılarla dolu olup 30 saniye içerisinde patlayacaktır.

Binayı çevreleyen herkes uzaklaşsın!

2 tekrar daha yapıldı. Tam otuz saniye sonra bina en üst katından en alt katına saniye farkıyla patlamaya başladı. Kontrollü yıkıma benziyordu. Uda çoktan son bulunduğu konumu terk etmişti bile.

Gözdağı dedikleri bu olsa gerekti.

U D AHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin