Kader Arayışı

3

Muhtemelen bu sıcak ve beklenti dolu kucaklaşmadan uzun süre uzak kaldığı için, Su Yuanheng bu gece alışılmadık derecede mışıl mışıl uyudu. Sabahın erken saatlerinde, biyolojik saat yüzünden bir bulanıklık içinde uyandım ve Beitang Minqian'ın telefonda konuştuğunu duydum.

Siva, bunu daha önce de söyledim, dinlenme dönemimde kimsenin beni rahatsız etmesini istemiyorum, bu konuyla kendin ilgilen ...... Evet, sadece şu anda izinli olduğumu söyle, sözleşme yenileme konusunu daha sonra konuşuruz ...... Tamam, bu kadar ...... Bu arada, hastaneyi aramayı ve bugün izinli olduğunu söylemeyi unutma ......

Su Yuanheng bir şey söylemek istercesine yuvarlandı, Beitang Minqian ona baktı ve cep telefonuyla konuştu: ''Siva, sadece bugünün iznini değil, yıllık iznini de kullanmasına yardım et, mümkün olduğunca çok gün! Bu kadar, hoşça kalın.''

''Sen ......'' 

Su Yuanheng hafifçe irkildi ve ayağa kalktı.

''Uzan.'' 

Beitang Minqian onu geri itti.

''Yıllık izin alamıyorum. Ben......''

''Dekanını kendim aramamı mı istiyorsun?'' Beitang Minqian gözlerini kıstı.

Su Yuanheng hafifçe sertleşti ve sözlerini tarttı, Beitang Minqian'ın sözlerine hala itaatsizlik edilemeyeceğini biliyordu, özellikle de o bu ruh halindeyken.

Beitang Minqian onun itaatkâr olduğunu gördü ve çok memnun hissederek kollarını ona doladı ve şöyle dedi: ''Sadece uyumaya devam et. Gökyüzü düşmeyecek. Her neyse, hastane benim aileme ait. Ne istersem yapabilirim.''

Su Yuanheng birkaç kelime söylemek istedi ama nesi olduğunu bilmiyordu, bugün özellikle uykusu vardı ve Beitang Minqian tarafından sıkıştırılınca tekrar gerçekten uykuya dalmaya zorlandı.

Beitang Minqian dün gece eriştelerin içine koyduğu uyku hapının işe yaradığı için kendini övdü.

Su Yuanheng akşama kadar uyuduktan sonra sersemlemiş bir halde uyandı ve vücudunun ağrılı ve zayıf olduğunu ancak kalbinin tarif edilemez bir şekilde rahatlamış olduğunu hissetti.

Beitang Minqian içeri girerken sordu ve onu yatağın kenarında oturmuş, soğuk sudan bir yudum alıp haplarını içerken gördü: ''Ne tür haplar kullanıyorsun?''

Su Yuanheng ilacı gelişigüzel bir şekilde yatak başlığının çekmecesine attı ve şöyle dedi: ''Bir şey değil. Vitamin takviyesi.''

''Gerçekten mi?''

Beitang Minqian şaka yaptı: "Her seks yaptığımızda hap almak zorundasın, bilmeyenler doğum kontrol hapı aldığını sanır.''

Su Yuanheng bunu duyunca bir an için kaskatı kesildi, gözlerini kaldırdı ve güldü: "Belki de aldığım şey doğum kontrol hapıdır.''

''Oh, bu iyi, kendini çocuk sahibi olma zahmetinden kurtar.''

Su Yuanheng ona cevap vermedi ve banyoya girmek için ayağa kalktı, o sırada içeriden hafif bir su sesi geldi.

Beitang Minqian bir sigara yaktı, yatak başına yaslandı, sessizce içerideki sesi dinledi, kalbi alışılmadık derecede sakin ve ...... memnundu. Birdenbire o yıl Su Yuanheng'in aniden karşısına aniden çıktığı o yıl ki sahneyi hatırladı.

[Geçmişe dönüş]

On sekiz yaşına yeni girmişti, kız kardeşinin ve ailesinin kontrolünden çıkmıştı ve özgür olmak için sabırsızlanıyordu.